Elveda...

971 76 13
                                    

"Ne?" Fransa mı? Ne diyor bu çocuk? "Halam Elminda Malfoy hasta. Yanına, Fransa'ya gitmemiz gerekiyor. Tek ailesi biziz. Bir de Rosetta var ama o gidemez." Anlamıyordum. "Anlamıyorum. Gi-gidiyor musun?" Kahretsin ki sesimin titremesini engelleyemedim. Sertçe yutkundu, acı çekiyor gibiydi. "Mecburum."  "Peki ya okul? Hogwarts?"   "İlvermorny'den devam edeceğim." Kolları arasından kurtulup yatağa oturdum. "Tamam."    "Güzelim yapma böyle." Ayağa kalktım. "Yapmayayım mı?? YAPMAYAYIM. NE YAPAYIM O ZAMAN? GİTME Mİ DİYEYİM? GİTME DESEM KALACAKMIŞSIN GİBİ! VERMİŞSİN BİR KARAR SADECE BANA SÖYLÜYORSUN! NEDEN HA NEDEN?! KAHRETSİN Kİ NEDEN MUTLU OLAMIYORUM BEN?!" Bağrışmalarımızı duyan herkes kapının önünde toplanmış bizi izliyordu. "Ne yapmamı istiyorsun? Gitme mi diyeyim. Diyemem. Bencillik yapamıyorum ki ben. Hayatım boyunca bencil biri olamadım ki. Yapamam. Gitmek zorundasın ve ben bunu durdurmaya çalışmayacağım. İstersen eşyalarını toplamak için eve git. Kreacher sana yardımcı olur. Bende ayrılmak istersen de bunu 2 hafta sonra bir mektupla değil, şuan gözlerimin içine bakarak yap. Çünkü seni durdurmayacağım." Sözlerimi bitirip dolu gözlerimle odadan çıktım. Kendimi en üst kattaki terasa atıp derin derin nefesler aldım.

Pur! Sen o kadar yaşlısın ve bir sürü bekçin oldu değil mi?

Evet.

Yardım et bana Pur. Acı çekiyorum. Canım yanıyor.

Ah Chasity. Biliyor musun ben de bir insandım gardiyan olmadan önce. Birine aşıktım. Çok sevmiştik bir birimizi ve evlenecektik. Muggle'lar bir büyücü olduğu için gözlerimin önünde onu diri diri yaktılar. O kadar sinirlendim ki gardiyan olduğumu gösterecek bir şey yaptım.

Ne?

Onu söyleyemem. İzin yok.

Anlıyorum... Peki ben ne yapacağım şimdi? Gidecek, çok uzaklara. Ne olacak? Ben onu bir kaç gün görmezken yıllarca görüşemeye de biliriz.

Gözümden düşen damlaları görünce bileğime sarıldı.

Seviyorsun değil mi onu?

Hemde çok. Canımdan bile fazla. Ve bu, sonumuzu getirecek...

"Chas?" Harry mi o?   "Jamie? Ne zamandan beri ordasın?"    "En başından beri. Bak Chas, ne kadar anlaşamasak da o seni seviyor. Ne yaptıysa çözebilirsiniz."    "Gidiyor."  Afalladı. "Ne?"    "Gidiyor işte. Fransa'ya. Halası hasta, ailesi ile birlikte yanında olmaları gerekiyor. 7. Sınıfı orda bitirip bir hayata başlayacak ve ben yüzünü bile göremeyeceğim. Yapamam Jamie. Unutamam onu. İstesem de olmaz ki. Benim kalbim onda. Alıp götürecek ruhumu Fransa'ya." Sarıldı bana sıkıca. "Ah be güzelim. Aşık oldun ha? Kim derdi Chasity Lily Potter aşık olacak ve aşkı için ağlayacak." Gülümsedim ve göz yaşlarımı sildim. "Kendi odasında kalsın. Görmeyeyim onu, bağlanmayayım daha fazla. Olur mu?"    "Eğer gerçekten istiyorsan olur. Emin misin?" Kafamı salladım. "Tamam. Ben konuşurum."

2 gündür odamdan çıkmıyordum. Yemeklerimi Kreacher bırakıp gidiyordu. Büyü yapabilen tek kişi olarak kapıyı büyülediğim için kıramazlardı. "Chasity?" Sirius? "Aç kapıyı hadi." Yapamam. "Bak ne olduğunu anlatmazsan bilemem. 5gün sonra Hogwarts'a dönüyorsunuz."   "Hayır."   "Ne? Hayır derken?"   "Dönmüyoruz. Gel içeri." İçeri geldiğinde bana sıkıca sarıldı. "Otur Sirius." Yanıma oturdu. "Gidiyor. Fransa'ya. Cissy anlattı sana değil mi? Gidecek Sirius. Kalbimi alıp gidecek. 7. Sınıfı zaten orda bitirecek. 1 hafta sonra ayrılacağız ve yeni bir hayata başlayacak. Belki bir daha göremeyeceğim onu. Unutacak beni. Ama ben unutamayacağım işte, olmayacak ki. Gitme diyemem. Kal diyemem. Bencillik yapamam Sirius. Halan mı ben mi diyemem. Beni seçerse ailesinden vazgeçmeli. Ailesizlik nedir biliyorum. Bunu ona yapamam. Gidene kadar bakmayacağım suratına. O bana, ben ona daha fazla bağlanmayayım. Gidecek ve ben bu odadan çıkmayacağım. Ona benim için 'Elveda' der misin? Bitmeyecek bir ayrılık bu. Zaten mutlu olacağım gibi saçma hayallere kapılmıştım." Gözyaşlarımı sildim. "Çıkarken kapıyı kapatır mısın?" Saçlarımı okşadı. "Anlayamam belki seni, ama yardım edeceğim tamam mı?"  "Şimdi diyeceksin ki biz büyücüyüz, cisimleniriz. Olmaz Sirius, Voldemort'la uğraşırken başka problemler çıkaramam kendime. Bu mektubu ona ver."

Draco's Pov :

Sirius'un Chasity'nin odasından çıkmasını bekliyorduk. Bana bir mektup uzattı.

Sevgili Draco,

Ben yapamam. Ne devam edebilirim böyle yaşamaya, ne de sensizliğe. Noel sonu gideceğini biliyorum. Görmeyeceksin beni. Bağlanmayacağız birbirimize daha fazla. Gitme kal diyemem. Biliyorsun zaten. Ama şunu bil ki; ne olursa olsun, ne yaşarsak yaşayalım, arada milyonlarca kilometreler de olsa, seni seviyorum.

Elveda.

Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken mektubu Nora'ya uzattım. "Bu kadar mı?" Sirius gözlerimin içine baktı. "Bir şey daha var. Sana şey dememi istedi. Elveda." Kalbimdeki sızıyı bir tek o geçirebilirdi. O da yoktu ki artık. "Odasından çıkmayacak mı? Çıkmasın. Ama o güzel yüzünü son kez göreyim Sirius, bir şey yap. Ne olur bir şey yap. İnatçı, dediğim dedik ama göreyim onu ha? Son bir kez. Lütfen." Sirius'un gözlerinden bir kaç damla yaş düştü. "Keşke evlat, keşke." Nora hıçkırıyordu. Odama çıktım. Anlıyordum onu. Ama olmazdı be.

Chasity's Pov:

Gidiyordu bu gün. Ağlamadım. Sirius ile konuştuktan sonra bir kez bile ağlamadım. Ama tutamadım gözyaşlarımı bugün. "Olamadık be. Olamadık."

İşte gidiyor. "İty, güzelim. Gidiyor. Son kez görmeyecek misin onu?" Yapamam Athy, yapamam. Bakarsam git derim, kal derim. Yapamam.  "Sen bilirsin. Yıllar sonra görüşürsünüz belki. Bakarsın tekar yüzüne." Bakarım o mavi-gri gözlere, bakarım o güzel sarı saçlara. Bakarım. Adım seslerini duyduğumda anladım. Gidiyordu. Hayır banane yapmayacağım. Hızlıca kapıyı açıp aşağıya koştum. "DUR!" Herkes burdaydı. Zümrüdü Anka Yoldaşlığı, Regulus, Nagini ve bakanlıktan bir kaç kişi. Cissy ve Lucius bavulları taşıyordu. İşte orda o mavi gözler. Kalmamış griliği. Kırmızılaşmış gözleri ile mavi olmuş. "Yapamam. Gitmene göz yumam. Bir kez bencil olayım. Bir kerecik. Gitme Draco? Kal? Yapma." Bavulları yere bırakıp kollarını açtı. Koşup atladım boynuna. Gözlerimi kapatıp kokusunu içime çektim. Dudaklarımızı birleştirdiğinde özlemle öpüyordu, veda edermişçesine. "Gitmem gerek." Gözyaşlarımı silip gülümsedim. "Biliyorum. Bitirelim, sana bunu yapamam. Savaş var ve ben öleceğim. Sen benim arkamda kalmayacaksın. Elveda Drakey, elveda." Elini bırakıp cisimlendim. Artık burdayız Chasity. Kimse arkamızda kalmayacak. Tek başımıza birer birer avlayacağız hortkulukları ve savaşa izin vermeyeceğiz. Sadece ben varım artık. Hortkulukların yazdığı bir mektup bıraktım. Ölürsem alacaklar ve devam edecekler. Her hikaye mutlu bitmiyor. Benimki de bitmeyecek.

Hortkuluk avını bir bölüme sığdırmayı düşünüyorum. Belki hikaye'ye Next Gen olarak devam ederim. Ne dersiniz?

Voteeee. By

İkizim | Chasity Lily PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin