Selam!
Herkese günaydın. Umarım iyisinizdir. Değilseniz ise umarım yeni bölüm biraz olsun moralinizi yerine getirir... Yorumları okudum. Bende bir daha bu kadar açmak istemiyorum arayı. Fakat ara vermek o zaman keyfi bir durum değildi canlarım...
Neyse uzun uzun yazıp sizi baymak istemiyorum. :) Yorumlarınızı okudum! Okuyorum! Sevinçten gözlerime toz kaçtı vallahi! Duygulanıyorum sdfghj.
Ve seninde yorumunu gördüm. Bu bölüm kendisini iyi hissetmesini dilediğim okuyucum için.
@Thedoctor7795
----Gif de Dimitri var.
Dimitri sevenler buraya bir emoji koysun piliiiizzz.
*****
Araştırmalar son hızla devam ediyor fakat bir sonuca bir varılmıyordu. Tamam, sonunda genç kızın kanında ki bileşimleri ayırmışlardı ama bir sorun vardı. O bileşimler üzerinde çalışamıyorlardı.
"Anlamıyorum" dedi genç kadın sinirle mikroskopundan uzaklaşırken.
"Resmen buhar olup uçuyor," dediğinde kendisini sıkıntıyla izleyen laboratuvar arkadaşı da aynı dertten muzdaripti.
"Ne yapacağız?" diye sordu genç adam.
"Bilmiyorum ama bunu White'a ben söylemek istemiyorum" dediğinde genç adam ofladı.
"O kız farklı! Diğerleri gibi değil. Baksana henüz bir değişim bile göstermedi." dediğinde, genç kadın arkadaşının ses tonunda ki şüphe ve endişeden dolayı kaşlarını çattı.
"Ona acıdığını söyleme bana! Ne olursa olsun o bir canavar. İnsan değil."
"O insan gibi büyümüş ve tam olarak ne olduğunu bilmediğimiz biri. Beni yumuşak olmakla suçlayabilirsin belki ama sende fazla katı değil misin?" diye sorduğunda, genç kadın arkadaşına cevap verme gereksinimi duymadan önüne döndü.
"Çalışmaya devam etsek iyi olur. Akşama kadar yeteri kadar deney yapmadan White'ın karşısına çıkmamız hoş olmaz" dediğinde genç adam gözlerini devirerek işine döndü. Herkesin White'a bu kadar katı bir şekilde bağlı olmasını ve ondan deli gibi korkmasını anlayamıyordu bir türlü. Bilim adamı olan kendileriydi. Herşeyi bilen ve ellerini kirletmekten korkmayan da öyle... O zaman neden White'a bu denli boyun eğmek zorundalardı ki? Para yada itibar için mi, yoksa canları için mi?
—
Dimitri aldığı koku ile sinirle soludu. Hemen çaprazında bir köpek gibi hızla nefes alıp veren insana döndü.
"Size benden uzak durmanızı söylediğimi hatırlıyorum" dediğinde adam elinde ki silahı sıkıca kavrayarak "White sizin yanınızdan ayrılmamız gerektiğini söyledi efendim."
Hemen sonrasında "Koruma amaçlı efendim" diye eklediğinde Dimitri alayla güldü.
"Beni siz mi koruyacakmışsınız?" diye alayla güldüğünde adam elinde ki silahı hatırlatmak ister gibi yeniden kavradığında Dimitri gözlerini devirdi. O leş kokulu adamın elinde tuttuğu silahın kurşunu kendi kanında yapılmıştı. Adamın elinde ki güç bile kendisinden geliyordu! Tek bir farkla. O kan artık ona zehirliydi... Buydu işte. Onu korkutabileceklerini sandıkları silah buydu. Oysa genç adam silahını ateşlemeden Dimitri onu öldürmüş olurdu... Fakat bunu şimdilik bilmeleri gerekmiyordu.
"Senin tavuklu sandviçinden arta kalan kokudan anladığım kadarıyla bu yöne gitmeliyiz" dedi Dimitri umursamaz bir tavırla adamın yanından geçip giderken. Adam onun bu tavrına sinirlense de bir şey demedi. Ne diyecekti ki? Kimse Dimitriye bulaşmaması gerektiğini bilirdi. Bir çok arkadaşı Dimitrinin; 'yanlışlık öldürdüm. Gücümün farkında değildim baba' yalanlarıyla can vermişti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEY
FantasiaO gözünü bambaşka bir dünyaya açmak zorunda kalan bir çocuktu. Anne sevgisini bırak sevginin ne olduğunu dahi bilmiyordu... Kolundan giren sivri ve kalın iğnelerin verdiği acı ile büyüyordu günden güne. Deney onun insanlığına yapılıyordu... Minik bi...