Kısasa Kısas.

3.5K 152 33
                                    

Ayaz, masum ve tatlı bir ses tonuyla "Derse girmesek mi acaba?" dedi. Benimde giresim yoktu doğrusu, Ayaz'la zaman geçirmek, onunla birlikte olmak istiyordum. Sınıfta arkadaşım, dışarda sevgilimdi. Çok değişik şekilde sevgili olmuştuk, biz teklifimizi yüzükle yapmamıştık..

O beni yanağım ve dudağımdan öpmüştü. Yani diyordu ki, "Sen ne dersen o olur, ister dost ister sevgili? Karşılığını bekliyordu, bu bir teklifti." Ben yanağından öpsem arkadaş kalacaktık, dudağından öpsem sevgili olarak devam edecektik. Seçimi o an yapmıştım ve cevabını vermiştim ona. Çok mutluydum, aşkı iliklerime kadar hissediyordum.

Bizim eve gelmiştik sevdiceğimle, odama girmiş üstümü değişmiştim. Ayaz'a da kendi tişört ve şortlarımdan birini vermiştim. Kendimi yatağa sırt üstü attım, Ayaz'da yanıma kıvrıldı yüzüne bakmıyordum, tavana bakıyordum ve düşünüyordum. O an dünyanın en mutlu insanı olarak Guiness Rekorlar Kitabına girebilirdim. "Ee ne hissediyorsun?" dedim meraklı bir şekilde. O ise titrek bir sesle "Seni sevdiğimi.." dedi. Birden ona döndüm ve telaşlı şekilde "Neden sesin öyle çıktı, bir sorun mu var?" dedim. Gülümsedi, "Senin olduğun yerde sorun olması mümkün mü?". Bende gülümseyerek cevapladım onu. Gözüm dudaklarına kaymıştı, o kadar hoş, o kadar çekiciydi ki, sanki öpmesem ölecektim.. Ben hastaydım ilacım oydu, ben çölde mahsur kalmıştım su oydu, ben afrikada çocuktum ekmek oydu... Tüm bunları düşünürken, Ayaz birden dudağımı öptü. Gözüme bakarak, "Daha fazla dayanamadım, çok istiyorlardı." dedi. Benim hissettiklerimi oda mı hissetmişti, bu anı hiçbir şey bozamazdı. Sarıldım ona sımsıkı sarıldım..

Gözümü açtığımda etrafın karardığını gördüm, sanırım ikimizde uyuyakalmıştık. Ayaz, yanımda uyuyordu, onu izliyordum. Melek diye resmedebilirdim onu ya da en güzel aşk şarkılarını şu anda yazabilirdim. Çok masumdu, bir çocuktan bile daha masum.. Kaan'ı tehdit etmişti büyük ihtimalle sırf beni koruyabilmek için, bu bile ona karşı sevgimi artırıyordu. Acaba Kaan'a ne demişti, Kaan'ı özür dilemeye iten o sebep neydi? Çünkü Kaan'dı bu, kolay biri değildi..

***

Kaan'ın gözünden:

"Çok kötüyüm, genel olarak berbat haldeyim. Ediz'e neden öyle yaptığımı biliyorum. Ayaz'ın son sözleri aklımdan çıkmıyordu. "Ben aşık oldum.." Kime ulan kime, senin sevgilin benken bana değil de kime? Kalbim Ayaz'ı nefret edemeyecek kadar çok seviyor, gururum ise onu affedemeyecek kadar nefret ediyordu.. Ediz'i öldürmeyi dahi düşündüm, nefret ediyordum ondan, bir kaşık su bile fazlaydı, bir damla su verseler yeterdi onu öldürmeme, Ayaz o salağı sevemezdi. Özür dilememin sebebide buydu aslında, Ayaz belki bana geri döner. Her yerde anımız vardı, nasıl çekip gidebildi? Ben doğum günümü kutlayacak diye beklerken, o hediye olarak bana bunu vermişti; gözyaşı... Ama nefretim, kinim sığmıyordu içime, and olsun ki Ediz'i mahvedicem..!"

***

Su içmek için kalkmıştım yataktan, mutfağa gelmiştim. Bir bardakta odaya yani Ayaz'ıma götürüyordum. Odaya girdiğimde Ayaz'ın sayıkladığını duydum, "Yapma, yapma, hayır, ona dokunma!" Ayaz birden bağırarak uyandı, "Kaaaaan!".

Sarıldım ve sakinleştirmeye çalıştım. Getirdiğim suyu verdim bir yudum içebilmişti. Biraz sakinleştiğini düşündükten sonra meraklı bir şekilde "Ne görüyordun?" dedim. O ise titrek bir sesle o meşhur sözünü söyledi "Hi-iç." Bir hiç kelimesinde neler tatmıştım. Korkuyu, sevgiyi, heyecanı, isteği... Bu kelimede daha neler tadacaktım bilmiyordum. Direnerek tekrar sordum "Kaan'ı görüyordun sanırım, neden Kaan diye bağırdın?". Ayaz bana sarıldı ve sonra gözümün içine masumca bakarak söz vermemi istedi..

NOT: MEDYADAKİ KAAN :)

Gay mi, zönk!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin