İki Düşman Çocukları

4.Bölüm

Medya: Çakma sarı Seda Aşgar

Özgür Argun

Sırada otururken canım sıkılmıştı. Artık herkesin bildiği sesimi çıkarmıştım. "Eaahyyğğ" yanımdaki mavi gözlü Belocan "O ses kimden çıktı lan" dedi ve yerinden sıçradı. İstemsizce güldüm ama kısık Allah'tan duymadı. "Öyle mal mal öküzün trene baktığı gibi bakacağınıza cevap verin" dedi. Sınıftan ses çıkmayınca kendimi tutamayıp "kişiyi uzakta arayınca yanına bak Belocan!" dedim. "Ha!" devam etti. "Ne dedin sen" dedi. Şura arkadan gülerek konuşmaya çalıştı."Ö-Öz'Özgür yandın kaç tavuk yumurtlatır seni bu" dedi. Şura'ya dönüp "Korkmalı mıyım şizofren?" dedim ve Belinay'a dönüp piç smile attım.

 Sıranın üstüne çıkıp "Eaahyyğğ" diye anırdım. Sıradan atlayıp sınıftan çıktım. Asrınlar la dolaşırken telefonu sınıfta unuttuğum hatırladım. Ders zili çalmıştı telefonu bir çocuğa aldırdım. Ders biyolojiydi ve giresim yoktu. Telefona bakınca okulun web sayfasından mesaj vardı. Sayfada benim koşarken çekilmiş bir fotoğrafım vardı. Altında da 'Cadde de başı boş gezen tasmasız hayvanat bahçesinden kaçmış arizona kertenkelesi bulunmaktadır. Can sağlığınız için dışarı çıkmayın' yazıyordu. Bunu yapabilecek tek kişi vardı. Hızlı adımlarla hatta koşarak sınıfa gittim. Kapıdan içeri girerek "Belinayy!" diye bağırdım. Karşısında durup "Okulun web sayfasına fotoğrafı sen mi koydun!" dedim. "Yok aa ben ben yapmam tanımıyor musun beni Özgürcüm!" dedi. "Evet tanımıyorum ve yanlış duvara tosladın Belinay!"dedim. "Hodri meydan Belinay !" dedi. Sıraya vurup tam çıkacakken hoca "nereye çocuğum?" dedi. Hocaya dönüp sinirli bakışlarla "cehennemin dibine gelecek misin!" deyip sınıftan çıktım.
 

Ya bu olay üç gün önce olmuştu. Niye şimdi aklıma geldi ki. Evet fotoğrafı o gün kaldırdım. Kimse görmeden.

İlayda Bensu Seren
 

Çakma sarı ile kavga edeli üç gün olmuştu. Ama beni alıkoymuşlardı. Tam suratına vuracağım sırada kucaklayıp sınıftan çıkartılmıştım. Bahçede Meriç'inde yardımı ile banka oturtulmuştum. Evet bide onunla kavga etmiştim. Neymiş niye kavga ediyormuşum. Allah Allah sanane amına koyayım sanane.

Üç gün önce;

Tam platin çakması kızın saçına yapışacağım sırada biri beni kucaklayıp dışarı çıkardı. Banka oturmakla kim olduğunu anlamıştım. Meriç "ya sen ne karıştın da beni kavgadan ayırdın. Ne güzel benzetecektim onu ya" dedim. "Karışmasam uyarı almadan okuldan atılırdın Seda'yı tanımıyorsun" dedi. "Tamam işte onlarda bizi tanımıyor bizde kendimizi tanıtmak istemiştik" dedim. " Tamam çok konuşma kafan ağrıyor zaten dırdırını çekemem" dedi. "1 olmayan şey ağrımaz 2 o zaman bırakta gideyim" deyip ayaklanmıştım ki tuttu ve banka sertçe oturttu. Başınıza dizlerime koydu. "Kalksana ya gideceğim ben hem kalk başını banka koy bak tekrar diyorum bırak beni" dedim. "Bank sert ve başım acır ağrıyor  zaten" dedi. "Oradan bakınca yastığa mı benziyorum?" dedim. "Of al kalktık ne konuştun be" dedi. Onun kalkmasını ile fırsat bilip sınıfa doğru koştum. Ben gittiğimde her şey bitmişti. Platin çakması ortalıkta yoktu. Siz soracaksınız şimdi aynı şubede değil misiniz? Evet öyleydi ama o şubesini değiştirdi. Sırama geçip otururum. O sırada sınıfa bağırarak Özgür girdi. Belinayla tartıştılar. Sonra sınıfı terk edip gitti. Ders biyolojiydi. Bende uyudum.