SEN BENİM // TAMAMLANDI

24.BÖLÜM

Selam : )

Bebeğimi battaniyesinin içinde kollarını hareket ettirebileceği bir şekilde bıraktım. Onu böyle alıp içime katma şansım olsaydı kesinlikle yapardım sanırım. Çok güzeldi, çok... Dün doğumunun üzerinden kırk gün geçmişti. Her gelip görene defalarca kez maşallah dedirtmiştim.

"Açıyorum o zaman bir şarkı..." dedi Sena koltukta oturarak. Az önce akşam yemeğini yiyip salona geçmiştik. Yapacak bir şey bulamadığımızda ortaya nasıl atıldığını hatırlamadığım bir şekilde dans etme kararı atılmıştı. Ne tür bir şarkıda dans edeceğimize kadar veremediğimizden telefonu Sena'ya vermiştim. Okuma bilmediği için rastgele bir şarkı açacaktı.

Kollarımı birbirine bağlayarak ona baktım. "E hadi aç bakalım." dedim. Saçma sapan bir şey çıkmasaydı bari. Telefonumda erik dalından tutundan dans mozart müziklerine kadar her şey vardı. Gülerek Ömer'le bakıştığımızda aniden salonda yükselen sesle gözlerim şaşkınlıkla açıldı ve Sena'ya döndüm. "Bula bula bunu mu buldun cadı ya?" dedim. Cadı dememi umursamadı bile. Telefonumu kenara bıraktı ve Ömer'in ona verdiği telefonu alıp kameraya almaya başladı. "Hadi başlayın." dedi hevesle.

Ömer'e baktım. Arkada Şevval Sam'ın bir konserinden alınma Çayelinden Öteye şarkısı çalıyordu. "Horon mu oynayacağız ya?" dedim Ömer'e bakarak. Gülerek elimi tuttu. "Mızıkçılık yapmıyoruz Gökçe hanım." dedi. Ona ayak uydurdum. Daha önceden Asu'dan az biraz öğrendiğim kadarıyla ona ayak uydurmaya çalıştım. "Sonradan videoyu izleyip dalga geçersen yastığı kafana yersin Ömer." dedim odanın ortasında volta atarken. Sena'nın gülüşünü duydum.

Yaklaşık iki dakikalık bir serüvenden sonra şarkı durdu. Şarkıyı söyleyen kadının bir adamla konuşması vardı konserde. Şarkıyı aniden kesip adam konuşmaya başladığında biz de durduk ama adamla aynı anda Ömer de konuşmaya başladı. *Video yukarıda

"Menşure dedikleri kiz sen misun, kiz sen misun, kiz sen misun sen?" Repliği biliyor muydu? Şaşkınlıktan kadının söylediği yeri kaçırdım. Bakışlarım tamamen Ömer'in üzerindeydi. Kadın güzel şivesiyle "He benum..." dediğinde odayı da sessizlik kaplamıştı. Adamla aynı anda devam etti Ömer. "Alemun dilindesun, o gada güzel misun?"

Konser olduğu için arka fonda alkış sesleri de vardı. Ömer'e ayak uydurdum ve kadının ezbere bildiğim repliklerini ben de söyledim. "E güzelum tabi..." derken elimde baştan aşağı kendimi göstermiştim. Sena'nın kıkırdaması doldurdu kulaklarımı. "Eğdum findik dalini, gel deşüre deşüre."

Gülmemem lazım, gülmemem lazım, gülmemem lazım... Yüzümde sesime uygun ciddi bir ifade belirtmeye çalıştım. "Teşür mü? Nerde teşür?" Kelimenin tam olarak anlamını bilmesem de defalarca kez dinlememden dolayı aklımda kalmıştı. Ömer elini yanağıma koydu ve "Adını bilmeyrum, adin olsun Menşüre.." dedi gülerek.

"Dee bana Menşüre dedu. E yakışiyi..." dedim gülerek. Sena'nın videoda sesi çıkmasın diye gülmemeye çalıştığının farkındaydım. "Fındik toplamak içun, eğdum finduk dalini."

"Sen bi şeyler söyleceğsin ama... De bakayım." dedim ciddi olmaya çalışarak. Şu bi bitsin kahkaha atarak yere yatacağım yemin ederim. "Ben acirum acirum Menşure'min halini..." dediğinde kendimi onun kollarından çekerek geriye adım attım. Sena da kamerayı bana döndürdü. "E gel bakayum gel..." dedim elimde 'gel' işareti yaparken. Yüzünde muzurca bir sırıtış vardı.

"Bize gölge ediyi, fındiğin yapraklari..." dediğinde kesit bitmişti zaten. Kadın şarkıya "Kiz sana haram olsun, Çayeli topraklari..." diye devam ederken kahkaha mı durduramadım. Sena da kapatmıştı kamerayı. Ömer de benimle beraber gülmeye başladığında evi kahkaha sesleri doldurdu. "Bu kadar güzel şive yaptığını bilmiyordum." dedi Ömer gülüşlerinin arasında. Sena telefonu getirip verdiğinde şarkıyı durdurup bir daha izledik. Allah'ım ya... O nasıl bir tepkidir?