Bu hafta şehir dışında olduğum için bölümü Cuma günü atamadım bugüne kaldı... Kusura bakmayın canlarım.
İyi okumalar.
Unutmayın yorumlarınızı bekliyorum :)
****
"Ne dedin sen?" diye sorduğunda adeta hırlamıştı genç adam. Karşısında ki koltukta yayılmış bir şekilde kendisine gevrek gevrek sırıtan adama baktığında sinirle sıktı yumruklarını.
"Olmaz! Onun planı başka!" dediğinde White; "planlarımız ortak Dimitri" dedi. Ses tonunda ki netlik genç adamın artık susması gerektiğini vurgusa da Dimitri susamazdı. Keşke daha ilk geldikleri gün söyleseydi Roy'un planını! Bu olanlara inanamıyordu! Şimdi ne derse desin oyun bozan olacaktı, White ona inanmayacaktı. Bu yaşlı adamın her halinden belliydi...
"Nasıl olurda ona inanırsın? Seni kandırıyor, kör müsün?!" diye bağırdığında White da daha fazla sabredememiş "yeter!" diye bağırarak ortamı iyice germişti.
Roy mu? O bu durumu izlerken elinde patlamış mısır olmadığı için içten içe üzülüyordu.
White kendisini sıkarak derin bir nefes aldı ve "Roy, bize yardım edecek" dedi. Kararı kesindi. Bu kararın kesin olmasından başka şansı da yoktu aslında, ama bunu henüz kimseye itiraf edemeyecekti. O korkulan bir adam olmayı seviyordu, itaat etmek ona göre değildi. En azından insanların gözünde yapmayacaktı bunu...
Dimitri ağzını açmıştı ki ona fırsat vermeden, "Skye konusunda ne yapacağımızı bilmiyoruz ve son olanlardan sonra canının daha fazla yanmasını istemiyorum." dediğinde Dimitri içinden 'bende istemiyorum' dedi ama bunun çaresi gerçekten de Royda mıydı? Nasıl? White, genç adamın yüzünde ki soru işaretlerini görmesiyle rahatladı. Tahmin ettiği gibi genç kız bu iki adama giden en iyi yoldu. Sadece bunu nasıl kullanması gerektiğini bilmeliydi o kadar...
Dimitri, gözlerini Roy'a çevirdiğinde öfkelenmemesi elde değildi ama yine de sakin kalmaya çalışarak; "nasıl olacak bu iş? Ona nasıl yardım edeceksin?" diye sorduğunda genç adam donuk bir şekilde gülümsedi. Dimitri bu gülümsemeyi tanıyordu. Kendisi de ne düşündüğünü belli etmemek için bu gülümsemeyi kullanıyordu. White nasıl olurda bunu görmezdi ki! İnsanlar gerçekten aptal yaratıklar olmalıydı, en zeki ve şeytanım diye kendilerini övenler bile...
"O ve benim özel bir bağımız var." Duyduğu şey ile Dimitri'nin gözleri kısıldı.
"Bu da ne demek?"
"Bilmiyorum." dedi Roy rahat bir tavırla omzunu silkerken. "Sadece bunun babasından kaynaklı bir şey olduğunu biliyorum" dediğinde White heyecanla gülümsedi.
"O ikisinin yapabilecekleri şeyleri bir düşünsene! Ah, Peter. Dostum sen ne yaptın," dediğinde Roy da, Dimitri de gözlerini devirmemek için kendilerini zor tuttular.
"Buraya onun için geldin" dedi Dimitri Roy'a bakarken. Bir soru değildi bu, çıkarım yapmıştı ve Roy'un onaylayan bakışları da bunun doğru olduğunu gösteriyordu.
"Sizi öldürmek için gelecek halim yoktu ya?" diye şirin bir tonda konuşan Roy'a bakarken tüyleri diken diken oldu White'ın.
Dimitri ise etkilenmemişti bile. Roy'un neler yapabilecek birisi olduğunu az çok anlamıştı ve bu umurunda değildi. Umurunda olan şey Roy'un aslında Skye'ın peşinde olmasıydı ama neden?
Roy'un tehditini duymamış gibi yaparak, "Bu iş nasıl olacak?" diye sorduğunda, Roy umursamaz bir şekilde elini salladı ve "deneylere devam edeceksiniz. Bende izleyeceğim. Onunla olan bir bağım var ve bunun bir şekilde ortaya çıkması gerek, bilimsel olarak" dediğinde Dimitri'nin gözleri şaşkınlıkla açıldı. Bilimsel olarak mı demişti o?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEY
Viễn tưởngO gözünü bambaşka bir dünyaya açmak zorunda kalan bir çocuktu. Anne sevgisini bırak sevginin ne olduğunu dahi bilmiyordu... Kolundan giren sivri ve kalın iğnelerin verdiği acı ile büyüyordu günden güne. Deney onun insanlığına yapılıyordu... Minik bi...