Daha ne kadar mutlu olabilirim diye düşünüyordum . Karşıdan gelen gelinlikli kadına çarpana kadar hayatım mükemmel ilerliyordu .
Bu acaba Tanrı'dan bir uyarımıydı yoksa aşk tanrısı Eros bir daha evlenemeyeceğimi haber vermek için mi onu göndermişti ?
Neler oluyordu ?
•••
———————————————————————
Üzerimdeki kadın hala baygın haldeydi . Etrafta kimse olmadığı için onu kendim kaldırmak zorunda kaldım .
Benim yaşlarımda kısa kahverengi küt saçları vardı .Üzerindeki gelinlik Oscar De La Renta'nın çiçek motifli özel tasarım gelinliğiydi . Bu gelinliği VOUGE dergisinin kapağında görmüştüm. Bir süre etrafa bakınsam da kimseyi bulamamıştım.
Onu burada yalnız bırakamayacağım için evime taşımak zorunda kalmıştım . Onu misafir odasına yatırıp su getirmek için mutfağa gittim .
Ne güzel ya !
Hayatım zaten b*ktan bir dram filmi gibi ilerlerken şimdi de tanımadığım insanları evime alıyordum . İyice delirmeye başlamış olmalıydım . Kız belki bir hırsız belki de böbreğimi isteyen bir organ mafyası olabilirdi .Üzerinde pahalı bir gelinlikle mi?
Ben bunları düşünürken onun yattığı odanın kapısı açıldı . Panik haliyle yanıma gelip bana baktı . Yarım yamalak italyancasıyla buralı olmadığını anlatmaya çalışıyordu .
Kıyamam !
Onun elini tuttum ve ona benimle İngilizce de konuşabileceğini söyleyip rahatlamasını sağladım .
İngilizce " Ohh ! Teşekkür ederim . Bir an hiç anlaşamayacağımızı sandım . " dedi .İkimizde gülmeye başladık . Baya uzun bir sohbet ettikten sonra şunları öğrenmiştim : Adı Natalie Young . 26 yaşında iyi bir aile kızıydı . Manchester da doğup büyümüştü .
Geriye tek bir sorum kalmıştı . Neden gelinlikle sokaklarda dolaştığı ?
Natalie , evleneceği gün bir düş görmüş ve düşünde hayalindeki erkeğin aslında İtalya'da yaşadığı ve eğer oraya giderse kaderin onları birleştireceğini görmüş . Tabi bana çok fazla mantıklı gelmese de onu dinleyip anlamaya çalıştım .
Onu sevmiştim .
Gece 3'e kadar oturup onunla sohbet etmiştim . Saat 4'e gelirken artık o da geç olduğunu anlamıştı ki kalkmaya yeltendi ama tabiki ben onu bu saatte sokaklara salamazdım .Sonraki gün Raffael intikamını almış ve beni bütün gün çalıştırmıştı . Daha ne kadar her şey kötüye sarabilir diye düşünürken evin önünden gelen koku ile kendime geldim .
Ben yokken Natalie evi temizlemiş ve kendince yemek yapmaya çalışmıştı .
Yemeğin tadı ne kadar kimyasal bir madde gibi olsa da beni düşünmesi çok hoşuma gitmişti .
Ona kocaman sarıldım .Yemek yedikten sonra beraber yine geç saatlere kadar sohbet ettik . Ben ona başıma gelenleri anlattım . İşte tam o anda gerçek arkadaşlığımız başlamış oldu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BALAYI BİLETİ
RomanceDüğününe bir hafta kala Alev sevdiği adam tarafından terk edilir . Önüne çıkan balayı bileti sayesinde tüm hayatının değişeceğini bilmeyen Alev'i büyük bir İtalya yolculuğu bekler ama bu yolculuk onu iki farklı yola sürükleyecektir . Ya yakışıkl...