26.BÖLÜM

8.7K 465 240
                                    

Merhaba : )

Bol Gökhan ve Leyla'lı bir bölüm sizi bekler.

"Ah be kadın, gecenin karanlığındasın..
Uçurum kenarındasın, atma adım...
Sabret kadın... "  *Ömer Başçı- Ah be Kadın

Alarmla gözlerimi açtığımda hemen komodinin üzerindeki telefonuma eğildim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alarmla gözlerimi açtığımda hemen komodinin üzerindeki telefonuma eğildim. Alarmı kapatıp yanıma bıraktım. Ömer uyanmamış gibiydi. Alnına değen saçlarını yavaşça geriye itip gülümsedim. İstanbul'da ezan biraz daha geç okunduğu için saat daha erkendi. Hava henüz aydınlanmamıştı. Yavaşça doğrularak üzerime geçirebileceğim bir şeyler aradım. Sanırım şu eşinin tişörtünü giyen kadınların aldıkları hazzı tadabilirdim.

Düşüncelerime gülerek Ömer'in tişörtüne uzandım ve üzerime geçirdim. Yataktan kalkıp aynadan kendime baktığımda gülesim geldi. Lacivert tişörtü dizlerimin biraz daha yukarısında bitmişti. Ah bu hâlde daha fazla durmasam iyi olurdu. Dolaptan giyebileceğim kıyafetler çıkartıp koridora çıktım ve banyoya yöneldim. Hızlı bir duşun ardından odaya girdiğimde Ömer'in hâlâ uyuduğunu görünce gülümsedim. Ama şimdi ezan okuyacak, uyanmalısın.

"Ömer" diye seslenmem bir işe yaramadı. Yahu ne zamandan beri bu adamın uykusu bu kadar derin? "Ömer kalk ha..." dediğimde aniden gözlerini açması ve kolumdan tutup beni çekmesi bir oldu. Ağzımdan kaçan ufak bir çığlıktan sonra güldüm. "Napıyorsun ya? Uyuyorsun sanıyordum." dedim kaşlarımı çatmaya çalışarak ama kesinlikle ciddi olamadım.

"Uyuyordum zaten. Senin sesinle uyandım. Çok mu konuşuyorsun sanki sen?" dedi. Ben mi çok konuşuyorum? Hiç de bile! "Öyle mi Ömer bey? Ben çok konuşuyorum yani? Oldu canım. Konuşmam bundan sonra." Yatağın öbür tarafından ayağa kalkmak için yöneldim. "Allah allah! Adama bak. Ben uyandırmaya geliyorum o bana geveze diyor."

Kahkahası odayı doldururken yataktan kalktım. İnsan bir gönlümü almaya çalışırdı be! "Tişört güzel olmuştu ya... Çıkartmasaydın." dediğinde gözlerimi kocaman açarak ona baktım. "Sen beni mi izliyordun?" diye sordum kızarak. Şımarık tavrıyla kafasını salladı. "Bir de uyuyorum diyorsun ya... Yalancı" dediğimde dudaklarını büzdü. "Alınıyorum ama. İnsan kocasına yalancı der mi hiç?"

Dalga geçiyordu resmen ya... Arkamı döndüm gitmek için. "Bekle bir dakika. Abimin kıyafeti varsa getireceğim." dedim ona bakmadan. Buraya geldiğimizde abimin kaldığı odaya yöneldim. Bulduğum kıyafetlere sevindim. Tekrar döndüğümde ezan okumaya başlamıştı bile. "Banyo koridorun sağ taraftaki sonunda. Bunları giyersin. Ben aşağı gidiyorum. Kılarım namazı." dedim. Kafasını salladı sadece.

Saatler içerisinde dün gelirken aldığım peynir ve zeytinlerle bir kahvaltı yaptık ve yola çıktık. "Saat kaça aldın bileti?" diye sordum minibüsten inerken. "Yarın akşam sekize aldım." dediğinde şaşırarak baktım ona. Yarın pazartesiydi. "E işin ne olacak?" diye sorduğumda omuz silkti. Bu aralar fazla izin almıştı ve bu beni geriyordu. Daha fazla bir şey demeden eve yöneldik. Saat ona geliyordu. Kapıyı Öykü açtı. "Sena uyandı mı?" diye sordum içeri girerken. "Uyandı. Kahvaltısını da yaptı, merak etme." dedi.

SEN BENİM  // TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin