"Yani ben o kadar triplere girmiştim, BOŞUNA MIYDI?!?" "Maalesef." "Of be. Bana Noir'ı getirir misin?" Animagus olayı arada kaynadı ama, halledeceğim.
Athy Noir ile dışarı çıktığında onu kovdum. Asam örtünün altındaydı. "Animagus olduğunu biliyorum Noir -ya da her kimsen- dönüşmek mi istersin yoksa bakanlığı mı çağırayım?" Bana baktı ve dönüşmeye başladı. Karşımda... AMAN TANRIM!!! REGULUS BLACK VAR! ANANINKİİİİ! Fan Girl çığlıkları atmaya başladım. Regulus durdu ve dedi ki "Senin korkup kaçman gerekiyordu." "Seni hayal kırıklığına uğrattıysam üzgünüm Reg. Ama ben minnacık, azıcık, çok küçücük anormal olabilirim." Bana garip garip baktı. "Neyse. Söyle bakim, sen inferuslardan nasıl kurtuldun ki?" "Sen nerden biliyorsun?" "Soruma soruyla cevap veriyorsun Reggy ve ben herşeyi bilirim. Devam et." "Onlar beni aşağıya çekerken animagus'a dönüştüm. Onlarda kaçtığımı zannedip oraya teasdüfen girmiş bir köpek olarak beni bıraktılar." "Eh, welcome to the club o zaman. Nora -kendisi sahibin yani yeğenin olur- Siri ve ben yasadışı animagusuz. Yani Sirius hariç. O artık yasalara uygun bir animagus. Herneyse. Geri Noir ol. Biri geliyor!" Kapı açıldı ve içeri Draco girdi. "Chasity lütfen beni bir dinler misin?" "Dinlememe gerek yok. Herşeyi biliyorum. O Parkinson sürtüğünü öldüreceğim ve şey... Bende seni seviyorum." Ona baktım. Yanıma gelip sıkıca sarıldı. "O zaman soruyorum. Chasity Lily Potter, benimle çıkar mısın?" "Evet!" Bana yaklaşıyordu. Bu sefer İmperius etkisinde de değildi. Yavaşça gözlerimi kapattım ve Klişe vol373628 olarak kapı açıldı. İçeriye Sirius girdi. "Ah kusura bakmayın umarım bölüyorumdur. Kızımın yatağından uzaklaş delikanlı." "Sirius, o benim sevgilim." "NE?!" Ah biliyordum. Drama kraliçeliği yapacak. "İnanamıyorum Chas! Sen beni aldatıyor musun? Ah hepiniz aynısınız! Remmy!!!" Diye bağırarak hastane kanadından çıktı. "Nerde kalmıştık-" "Üzgünüm Drakey, uyumalıyım. İyi geceler!" diyip arkamı döndüm. Draco'nun 'kaç sen kaç' diye mırıldandığını duyabiliyordum. Çıkınca Regulus dönüştü. "Bunu görmediğim için o kadar mutluyum ki. Anlatamam. Sirius, o şey hiç değişmemiş..." buruk bir gülümseme yerleşti yüzüne. "AMAN TANRIM AİLE KAVUŞMASIII" Küçük bir çocuk gibi ellerimi çırptım. "Biliyor musun seni bazen Bellatrix'e benzetiyorum." Ah hayır, o kadın olmaz. "Bunu duymamış gibi yapacağım şimdi plan şu...."
İlk göreve 2 gün vardı ve ben yumurtamı 1 kez bile açmamıştım. Biliyordum nerde olacağını. Galsamotu için Neville'e gidemezdim. Bende Snape'i buldum. "İyi günler Profesör. Sizsen birşey rica edecektim." "İyi günler Bayan Potter. Buyrun." "Şey ben galsamotu isteyecektim de Profesör. Bide galsamotu etkisini tersine çevireninden." "Neden bunu istiyorsunuz peki bayan potter?" "Görev için Profesör. 2.görev su altında olacak." Uzun uğraşlar sonucu Snape'i ikna etmiştim.
İlk görev için hazırdım. Kimi aldıklarını bıilmiyordum ama Draco ortalıkta yoktu. Umarım o değildir. Sayım başlayınca Galsamotu'nu ağzıma atıp atladım. Hızlı hızlı filmden çıkardığım yerlere doğru ilerliyordum. Bir süre sonra buldum. Tüm ipleri büyü ile çözdüm. Fleur'un kızkardeşi ve Draco'yu alıp ilerledim. Çıkmadan önce ağzıma Yansımotu (Yazar tamamen attı. Götümden uydurdum.) 'nu ağzım attım. Çıktığımızda titriyordum. Draco'nun bembeyaz teni soluklaşmış, dudakları mosmor olmuştu. Hemen yanıma yaklaşıp bir havluyu sardı bana. "Merlin! Chasity buz gibisin, neden ısınmıyorsun?" "Ş-şey b-ben p-pe-pek so-soğ-soğuk s-su in-insanı de-değil-değilim." İlk çıkan ben olmuştum. Bay Bagman duyuru yaptı. "Bayan Potter ilk çıkmıştır. 8 dakika 39 saniye 52 sanise içerisinde. Kendisinin puanlaması biraz ısındıktan sonra yapılacaktır." Gittikçe daha kötü olacaktım. Biliyordum. "Ş-şimdi y-ya-yapın." "Emin misiniz Bayan Potter titriyorsunuz." Titrediğim için konuşamıyordum. Kafamı salladım. "Tamam. Madame Maxime, buyrun başlayın." Madame Maxime 50 üstünden 50 verdi. Dumbledore ve Bay Bagman'da. Ama Igor beyfendi 45 verdi. Titrememeliymişim. "O b-ben-benim bü-bünyem-bünyemle al-alakalı. Ya-yarışma il-ile b-bir il-ilgisi y-yok." 47 yaptı. Hadi ama! Ofladım. Tüm yarışmacılar gelmiş, ısınmışlardı. Ben hala titriyordum. Draco yanıma sokulmuş beni ısıtmaya çalışıyordu. Hermione yanındaki bir büyü kitabından beni ısıtacak bir tılsım arıyordu. Harry Dumbledore'la konuşmaya gitmiş, Sirius bize dik dik bakıyordu. Nora ve Athy havlularımızı değiştirip Poppy'ye yardım ediyorlardı. Remus'ta Hermione ile kitap karıştırıyordu. Yanımıza Dumbledore yaklaştı. "Bayan Potter iyi misiniz?" Kafamı 'hayır' anlamında salladım. "Anlıyorum. 'Fermita' büyüsünü deneyin, eğer işe yaramaz ise... herneyse bunu o zaman düşünürüz." Asasını çıkardı. "Fermita." Isınmıyordum. "O-olma-olmadı Pro-profesör." "Profesör Snape! Bize bir Öldüren-soğuk iksirinin panzehiri gerekiyor. Önümüzdeki 2 saat içerisinde." Snape bana bir göz atıp hızlıca uzaklaştı. Remus şokla Dumbledore'a baktı. "Kim? Neden?" "K-ka-kadehe a-adımı a-atan a-adam."
Bir kaç saat içinde daha kötüydüm. Kontrolsüzce titriyor, konuşamıyordum. Bir kaç battaniye tarafından sarılmış olarak duruyordum. Nora elimi tutmuş sessizce gözyaşı döküyor, Athy onu teselli ediyor, Sirius arada kafasını duvarlara vuruyordu. Remus Snape'e yardıma gitmişti, Harry kafasını elleri arasına almış birşeyler sayıklıyordu. Draco bana sıkıca sarılmış, saçıma öpücükler kondurup "Geçecek, bunu da atlatacağız." diyordu. Gözlerimin kapandığını hissediyordum. Ah ölüm, sıcacık kollarınla karşıla beni. "Hayır! Hayır Chas bana bak! Chas! Uyumak yok CHAS!" Draco'nun sesini duyanlar başıma toplanıyordu. Nora daha şiddetli ağlamaya başlamıştı. Harry ve Athy de ağlıyordu artık. Sirius'un gözünden bir kaç damla yaş düştü. "D-draco... S-seni s-ev-sevi-seviyorum..." kendimi ölümün sıcak kollarına bıraktım.
Yazar's Pov :
Snape bitirmişti. Hemen iksiri alıp ilerlemeye başladı. Tahminlerine göre kızın çok vakti yoktu. Yolda Hermione ile karşılaştı. Kız hıçkırarak ağlıyordu. "Chasity, o uyumak üzere Profesör daha hızlı olmalıyız." Snape ve Hermione hızlıca hastahane kanadına girdiler. Draco kafasını sevdiği kızın göğsüne koymuş ağlıyordu. Harry etrafı dağıtıyor, birşeyleri kırıyordu. Sirius Harry'yi sakinleştirmeye çalışıyor, Anthony ve Nora birbirlerine sarılmış ağlıyorlardı. Bu gün biri ölmüştü, bir umut, kayıpsız bir savaş şansı, Voldemort'un karşısında korkusuzca dikilecek kocaman bir kalp durmuştu. Bu gün Chasity Lily Potter ölmüştü...
Herkes şok. Bende böyle bi final yapmayı beklemiyordum ama. Oldu işte. Yarım bıraktığım şeyler var ama özel bölüm olarak tamamlayacağım.
The End.
The End ?
Tm tm şaka bitti. Snape'in girişinden devam.
Snape kızı gördü. Ölmek üzereydi. Hızlıca yanına ilerledi ve iksirden bir kaç damla damlattı ağzına. Kızın yüzüne renk geldi, mosmor olmuş dudakları eski pembe rengini aldı. Kız boğulırmuşçasına derin bir nefes alıp öksürmeye başladı. "Benden bu kadar kolay kurtulamazsınız..."
946 Kelime
Az oldu çünkü yeteri kadar yüreğinize indi diye düşünüyorum. Bu arada Regulus'a birini bulmalıyız.
Bırakıyorum şuraya:1- Bellatrix Black/Lestrange (Çok fanfic okuyan bir adet ben)
2- Okula gelen bir öğretmen.
3- Tamamen alakasız yeni biri.
Seviliyorsunuz xoxox.
Votelayın bare. Byeee
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkizim | Chasity Lily Potter
FanfictionYa yetimhanenin birindeki Deli Potterhead kız kendini Hogwarts'ta, ikizi Harry Potter' ın zamanına giderken bulursa ne olur? Eh, bir gözat derim.