İyi okumalar :)
Şura Sakman
Saat beşti. Ve biz gezmekten ayaklarımız yorulmuş bir şekilde kendimizi bir kafeye atmıştık. Elimdeki kahvemi içerken bakışlarımı etrafta gezdirdim. Yan masada oturan kızlar bizim masaya bakıp gülüşerek konuşuyorlardı. Seyriyen gözümle bakışlarımı geri çektim. Belinay'la göz göze gelince yan masayı işaret ettim.
"Özgür sen bu tarafa geçsene" dedi sakin tutmaya çalıştığı sesiyle. "Enişte sende değiştir yerini" dedi bu sefer. Ben bakışlarımı kızların üstünden çekmiyordum. Onlara baktığımı bile hissetmiyorlardı. "Sen nereye bakıyorsun?" dedi Asrın. "Ha" deyip güldü. "Fark ettin demek" dedi tekrar gülerek. Bakışlarımı kızlardan çekip konuştum. "Ha buraya baktıklarını biliyordun yani?" dedim. "Fark ettim üstünde durmadım" dedi. "Ha istersen dur bir de" dedim. "Ne oldu sen beni kıskandın mı?" dedi.
"Ben kıskanç değilim bir kere. Seni gösterip durduğu parmaklarını kesip kolye yapmayı düşünmedim mesela. Parmağına dolayıp durduğu saçlarını evimin kapısına süs yapmayı da. Sana bakan gözleri yerinden söküp nazar boncuğu gibi satmayı da düşünmedim. Yani ben kıskanç değilim" dedim. Özgür kahkahalara boğulurken Asrın şaşkınlıkla bakıyordu. Belo ben malımı zaten biliyorum der gibi bakıp kızlara çevirmişti bakışlarını. Yani ne dedim ki ben?
Eve gelince arabayı park edip indim. Özgürlerde gelince eve girdik. Odama çıkıp üzerimi değiştirdim. Kapı açılınca dönüp bakmadım. "Pişt kıskanç" deyip yatağıma oturdu. "Ben kıskanç değilim bir kere" dedim. Kolumdan tutup kucağına çekti. "Değilsin tabii kızlara varlığını belli etmek için ciğerini ortaya koydun masada" deyip güldü. "Kıskanmayan bul o zaman Argun. Sen sanki sütten çıkmış ak kaşıksın zaten" deyip kucağından kalkacakken izin vermedi. "Seven kıskanır kızım" dedi. "Hem benim hoşuma gidiyor devam et böyle" deyip güldü. "Hahaha çok komik. Bırak aşağı inicem ben" dedim. " İnme beş dakika ölmezler ya aşağıda" deyip yüzünü yüzüme yaklaştırdı. "Sırnaşma çekil" dedim. "Ya öyle mi?" dediğinde.
Kendimi yatağımın üstünde onu da üstümde gördüm. Eli karın boşluğumda olduğu için gıdıklanıyordum. Ama gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Bir dejavu yaşamak adına kollarımı omzuna koyup kendimi yukarı çektim. Yüzlerimiz yakınken gözlerinin içine baktım omzundan bir elimi çekip komodinin köşesine arkamdaki yastığı koydum. Gülümsedim ve yüzüne yaklaştım. Onu yana ittirdim. Yastık sayesinde bu sefer başını vurmamıştı. Yataktan kalkıp odadan çıktım.
Merdivenlerden indiğimde koltukta kucak kucağa öpüşecek bir çift beklemiyordum açıkçası. Mutfağa girip atıştırmalıkları tabaklara koyup içeceklee beraber salona seslendim. "Ayrılın artık" deyip merdivenlerden indim. Kendimi koltuğa atıp. Tepedeki projeksiyon düğmesine basıp koltuğa oturdum. Merdivenlerden adım sesi duyduğumda başımı çevirip baktım. Asrın gelmişti. Yanıma oturunca kolunu omzuma attı. Merdivenden inerken "Nerede kızım senin sevgilin? Gitsene yanına.Geldi bozdu rahatımızı" dedi Özgür. "Burada" deyip kollarının arasına iyice yerleştim. Onlarda gelip oturunca film açıp izledik.
"Bunlar kucağımıza çocuklarını koyar sen daha iki uğraştım diye öptürmüyorsun. Reva mı bana?" dedi kulağıma fısıldadı. "Ne güzel teyze olurum" dedim. Dudaklarını tişörtümden açıkta kalan omzuma bastırdı. Sonra boynuma yöneldi."Bir rahat durur musun ya?" dedim. Sesimle Belinay'la Özgür'ün bakışları filmden bana döndü. "Filmi izle Asrın" dedim. Telefonunu eline alıp uğraştı. Telefonum çalınca elime alıp baktım. "Yanımda beni mi arıyorsun Asrın?" dedim. "Ne diye kaydettin onu merak ettim" dedi. İyice bozuldu bu çocuk. Böyle değildi bu. "Sorsan söylerdim" dedim. "Kırmızıma Sarı mı? Kızım ben fenerliyim" dedi. "Hadi canım yemin et" dedim. "Sarı ortak renk sonuçta enişte takılma bu kadar" dedi Belo. Bende başımı sallayıp onayladım. Filmde küçük kız çocuğu lunaparkta çok eğleniyordu. Hastaydı ölecekti. "Ya Allah'ım sen çok tatlısın" dedim. "Allah'ım ya ısır ısır ye" diye devam ettim. "Yaparız bir tane ayıp ettin" dedi Asrın. "Durun teyze olmak için gencim şuan" dedi Belo. Filmi izlemeye devam ettik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Düşman Çocukları
Fiksi RemajaYılları aşmış dostlukları olan iki adamın ani ölümü aileler arası düşmanlığı getirir. Aradaki kinin artmasında ve suçlamalarda konuşulmayan yıllar öne konur. Bu ani ölüm beraberinde getirdiği intikam ile yeni bir yaşama adım attırır. Düşma sanılan...