21.Bölüm *Özgür'den*

4.3K 179 3
                                    

Özgür'den..

Herşey o kadar üst üste gelmiştiki son iki aydır hayatımda olanları kontrol edemiyordum bile. Yaptığım tek bir hata. Herşeyi kaybettiğim büyük bir hata. Oysa orada olanları tam olarak bilmiyordum bile.

Herşey 2 ay önce beni aramasıyla başlamıştı. Beni aramış ve evin yine karıştığını söylemişti. Aslında böyle şeyler duymak bana normal geliyordu. Başta dediğinde şaşırmamıştım bile. Ama sesi o kadar kötü geliyordu ki bü sefer daha büyük birşey olduğu belliydi.

Zaten okulda işler yolunda gitmiyordu. Burslu (!) diye Yaprağın üstüne gelmeleri, daha sonrada evleneceğimizi öğrendiklerindeki iğrenç dedikodular.

Asla Yaprağı bu duruma düşürmek istemezdim. Yaprağında dediği gibi sanırım acele etmiştim. Ama onu kaybetmek istemyordum. Hele de onu bu kadar sevipte bağlandığım için.

O benim hayattaki şansımdı. O benim nefes alanımdı.Hayatta sığınmak için gittiğim bir liman, sorgusuz sualsız beni kabul eden bir liman.

Beni seviyor mu? sevmiyor mu? Bunu hiç bir zaman bilemedim. Ama bana bağlıydı ve beni asla bırakmazdı bundan adım gibi emindim. Onunla olduğum üç sene boyunca bir kez bile başkasına bakmamıştı.

Onunla olduğumuz bunca sene ilişkimizin bir ismi yoktu. Hatta ilişkimiz varmıydı bu bile şüpheliydi. Hep birlikteydik. O bana he gelirdi, ben ona hep giderdim. 

O bu okula geldiğinde hiç tereddüt etmeden peşinden gelmiştim; çünkü bana gel demişti. Gerçi gel demeseydide gelirdim ya neyse.

O gün annemin yanına eve gittiğimde ev darmadağınık, her yerde nefretin kokusu var gibiydi. Anneme yaklaştım, her zamanki gibiydi aslında yalan duygular ama bu sefer hafif bir üzüntü...

"Yine ne oldu burada anne? " dedim kollarımı ona sararken.

"Demir. Yine Demir. Babasına delilendi. Bu sefer daha da kötüydü. Şeytan gözünü bürümüştü sanki. Son günlerde git gide daha da kötü oldu. Her gün sataşıyordu babasına ama bu sabah evi dağıttı." yine Demir.. Yine onu delirtmişlerdi sanırım..

"Bu çocuğu ne hale getirdiniz" dedim kendi kendime konuşur gibi..

Ben buradan uzaklaşmış ve kendime yeni bir hayat bulmuştum. Şanslı olan bendim. Onu böyle bir başına bırakmıştım herşeyin içinde. Sözde bir zamanlar çok yakın arkadaştık değil mi? Hatta kardeş gibiydik.. Kardeşten öteydik. Herşeye rağmen yanında olmam gerekirken ben kendi yoluma gitmiş, o bataklığa yürürken ona aydınlık yolu göstermemiştim bile.

O günün akşamı gittiğim barda fazla içkinin verdiği sarhoşlukla hayatımda yaptığım en büyük hataya imza atmıştım. Yapmamam gereken bir hata. Onu bana kaybettiren bir hata..

Ona söyleyememiştim. Nasıl söyleyebilirdim ki? Ne söyleyebilirdim? Bir hafta boyunca ondan uzak kalmıştım. Ona söylemek istiyordum ama ne söyleyeceğimi bilmiyordum. 

Nikah sabahı öğrenmişti.. Benden bir açıklama bekliyordu ama ne diyeceğimi bilemiyordum bile. Sadece saçmalamıştım.. 

Ağzımdan çıkan saçma sözcükler.. Nasıl diye bilmiştim. Derken ne düşünmüştüm hiç bir fikrim yoktu. Onu yerinde olsam kendimi asla afetmezdim. Ve Yaprağı tanıyorsam beni asla affetmezdi.

İki ay boyunca ona ulaşamamak canımı yakıyordu. Arıyordum açmıyordu, yanına gidiyordum dinlemiyordu bile..

Yurttan taşınmış kendine ev tutmuştu. Bunu birlikte yapmalıydık ama yapamadık..

BURSLUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin