(Rosé)
Bugün benim kaybettiğim gündür. Hayatım boyunca en sevdiğim insanı kaybettiğim gündür.
Yarın onun bedenini saran toprağına sarılıp ağlayacaktım. Şu anda da kendime sarılmış ağlıyordum.
Yanımda Lisa, Jungkook, Jin, Jisoo olsa ne fark eder? Bana kollarını açan ve sımsıkı güven veren insan olmadıktan sonra?
Jimin... En son ayrılıyoruz demiştim değil mi? Artık o yanımda değildi.
Neden herşey üst üste geliyordu. Ben onun için vazgeçmiştim bu sevdadan. Ama çekip gitmişti.
Tek istediğim jimin'in omzuna yaslanıp sakinlemekti. Ama o da yoktu hayatımda. Çekip gitmişti.
"Ben gidip mezar taşı için işlemleri başlatayım." diyen jungkook'a yaşlı gözlerle baktım. O da bana üzgünce bakmıştı.
"Jungkook. Güzel yaptır tamam mı? Ona layık olsun."
Başını sallayıp gittiğinde kendi kendime konuştum. "Ben ona layık olamadım. Bari mezar taşı olsun."
Burnumu çektiğimde Lisa omuzlarımı okşadı. "Öyle deme Rosé. Sen onun için her şeyi yaptın."
Cevap vermedim, veremedim. Canım yanıyordu. Hayatını bana adamış olan bir insanı kaybetmiştim bugün.
Annemi. Trafik kazasında kaybetmiştim bugün...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Coincidence°Jirosé
Fanfiction"Rosé!" Bir anda Jimin'in şaşkınlıkla bir fotoğrafa bakan silüetine yaklaştım. Bu fotoğraf... Rüyamızdaki fotoğrafla aynıydı! Annemle bay min ho yan yanaydı ve ellerinde çift bileziklerinden vardı. Ben jimin'e baktığımda o da eş zamanlı olarak ba...