"Okan, yerini söyle, oraya geliyorum."
Telefonun diğer ucundan kinayeli bir gülüş duyuldu. "Bekle sen, bekle. Güldüreceğim şimdi seni." diyip sinirle yüzüne kapattı.
Bir kaç dakikalık yolun nihayetinde Okanın olduğu yere varmıştı. Okan kafenin penceresinden onu görünce sırıtışını yüzüne yerleştirip dışarı çıktı ve onun önünde durdu.
Yüzündeki alaycı ifade onun iyice delirmesine neden oluyordu. Aniden yaklaşıp yakalarını kıvırdı ve sinirle yüzüne konuşmaya başladı. "Sana ondan uzak duracaksın demedim mi lan?! Ne istiyorsun kızdan?!"
"Öğrendin değil mi? O yüzden kuduruyorsun şimdi." dedi sinirbozucu ifadesini silmeden.
Devam etmesine izin vermeden ona kafa attığında Okan yerle buluşmuştu. Burnunun kanını silip olduğu yerden konuşmaya devam etti. "Onun etrafında olduğunu, gizlice izlediğini görmüyor muydum sanıyorsun? Senin daha onun karşısına çıkacak cesaretin yokken ben çıktım, bana aşık oldu diye sinirden köpürüyorsun. Çünkü sen tam olarak zavallı bir korkaksın."
"Sen ne ara böyle şerefsiz birine dönüştün lan? Yağmura hiç mi acımadın piç?!" Çenesine sert bir yumruk indirdi. "O kızın döktüğü her gözyaşının hesabını alacağım senden." Yeniden boynuna yapıştığında bu kez Okan da ona yumruk atmıştı. Kavga iyice büyümeye başladığında kafedekilerin müdahelesiyle zor da olsa ayrıldılar.
"Bu iş burda bitmedi, Okan! Yiyorsa bir daha yaklaş, yemin ederim bu kez elimden sağ kurtulamayacaksın."
***
3 sene önce Okanla pek yakın olmasa da arkadaştılar. Okan hep çapkın, ayrangönüllü biri olmuştu. O'nun Yağmura nasıl aşık olduğunu da en iyi Okan biliyordu. Bir gün Okanla anlamsız bir sebepten ve Okanın büyütmesinden dolayı kavgaya tutuştular ve olayın sonu iyi bitmedi. Bu olayın acısını çıkarmak ve ondan intikam almak için Okan Yağmuru kullanmaktan çekinmedi.
O'nun görmediği zamanlarda Yağmurun yanında bitip onu etkilemeye çalışıyordu. Tabi eninde sonunda yakalandı.
Ama artık çok geçti, Okan ne yapmış etmiş kızı kendine bağlamıştı. Yağmur giderek ondan hoşlanmaya başlamıştı.
Bunun üzerine Okanla sıkı bir kavga etti, ama Yağmur'un iyiliği için, kalbi kırılmasın diye Okanı ondan uzaklaştıramadı. Sevdiği insandan uzak kalmak nasıl hissettirir, en iyi o bilirdi çünkü. O kavgada Okanı iyice tembihledi, kızı üzersen karşında beni bulursun diye.
Çoğunlukla iyi anlaştılar Yağmurla. Tabi kız her şeyden habersiz aşkın kollarına çoktan teslim olmuştu. Aylar sonra Okan da yavaştan Yağmura karşı bir şeyler hissetmeye başlamıştı ama hala kendi dünyasındaydı. Huylu huyundan vazgeçmez misali.
2 seneye yakın bir süre sevgili oldular, ancak Okanın saçmalıklarına, aptal kısıtlamalarına, aldığı nefese karışmasına dayanamayıp Yağmur bu birlikteliği bitirdi. Çok acı çekiyor olsa bile ona daha fazla tahammül edemezdi, hayatını bir aptalla heba edemezdi. Ayrılalı 2 sene oluyordu, ama Yağmur kalbinde hala aptal bir yarayla yaşıyordu. Sonuçta ilk aşkını kim unutabilmişti ki..?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Misafir Çocuğu || Texting (TAMAMLANDI)
Short StoryKüçükken annenin bana "büyüyünce kızımı sana vereceğim" diye söz verdiği misafir çocuğuyum. Ve unutmadıysan, sen de beni tanıyorsun. Not: Uzun süre önce yazıldığından, ilk bölümlere göre yargılamamanız önerilir.