"Caner!"
Genç adam odasından hışımla çıktı. Damarlarında kan yerine sinir akıyordu resmen.
"Ne var?!"
Kardeşinin ters cevabına daha da sinirlenirken burnundan derin bir nefes aldı. Uzun koridorun sonunda ki mavi kapılı odaya girdiğinde bilgisayar başında oyun oynayan kendisinden 3 yaş küçük çocuğun kafasına vurdu.
"Düzgün cevap ver lan abine."
Caner bıkkınlıkla kulağındaki büyük kulaklığı çıkartırken "Ya abi yine ne oldu?" dedi.
"Odama mı girdin sen benim?"
Caner yakalanmanın verdiği telaşla gözlerini kaçırsa da abisinden bu hareket kaçmamış sarı kafasına bir şaplak daha yemişti.
"Ya abi vurup durmasana. İki tane beyin hücrem var onu da sen aldın."
Abisi mavi gözlerini kısarak kardeşine baktı. O kadar kısmıştı ki gözlerini neredeyse uzun kirpikleri yanaklarına değecekti.
"Ulan Caner, ben sana demedim mi odama girilmeyecek diye?!"
"Şarj aletimi babam götürmüş abi, ne yapayım ben de seninkini aldım."
"İyi bok yedin! Seslensen bana verirdim zaten."
Kardeşinin ince dudaklarına sinsi bir gülümseme yerleşince sinirlerinin daha da bozulacağını anlasa da cevabını bekledi.
"Ama o zaman eğlencesi kalmıyor ki."
Caner, yüzündeki gülümsemeyi bozmadan ama götü tutuşa tutuşa hızla sandalyeden kalkmış salona koşmaya başlamıştı bile.
"Sikerim senin eğlenceni ha yavşak!"
Genç adam, sarı kardeşinin arkasından merdivenlerden indi. Önünde sonunda yakalayacaktı zaten, koşmasına gerek yoktu.
"Can Eren! Sana kaç defa bu evde küfür edilmeyecek dedim ben?!"
Mutfaktan gelen tiz bağırma sesiyle mavi gözlü çocuk sıkıntıyla kafasına vururken son basamaktan da inmişti. Annesinin evde olduğunu unutup küfür etmek büyük aptallıktı.
Mutfağa girdiğinde kardeşini annesinin arkasında saklanırken gördü. Sarı kafaya sinirli bir bakış attı ve tedirgince annesine döndü.
"Ya sultanım senin bu sarı oğlun yüzünden hepsi. Odama girmiş yine. Bilmiyor sanki odam kırmızı çizgim."
Sezin hanımın sinirli, oğlunun ki gibi mavi gözlerinin hedefi küçük oğlu olurken Caner korkuyla yutkunmuş, Can ise yılanları aratmayacak sinsi bir gülümsemeyle olacak vahşeti izlemeye koyulmuştu.
"Ben bıktım artık sizden. Biriniz 23 biriniz 20 yaşındanız ama 3 yaşındaki çocuklardan farkınız yok. Caner, abinin odasına bir daha girdiğini duymayacağım. Ben temizlik için bile girmiyorum o odaya. Şimdi gidiyorsun ve odanı a'dan z'ye temizliyorsun. Süpürgesi ve viledası dahil."
Caner korkuyla "Ama anne-" diye itiraz edecek olsa da Sezin Hanım "İtiraz istemiyorum küçük bey doğru odana." diyerek başarıyla itirazı bertaraf etmişti.
Caner sıkıntıyla oflasa da annesinin arkasından çıkmış ve abisine omuz atmayı ihmal etmeden odasına doğru ilerlemişti.
Can yediği omuz darbesiyle kardeşinin arkasından gidecek olsa da annesinin sesiyle tekrar annesine döndü.
"Tch tch büyük bey, seninle işim bitmedi."
"Anne, ders çalışmam lazım. Biliyorsun vizelerim var bir kaç hafta sonra."