psikopat Aşık (BxB)

45.Bölüm

Bir yandan televizyona bakarken diğer yandan elimde ki kolayı yudumluyordum. Hayır yani bir insan ancak bu kadar boktan bir konuya sahip film açabilirdi yani bende Ulaşdan ne bekliyorsam adı üstünde zevksizin tekiydi. Çeneme sahip çıkamayıp Ulaşa sataşmaya başladım.

"Ulaş abicim bu ne?"

"Kör müsün lan film işte"

"Yuh anasını satayım ben anlamamıştım beni bu derece aydınlattığın için teşekkür ederim"

"Rüzgar demin nasıl boş yaptın anlatamam sana"

"Kes lan boş etme poşet"

"Derdin ne lan filmi mi sevmedin"

"Evet"

"Niye?"

"Eğlenceli değil"

"Kardeşim salak mısın? Lan filmin bitmesine şurda daikikalar kalmış. Film bitmiş sen neyin beğenmemezliğini yapıyorsun"

Ben boş boş ekrana bakarken nasıl filmin bittiğini anlamaya çalışıyordum. Lan bu film yeni başlamamışmıydı. Ha siktir yoksa ben iki saat boyunca lanet en yağuşukşu buzlar prensini mi düşünmüştüm. Hayır hayır hayır bir dakika bu olamaz ben ben nasıl olurda mallığımı bu kadar ele verirdim. Ulaşa baktığımda o da beni sanki gülmemek için kendini zor tutan sıçanlara benziyordu. Gülme bak keserim işareti yapıp elimdeki bardağı masanın üzerine bıraktım. Ben kendi mallığıma yanarken ulaşta sıçarak gülmeye başlamıştı.

"Hayırdır bilader neye gülüyorsun"

"Sana"

"Açıkta bir şey gördün de haberim mi yok"

"Salak mısın kardeşim"

"yooo"

"İyi bak bunu duyduğuma sevindim"

Yanımıza Araslar gelince ikimizde konuşmayı keserek onlara döndük. Ne olduysa sanki suratları düşümüş gibi bir hal vardı. Sorumu hazırlayıp merakımı gidermek üzereyken Arasın yanıma atlayıp bana sarılmasıyla bütün düşüncelerim sanki uçmuştu. Aras gözlerini kapatarak omzuma yatmış Yekta da sevdiceği Ulaşın yanında yerini akmıştı eee haliyle burda tek sapta Enes kalıyordu. Bu durumu acaba Enese sorsam nasıl bir tepki verirdi bilmiyordum ama soracaktım.

"Enes eğer yanlış anlamazsan sana bir soru sorabilir miyim?"

Seslenmemin ardından bana dönerek"Elbette sorabilirsin buyur"diyerek bana bakmaya devam etti. Bende yanlış anlaşılmasın diye nasıl bir cümle kuracağımı düşünüyordum ve çok geçmeden soruyu yapıştırdım.

"Sevgilin var mı?"

Bu sorumla beraber bana bakmayan millet bakmış. Aras ise kafasını omzumdan kaldırarak kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu. Sorduğum sorunun bu denli sıkıntılı olacağını düşünmemiştim. Sanki oğlanın kaç yaşında sünnet olduğunu sormuştum. Bu nasıl bir tavırdır ya Ulaş bana kaş göz yaparak niye sordun lan düdük bakışı atarken bende ona aynı şekilde lan alt tarafı soru sordum bakışı atmıştım. O da elini alnına çarpıp yanımda ki Arası gösterdi. Göz ucumla baktığımda hala bana aynı şekilde baktığını fark ettim. Bu nasıl bir tepki lan sanki adam öldürmüştüm. Enes ise diğerlerine ayıp olmasın diye susuyordu. Abi sanki millet sadece hoşlandığı kişinin sevgilisi olup olmadığını merak ediyordu. Böyle düşününce bir mal gibi kalmıştım ama istifimi bozmadan sessizliği bozmak adına ağzımı açtım.

"Ne oldu? Neden bana öyle bakıyorsunuz"

Cevap beklendiği gibi Aras beyfendisinden gelmişti."Yanında ben varken oğlanın sevgilisini ne diye soruyorsun"deyip kısık gözlerle bana bakarken bende elimi saçlarına daldırıp karıştırdım. O bu tepkime irileşen gözlerle eşlik ederken bende cevabını çok geçmeden verdim.