"Madelena.." diyerek soludu Kylea. "Neden her kapı bu kadına açılmak zorunda?"
Aynını bende düşünüyordum. Neden her kapı ona çıkıyordu? Etrafımızdaki her sır onunla sonlanıyordu. Dünya Madelena'nın ekseninde dönüyordu.
"Boynundan bir kez olsun çıkarmadığı bir anahtar vardı. Ama Abbigail'in bahsettiği anahtar bir obje mi?"
Seth kafasını salladı. "Kahinler sırları objelere mühürlerler. Bahsettiğin anahtar tılsımlı olmalı."
"İyi ama ona nasıl ulaşabiliriz?"
Alaina sessizliğini bozdu. "Midnighta dönemezsiniz." sonra da bana doğru bir adım attı "Madelena tehlikeli olduğunu söyledi."
"Burada da pek güvende olduğum söylenemez." Ofladım. Hiç yol kat edememiştik. Üstelik aklım öncesinden daha karışıktı. Seth'le bir sırrı paylaştığımızı söylemişi. Bunun anlamı neydi? Onunla iken daha güçlü olduğum gerçeğine, sanırım inanıyordum. Ama bu sır ve kaynak meselesi..
"Ah tanrım..." saçımı tutturan lastiği sıkıp koltuğa attım kendimi. Yüzümü avuçladım. Yorgun hissediyordum. Hayal ettiğim dünya bu değildi. Sıradan gibi yaşama moduna ne zaman geçecektim?
"Başka bir kahin bulabiliriz." Alaina hepimizin düşündüğü parlak sandığı fikri ortaya attı.
"Kahinler saklanıyorlar." dedi bezgince Kylea "Muhafızların varlığı onları huzursuz ediyor. Abbigail tek seçeneğimizdi."
"Ama, her zaman bir yol vardır."
Alaina yı böylesine azimli görmek beni şaşırtıyor. Midnightta iken kurallara ve olanaklara göre hareket eden despot arkadaşım bir anda yeni yollar arama çabasına girdi. Tutmauın beni gözlerimi yaşartıyorum.
"Üzgünüm." dedi omuzlarını silkerek "Başka bir yol yok."
Bildigim sözleri tekrar duymak, kapana kısıldığımızı yeniden hatırlatıyor bana. Ne kadar muhteşem bir durumda olduğumuzu tazeliyor beynim. Aman ne hoş..
Kylea göğsünde birleştirdiği kollarını serbest bırakıp Seth'e döndü. Alnına düşen saçlarını tek hareketle geriye attı.
"Tanıdığın bi kahin var mı?"
Seth başını salladı. Dudaklarını dişleri "Var ama, Bravery Krallığında."
"İşimize yarar bir kahinden bahsediyoruz."
Seth'in alaycı tavrı Kylea için çekilmez bir hal alıyordu ve bence, o haklıydı. İki dakikalığına ciddi takılamaz mıydı?
Alaina burnunu kaşıdı. Genelde düşünürken bunu yapardı. Sonra da gözlerini Kylea ya çevirdi ve kıstı. Parlak fikir geliyor..
"Midnighta gidemiyoruz, evet." Göz bebeklerini takip etmekte zorlanıyordum. Elini havaya kaldırdı. "Peki ama neden Bravery krallığına gitmiyoruz?"
"Nihayet demek istediğimi anlayan biri çıktı." Rahatsız edici bir alkışla karşıladı "Bravo. Alaina."
"Ne yani sen şimdi bizden.. " Kylea gözlerini bizim üzerimizde gezdirdi "Senin krallığına gelmemizi istiyorsun öyle mi?"
Seth az önce oturduğu koltuktan fosforlu sakaldan yardım alarak kalktı. Kylea ya yaklaştı ve elini omzuna attı.
"Aynen." dedikten sonra göz kırptı. Bu ani ve şaşırtıcı teklif karşısında Kylea sessizdi. Sol eliyle gözlerini ovaladı. Derin bir nefes aldıktan sonra Seth in omzunda duran elini aşağıya kaydırdı.
"Bunu düşünmeliyiz."
Seth rahat bi tavırla ellerini cebine soktu ve yaranın taviz verdiği kadar gerildi. Rahattı. Ne de olsa onun çiftliğindeydik. Tavuk gibi hissetmeye başlıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİDDEN İN THE SUN (Tr)
Fantasy"Seth.." diyebildim fısıltıyla. Nefes almak bile zordu. "İsmim." dedi "dudaklarından döküldüğünde hoşuma gidiyor." Fazla yakındı. Bu tehlikeliydi. Gözlerini dudaklarımın üzerine dikmişti. Elleriyle bileklerimden kavradı ve beni duvara yasladı. Ona k...