Yan karakterleri size pek tanıtamadığımı fark ettiğim için biraz yan karakterlerin ağzından yazıp size onları anlatmak istedim. Ama merak etmeyin diğer bölüm Yiğit&Anonim'li bir bölüm olacak :)
Oğuz'dan;
Karşımda duran kıza gülümseyerek bakarken o da bana gülümsedi. Aslında sinemadan sonra onunla görüşebileceğimizi düşünmesemde bir anda önüme düşen hesabı ona yazmama isteğimi ezip geçmişti.
Güzel kızdı Eda. Sarı saçları, yeşil gözleri, uzun boyu ve mükemmel vücuduyla mankenlere taş çıkarırdı.
Ona yazdığımda ilk başta terslese de sonra tabiki benim müthişmel cazibeme dayanamamıştı.
Aramızda kalsın ama grubun en yakışıklısı bendim.
Mavi gözlerim, kumral saçlarımla her zaman diğerlerinden bir adım öndeydim.
Kızın benim ağlarıma düşmesi zor olmamıştı yani.
Mavi gözler her zaman birincidir.
(Y/N aşırı katılıyorum. Mavi göz her zaman 1-0 öndedir. Keşke bende mavi gözlü olsaydım hüüü :'()Elimi saçlarımın arasından geçirdiğimde imalı bir gülümseme oluştu dudaklarında. Benim gözlerimde ise çapkın bir ifade vardı.
O arada bir garson siparişlerimizi almaya geldi. Göz kırparak bakışlarımı ondan çektim ve garsona çevirdim.
"Sen..."
Garson da bana bakışlarını çevirirken eş zamanlı olarak kaşları çatıldı. Benim yüzümde ki şok ifadesi, onun yüzündeki hafif şaşkın, kızgın arası ifadeyle, alaylı bir ifadeye dönüştü. (Bu nasıl bir cümle qdobwxobwdoqjks)
Bu o polisten kaçarken girdiğim iç çamaşır mağazasında ki bana '50 beden size daha iyi olur,' diyen görevli kızdı. Burada mı çalışmaya başlamıştı? İşten mi atılmıştı acaba? Gerçi işten atıldıysa bile atılmasına pek şaşırmazdım. O atarlı tavırlarıyla yaşıyor olması bile bir şanstı.
"Sen mağazaya dalan öküzsün."
Kurduğu cümleyle göz devirdim. Öküz mü? Davar deseydin, az oldu o. Benim gibi kibar bir insana denecek şey mi, öküz?
"Öküz möküz ayıp oluyor ama!"
İsyan eden sesimle göz devirdi. O arada olayı anlayamamış olan Eda, bana ve kıza tuhaf bakışlar atıyordu.
"Sevgilim bu kız kim?"
Elimi tutan Eda ile ister istemez güldüm.
Ah şu kızların koruma iç güdüleri...
Radarlarına giren bir kızla beraber korumacı cümleler kuruyor ve onların olduğunu belirten işaretler gönderiyorlardı.
Bu kızlar az sinsi değildi valla.
Bakışlarımı garson kıza çevirdiğimde yüzünü buruşturmuş ellerimize bakıyordu.
Yaka kartını okumak aklıma geldiğinde adının Melisa olduğunu anlamıştım.
Güzel isim.
"Önemli biri değil hayatım. Neyse en iyisi biz siparişlerimizi verelim."
Başını tamam anlamında salladı. Ardından menüye göz gezdirip kıza döndü.
"Ben bir Latte alayım canım."
Canım derken ki iğneleyici sesi benim bile etkilemişti. Aşırı itici olmuştu ama bu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Selenophile • Yarı Texting
Short StoryBoslukbirak: şimdi sil gözyaşlawni Boslukbirak: ben senin yerine de ağlarım Boslukbirak: sevmeyişlerine, acı çekişlerine, başka bir kıza aşık oluşuna ağlarım Boslukbirak: sil gözyaşlarını güzel adam Boslukbirak: gece senin gozyaslwrinla ıslanmasın ...