Durduğum yerde kaldım, Hiç bir duygu hissetmedim. Sonra anladım ki ağlama duygusu bedenimi ele geçirmiş.
Hayır okulda ağlamak yok.
Evde ağlarsın.Biliyordum eğer ağlasaydım susmayacaktım. İçim o kadar yanıyor ki... Ben seni bu kadar severken sen nasıl yapabilirsin bunu.
'O kulaklarını aç ve beni iyi dinle! Bir daha bahara eski dersen o dilini keserim!' Bahar, senin için bu kadar önemliyken beni hiç mi düşünmedin?
Beni onun kadar da sevmedin mi?O sözleri duymak istemiyordum. Duymamak için ne yapacaktım.
Kulaklarımı kapatıyorum yine duyuyorum.'Aynı acıyı sana yaşatıcam. Sen merhametli davranmıştın ama ben acımasız olucam! Senin sevdiğin kızın duygularıyla oynuyacam. Gözünün önünde onunla sevişeceğim. Sen bir kere birlikte oldun bıraktın. Bahar bana geldi. Ama senin sevdiğin kız sana gelmiyecek! Onunla oynuyacağım sen acı çekeceksin. Onun duygularıyla oynadığımı bileceksin ama hiçbir şey yapamıyacaksın.'
Neden benden bu kadar nefret ettin? Duygularımla oynayınca ne oldu? elline ne geçti? Ceyhun için mi bana yakınlaştın. Onu gördüğünde kolunu omzuma atman bunun için miydi?
Ağlamak yok Nerrisa! Sakın diyorum bak.
Kırılmamı hangi kelimeyle ifade edecektim?
Benim üzerime iddiaya girmiş. Ben sevmekten başka ne yaptım. Senin için onca şeyden vazgeçerken sen benim duygularımla oynadın! Saçlarım gitti, senin için dayandım.
Gezegenim, gel dedi. Gitmedim hayatını kurtarmak isterken sen bana ihanet etmişsin.
Ben senin için kendimi unutum.
Ya kardeşim için her şey yapan ben senin için ondan da vazgeçtim. Ama değmiyormuş... Sen sevgimi haketmemişsin. Bir hıçkırık koptu.
Kaç ders kalmıştı iki mi?
Sen güçlüsün, her şeyi atlatın. Bunu mu atlatamıycaksın.Gidip biraz ellimi yüzümü yıkadım.
Lanet musluk! niye açılmıyorsun?
İçimde fırtınalar kopuyordu. Kendime hakim olmasaydım. Burayı ateşe verecektim.
Hayatımda hiç bu kadar ağlamak istememiştim.Titreyen ellerime bir çözüm bulamıyordum. Gözlerimi zaten hiç demiyorum. Ağlamamak için direndiler ama daha fazla dayanamadılar.
Sildikçe yenisi geliyordu. Ders başlamıştı. Buraya nasıl geldim ona şaşırıyordum. Müdüre hanımın odasına gittim. Bana endişeli bir şekilde baktı. Kendimi toparladıktan sonra konuştum.
"Ho...hocam ççok kötüyüm. Eve gidebilir miyim?"
Öncelikle yanıma geldi.
"Canım iyi misin revire gittin mi?"Son defa müdüre hanıma baktım.
"Eve gitsem daha iyi olur" hocam nolur bırakın gideyim. Çünkü dayanamayıp ağlayacaktım."Tamam, dur nöbetçi eşyalarını getirsin" yavaş adımlarla okulun çıkışına geldim. Son kez okula baktım.
Bir daha göremeyeceğim okul.
Hızlı adımlarla gidiyordum. Sonra biri kolumdan tutu, Bu canımı acıtan kişiydi. Benim için endişelenmesi de komikti.
"Hey nerrisa! Ne oldu? Bu halin ne"Birde utanmadan soruyordu.
Beni bu hale sen getirdin. Sakin olmalıydım yoksa yamanı yakacaktım."Niye merak ediyorsun ki... oyun bitti! İntikamını aldığına göre peşimi bırakabilirsin." dedim.
Bana şaşkınca baktı, kollumu ondan hızlı bir şekilde çektim ve yolluma devam ettim.
Yok olmayı çok isterdim.
Ama varım işte yok olamıyorum.
Evime geldiğimde hüngür hüngür ağlamaya başladım. Etrafta ne varsa ellime geçirip kırdım."Ben aptalım! Sana nasıl inandım.
Ben sana güvenmiştim. Senin için herkesten vazgeçtim. Beni kullanmana gerek kalmadı ki... ben aptal gibi kendimi sana sondum" Bağırıp yere çömeldim. Bağırdıkça bağırıyordum. Ağlamaktan yoruldum, hayal kırıklığı yaşamaktan bıktım. Hiç konuşmadım, yere bomboş çömeldim.Yemek yemedim, donuk bir şekilde yere bakıyordum. Kendimden korkmaya başladım.
"Nerrisa lütfen, aç kapıyı. Bak konuşmalıyız." Kapıyı açmak için ayağa kalkacak gücüm yoktu.
Yamanın sesini duymak istemiyordum."Bilmediğin şeyler var! Bak korkuyorum lütfen kapıyı aç" bu kendini ne sanıyordu. Kendimi öldüreceğimi falan mı zannediyordu. Hışımla kapıyı açtım.
"Defol git! Senin yüzünü görmek istemiyorum. Merak etme senin için kendimi öldürecek değilim!"
Kapıyı kapatacağım sırada ayağını araya koydu.
"Nerrisa beni dinle" gözlerindeki pişmanlık fayda etmiyecek.Hayır yaman bu sefer seni dinlemiyecektim.
"Senin neyini dinleyecem. Nasıl kandırdığını mı anlatacaksın ya da beni nasıl salak yerine koyduğunu mu?" Ellimi kaldırıp sert bir tokat atım.
"Defol git! Anladın mı? sen isteyeceğim son insan bile olamazsın. En çokta sana harcadığım zamana yazık oldu... sen benim sevgimi haketmiyorsun!" Deyip
Kapıyı sert bir şekilde suratına kapatım.
Seni affetmeyeceğimi bildiğim için senden vazgeçiyorum.
Evinle vedalaşacaktım, ondan sonra gezegenime gidecektim.
Dokunuşu, bakışı her şeyi yalanmış.
Ben böyle olacağını görüyordum. Ama inanmadım.
İnanmak istemedim!Geleceğimin bu kadar kötü gideceğini biliyordum.
"Nerrisa! benim evin" kapı saatlerce çalıyormuş. Benim daha yeni haberim oldu. Gidip kapıyı açtım. Yaman gitmişti. Hemen evine sarıldım.
"Evin her şey yalanmış... Ben, ben onu çok severken o..." devamını getiremeden hüngür hüngür ağladım.
"Tamam canım, sakin ol. Yaman beni aradı çok kötü olduğunu söyledi."
"Evin ben nerede hata yaptım." Mür bana korkmuş bir şekilde bakıyordu.
"Evin sen git dinlen, hastasın zaten, beni boşver"dedim. Sesimin bu kadar ruhsuz kalması normal değildi.
"Saçmalama, ben seni bu halde bırakamam." Hıçkırıklar içinde ağlamaya başladım. Bir süre sonra durdum. Kalbim çok kırıktı... Ben galiba yamandan büyük bir şey istemişim. En başından beri biz birbirimize göre değildik. Niye bunu anlamakta bu kadar güçlük çektim ki. Bazen sevmek ağırdı. Bunun uğruna vazgeçebiliyorsun.
Okul kıyafetlerimle beraber yerde kapının önünde oturuyordum. Yıkılmış bir şekilde.
Evin bana sarılıyordu.
"Evin ben yarın gidiyorum. Burada daha fazla kalamam. Gururuma yenik düşüp, yamanı affedersem olmaz.
Ailesiyle arası iyi olsun. Annesi iyileşti bunun için uğraştım ve başardım."Ağladıktan sonra gülümsemek güzeldi.
"Ama ben... gitme nerrisa, Allah O yamanı kahretsin! Onu geberteceğim..."
Günahların bedeli ağırdır. Bende işlediğim günahın bedelini ödüyordum.
Bugün gidecektim...
Evine sarıldım."Hoşçakal evin"dedim.
O da benimle vedalaştı. Her şeyimi buraya bırakıp gidecektim.
O da ağlamaya başladı.
Evin bu son günümde yanımda kalmak istedi ama onu kibarca red ettim.Geleceğimde ne gördüysem aynısını yaşıyordum. Öfkeli bir şekilde kolyemi yere fırlatım.
Dünya çok güzel bir yerdi, ama insanlar bunu kirletiyordu.
"Eve gidiyoruz" mür hiç konuşmuyordu. Parlayan duvarın içine girdik. Artık her şey bitmişti.
GELİCEK 2 BÖLÜM YAMANIN AĞZINDAN SONRA SON BÖLÜM NERRİSACIĞIMIN...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP İZ
RandomBU KİTAP: ZİHNİNİ YORUCAK! Dünyamızdan, çok farklı bir gezegende yaşıyan bir genç kız düşünün. Kendisi tam bir ENKAZ! hataların ve günahların bedelini ödedi. Kız kardeşi için yapmadığı bir suçu üzerine aldı ve en acımasız şekilde cezalandırıldı. A...