Sezin rüya görmüştü. Gözlerini açabildiğinde anımsadığı, geçmişte Beril ile beraber oldukları bir anıydı. Omzunun üstünden yan dönerek Beril'e baktı. Ellerini yanaklarının altında birleştirmiş, bacaklarını karnına kadar çekmiş en masum haliyle uyuyordu.
Dün gece beraber uyumuş olmaları kalbini sıcacık yapmıştı. Heyecanlanmıştı.
..5 sene önce..
Güneş ışıkları, başının üzerinde tuttuğu elinin, parmakları arasındaki boşluktan gözlerine ulaşıyordu. Gözlerini kısarak gökyüzüne baktı. Tek bir bulut bile yoktu. Hava çok güzeldi.
"Hadi ama Sezin seni bekliyoruz."
Behiç'in seslenmesiyle şezlongun yanındaki kum kovalarını aldı. Deniz dalgalarının ulaştığı kıyıdan yürümeye başladı. Ayaklarına ılık su ulaşırken gülümsüyordu. Bu hissi seviyordu.
"Gerçekten kumdan kale mi yapacaksın Behiç? Bu yaşta?" Behiç yanında dikilen kuzenine döndü. Kız gülüyordu. "On altı yaşındasın artık." dedi Polen.
"Benimle uğraşacağına neden denize girmiyorsun?" Denizde elinde top ile bekleyen Metehan'ı gösterdi. "Bak hem Metehan sizi bekliyor. Top oynayabilirsiniz."
"Ben çok yorgunum. Biraz güneşleneceğim." dedi Sezin. Dirseklerini kumlardan destek alarak sırtını hafif arkaya yatırdı. Güneşin ışıklarından rahatsız olurcasına gözlerini kıstı.
"Burada oturup kale yapmam daha mantıklı." dedi Polen gülerek.
"Fikrini değiştiren ne Polen?"
"Metehan ile asla yalnız denize girmem. Beni boğmaya çalışıyor. Korkuyorum."
"Kovalara kum doldurmaya başla o zaman."
Behiç ve Polen kale işine odaklanmıştı. Sezin ise güneşleniyordu.
"Nesli ve Beril ne zaman gelecek?" Sezin gözlerini denizden çekmeden konuştu. Uzun zaman olmuştu Beril'i görmeyeli. Lise de yolları ayrılmıştı. İkisi de farklı liselere gidiyorlardı. Bugün de Behiç'in ısrarları üzerine kabul etmişti buluşmayı. Biraz da Beril'i merak etmiyor değildi.
"Gelmiş olmaları gerekiyordu ama.." Behiç etrafına bakındı. Nesli ve Beril'i görünce gülümsedi. El salladı.
"Geliyorlar."
Sezin omzunun üstünden arkasına baktı. Beril ile göz göze gelince sırtını dikleştirdi. Yanlarına geldiklerinde Beril'den gözlerini alamadı. Beril de ona bakıyordu. O çok değişmişti. Farklı bir Beril duruyordu karşısında. Çok güzel görünüyordu.
Herkes sarılıp selamlaştıktan sonra sıra onlara gelmişti. Sezin hafifçe gülümsedi.
"Merhaba."
"Merhaba Sezin."
Gözlerini Beril'den çekmeden yüzünde gezdirdi. Açık kahve saçları omuzlarında dalgalanırken, gözlerine sabitledi bakışlarını.
"Çok değişmişsin."
"Nasıl yani?"
![](https://img.wattpad.com/cover/158857163-288-k491821.jpg)