İkizim | Chasity Lily Potter

Greyback?!

Malikane'ye yakın ormanlardan birinde yürüyorduk. Draco bana her konuda yardımcı olmuştu. Minnettardım ona. "Drakey ben çok teşekkür ederim. Hep yanımdaydın."  "Tabiki yanında olucam Chas. Sen benim..." ne diyeceğini bilmiyordu. Ben de bilmiyordum, bu yüzden pnu kurardım. Sıkıca sarıldım."Sen olmasan ne yapardım bilmiyorum."  "Bende sen olmasan ne yapardım bilmiyorum..."

O esnada Malfoy Malikanesi:

"Oğlumuz aşık olmuş Lucius, tıpkı bizim gibi."  "Biliyorum Cissy. Umarım onu bu hayattan kurtarır. Umarım..."

Yakınlardaki bir göletin yanına oturup göle taş atarak sohbet ediyorduk. "Duydun mu?"  "Neyi?"  "Dinle Draco."  Hırlama gibi birşey duyuluyordu. Arkamı döndüm. "Kahretsin... Kalk Draco! Koş! " Greyback ti bu. Remus'a onu yapan adam. Asamı çıkardım. "Geri çekilsen iyi olur Greyback. Ben Lordun değilim. Canavarlara acımam."  "Seni küçük-"  "GERİ DEDİM!"  "Ne yapabilirsin ki?"  "Ne mi yapabilirim? Bunu. PETRİFİCUS TOTALUS! SERSEMLET!" Yere düştü. "Acımam demiştim..." Bir ses duyuldu. "Finite İncancatem!"  "Bakın kimler varmış. Malfoy varisi ve Kız Potter."  "Yalnız (Y/N : yazarınız google'a danıştı.) bizim bir adımız var. Sizin gibi Canavarların var mı?"  "Seni pis melez ne hakla-"  "Yanlış hatırlamıyorsam bir kurtadam olmak, melez olmaktan daha beterdi. Hem şu çok sevdiğiniz Lordunuz melez değil mi? Lord'dan önce Voldemort vardı. Hatta Voldemort'tan önce Tom vardı. Tom Marvolo Riddle. Muggle bir baba. Acınası."  "Nasıl onunla böyle konuşırsun seni pis küçük-"  "Ondanda sendende korkmuyorum Crouch. İrlanda Quiddtch maçında görüşürüz." Yüzündeki şok ifadesi görülmeye değerdi. Arkamı döndüğümde Pur konuştu.

Assasssını çekti.

Korkut onu Pur.

Tısladı. "Arkası dönük birine asa çekmemelisin Crouch."  "Vipera Evanesca!"  "Ciddi olamazsın. Sence yılanımı büyüleyemez miyim? Kalbimi kırıyorsun Crouch. Beni hafife alma." Draco ile malikaneye girdiğimizde Cissy yanımıza geldi. "Yüce Merlin! Draco Chasity iyi misiniz??!"   "İyiyiz anne. Greyback'i biliyorsun. Sadece yanında Crouch diye bir adam vardı."  Cissy'nin yüzü beyazladı. "Hangi Crouch?"  "Bilmi-"  "Junior olan"  "Aman Tanrım! Lucius! Hemen aşağıya gel!"  "Noldu Cissy çocuklara birşey-"  "Crouch. Buraya yakındı. 10 dakika önce."  "Kahretsin."  "Bu sene çok kötü şeyler olacak efendim. Çok kötü. Karışmayın diyemem. Cezalandırır. Ama dikkatli olun lütfen." Lucius ve Cissy anlamıştı. Draco bana garip gözlerle bakıyordu. "Neler oluy-"  "Birşey yok Draco. Hadi odalarınıza. Yorulmuşsunuzdur." Cissy sinirlenince korkutucu olabiliyordu. Yukarı çıktık. Draco bana bir sürü soru sordu. "Cevaplayamam Drakey. Yakında anlayacaksın zaten."

"İRLANDA! İRLANDA!" tribünler sallanıyordu. Nora ve Sirius'u görmüş sıkıca sarılmıştım. "Sizi çoookkkk özledimm"  "Bizde özledik seni dimi baba?"  "Ah evet canım. Nerde kaldın?"  "Draco'larda. Cissy bana çok iyi baktı."   "Size söylemiştim değil mi ? Ona gitti işte!"  Duymamazlıktan geliyordum. "Sadece 1 arkadaşım var Sirius. Nora benim kardeşim. Herneyse. Ben sizinleyim. Draco biliyor."  "İstersen eve de dönebilirsin Chas."  "Biliyorum Siri. Daha fazla yük olmak istemiyorum onlara. Siz Black Malikanesine taşınmıyor musunuz? Ben Grimmauld Meydanında kalabilirmiyim Siri lütfeeennnn! Hem şömine açık. İstediğin zaman gelirsin. Arada Kreacher'da uğrar. Dobby de geliyor zaten. Noluurrr?!"   "Düşünmem gerek canım. Sen daha yumurta kıramıyorsun."   "Bir kere güzel yemek yaparım tamam mı? Ayrıca dışarıdan çağırabilirim. Muggle lar arasında yaşıyoruz."  "İyi peki"  "YES BE! ÇAK NOR" çaktı.

"Söylemiştim. İrlanda kazandı."  Yüzünü ekşitti "Bulgarlar daha iyiydi."  "Hayır sadece Krum iyiydi Siri. Bir Qudditch Takımında sadece arayıcı yok."  "Her zaman haklı olmak zorunda mısın?"  Duyduğum sesle arkamı döndüm "ATHY?!"  "Ta kendisi." Boynuna atladım. "İnanamıyorum Athy burdasın. Bak seni kimlerle tanışıracağım. Sirius Black ve Nora Alya Black. Siri ve Nora bu da Anthony Jones. Yetimhane'de tanıştık. Sonra gitti. 11 yaşındayken. Athy hiç gelmedin..."  "Biliyorum Güzelim ama telafi edebilirim?"  "Güzel birşey olsa iyi olur."   "Tamam bak şimdi birazdan konser olacak bizim okul - yani durmstrang - hazırladı ve ben Can't Hold Us'ı ekledim. Biliyorum Rap seviyorsun. Söylemek ister miydin?"   "Bilemiyorum Athy, bir sürü insan var."  "Hadi ama Nis. Biliyorum yapacaksın."  "Ah burada, artık Nisa değilim. Karşında Chasity Lily Potter duruyor."  "nE?!"  "Evet evet biliyorum.-fısıldadım- Dumbledore getirdi seni değil mi? Beni de öyle işte. Ama buraya aitmişim bla bla bla."  "O kim?" Harry'yi gösterdi. "Harry Potter."  "İkizin mi?"  "Gitmeye ne dersin hadi gel."  "Neler oluyor İty?"  "İty mi? Sevdim."   "Konuyu değiştirme."  "Tamam gel sessiz bir yer bulalım. Nora? Geliyor musun?"  "Ah evet elbette."  "Nora Athy Athy Nora"  "Memnun oldum"  "Bende"  Ay çok tatlılar. Şippppppp. "En başından başlıyorum....." Nora'nın gelmesinden başlayarak şu ana kadar herşeyi anlattım. Yoruldum he. "O Potter'ın suratına patlatacağım."  "Ben yaptım zaten. 2 kez."  "2 mi?"   "Sen gidince üzüldü. Saçmaladım benle bir daha konuşmayacak iğrenç bir kardeşim fln dedi. Bende bir tane yapıştırıp 'Yeni mi anladın' dedim."  Athy ile alkışlamaya başladık elini havaya kaldırıp "Kafi kafi, biliyorum. Mükemmelim."  Biraz daha sohbet derken Athy beni sahneye sürükledi. "Evet gençler ve kendini genç hissedenler. Karşınızda Chasity Lily Potter!"

Alright, okay
Alright, okay
Alright, okay

[Verse 1: Macklemore]
Return of the Mac
Get 'em, what it is, what it does, what it is, what it isn't
Looking for a better way to get up outta bed
Instead of getting on the Internet
And checking on who hit me, get up
Thrift shop, pimp-strut walkin'
Little bit of humble, little bit of cautious
Somewhere between like Rocky and Cosby
Sweater game, nope nope, y'all can't copy, yeah
Bad, moonwalking, this here is our party
My posse's been on Broadway, and we did it our way
Grown music, I shed my skin and put my bones
Into everything I record to it and yet I'm on
Let that stage light go and shine on down
Got that Bob Barker suit game and Plinko in my style
Money, stay on my craft and stick around for those pounds
But I do that to pass the torch and put on for my town
Trust me on my I-N-D-E-P-E-N-D-E-N-T shit, hustlin'
Chasing dreams since I was fourteen
With the four-track, bussin'
Halfway cross that city with the back (back) pack (pack), fat (fat) cat (cat), crushin'
Labels out here, now they can't tell me nothin' (Hey, hey, hey)
We give that to the people, spread it across the country (Hey, hey, hey, oh)
Labels out here, now they can't tell me nothin' (Hey, hey, hey)
We give it to the people, spread it across the country (Hey, hey, hey, oh)

Rap yorucu olabiliyor. Alkışlarla sahneden indim. Athy devam ediyordu. Draco'yu buldum. "Selam Drakey!"  "Harikaydın!"  "Biliyorum" bir süre bakıştık sonra kahkaha atmaya başladık. Sakinleşince Draco "O kimdi?" Dedi. "Ha o mu? Athy, şey yetmhaneden arkadaşım."  "Hmm anladım. Neyin oluyor?"  "Arkadaşım?"  "Sadece o kadar mı yani?"   "Ne demeye çalışıyorsun?"   "Yok bişey"  "Draco? Sen kıskandın mı?" Kahkaha atıyordum. "Ay sen beni kıskandın mı, yerim seni, aman da aman" yanaklarını mıncırıyordum. "Durur musun! Chas! Benim bir karizmam var!"   "Küçük Drakey'in karizması mı çizilmiş"   "Nora! Nora! Kurtar beni!"   "Merhaba ben Anthony Jones, sende İty'nin anlata anlata bitiremediği Draco olmalısın"  "ÖHÖ ÖHÖ ATHY ÖHÖ ÖHÖ ÖHÖM"   "Ya öyle mi? Neler dedi hakkımda ? "  "Öhö öhö ATHY sussan mı öhö acaba öhö öhöm"  " Çok güzel sarı saçları, harika maviş gözleri- "   "ÖHÖ ÖHÖH ÖHÖM ÖHÖ ÖH"   "İyi misin İty? Neyse ne diyorduk."  "O da ne?"   "ne ne Chas?"   "Ah birşey değilmiş. Draco Cissy seni çağırıyor."   "Bence biraz bek-"   "Cissy'yi sinirlendirmek istemezsin hadi. Sen gel bakalım Athy şuraya."    "Enişte kurtar beni!" nE dEdİ bU?! "GERİZEKALI BURAYA GEL SENİ ÖLDÜRÜP PUR'A YEDİRECEĞİM. ARTIKLARINI GARKENEZLER KEMİRECEK. KEMİKLERİNİ KAYNATIP SUYUNDAN ÇORBA YAPACAĞIM. SONRA ONLARI SİRİUS'A YEDİRECEĞİM. KAÇMA! SENİ KÜÇÜK-" BAM! Ölüm yiyenler. Asam? Evet tamam. "Ayrılmayın." Bam! Koşuşturuyorduk. Birden karşıma Barty  çıktı. "Crouch! Burda olduğunu biliyordum!" Bana döndü ve cisimlendi. Birden saldırın! Diye bir ses duydum. Tam çevreli şeffaf bir kalkan yaptım. Güçlüydüm. Ama kullanmıyordum.
"Durun! Onlar benim kızlarım yapmayın!" Sirius'tu bu. Athy ve Nora el eleydiler. Bende Draco'nun elini tutuyordum. Yüzünde aptal bir sırıtma ile ellerimize baktı. "Karanlık işareti biz yapmadık."   "Kimdi peki?"   "Crouch!"   "Ben mi?!"  "Sen değil. Oğlun. Barty Crouch Jr."  "O öldü."  "Peki kim yaptı o zaman?"   "Siz!"   "BİZ Mİ ? AİLEMİ ÖLDÜRDÜ, NORANIN ANNESİNİ VE AİLESİNİ KATLETTİ VOLDEMORT'UN YANINDA NASIL OLALIM!"  Sinirleniyordum.  "14 yaşında 4 çocuğun ölüm yiyen olduğunu mu düşünüyorsun? Kollarımızı da açalım mı? Al -sol kolumu açtım- tamamsa evime gidiyorum."   "Hey! Nereye, ifade-"   "Biz ifademizi verdik. Barty Crouch Jr. Yaptı.  İyi günler bakanım."

1290 kelime

Seviliyorsunuz xoxox.

Votelayın bare.