psikopat Aşık (BxB)

47.Bölüm

Rüzgar'ın Bakış Açısından Devam

Aras ve diğerleri içeri girince bir müddet sessizlik olmuş ardından Aras'ın bağırması kulaklarımza dolmuştu ama ne dediği anlaşılmıyordu. Daha sonrasında garip bir sessizlik olmuş ve içeriden Aras'ın önde ardından Yekta'nın arkasından çıkışını izlemiştik, Enes neredeydi? Aras ve Yekta merdivenin orda durarak sigara yakıp içmeye başladılar. Aras'ın elinden kan akıyordu, hassiktir amına koyayım. Ulaş'a göz ucuyla baktım, o da ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibiydi. Enes'e bir şey yapmış olma olasılıkları da aklıma gelmiyor değildi. Çok geçmeden Enes'in gözükmesiyle rahatlamıştım. Burnundan kan akmaması için peçete tıkamış ama bu sefer dudağı patladığı için kanıyordu. Bu mevzunun Aras'ın, Enes'e vuracak kadar büyük olduğunu anlamıştım. Enes zoraki de olsa bize gülümseyerek, mutfağa ilerlerdi. Sikeyim içim acımıştı, ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Aras ile konuşsam, ne konuşacaktım? Daha olay ne onu bile bilmiyordum. Enes ile konuşsam, Aras nasıl bir tepki verirdi? Hiçbir şey bilmiyordum, o yüzden oturduğum yerde oturmaya devam ettim. Bir kaç dakika öylece durduktan sonra Ulaş'ın dürtmesiyle kendime geldim.

"Rüzgar kalk başka bir yere gidelim."

"Niye?"

"Buranın atmosferi beni iyice boğmaya başladı."

"Haklısın, gidelim."

Ayağa kalkıp rastgele yukarıda ki odalardan birine gitmek için ilerlerken, Aras'ın sesiyle durduk. Resmen sesinden buz akıyordu.

"Nereye gidiyorsunuz?"

"Şey yukarı çıkacaktık."

Eliyle devam edin işareti yaparak, yeni bir sigara daha yaktı. Elinden hala kan akıyordu ama sikine bile takmadığı çok belliydi. Hayret doğrusu, içerde bu kadar ne bok yemişti de böyle kanatmayı başarmıştı. Merdivenleri hızla çıkarak kendimi misafir odalarından birine attım, Ulaş da arkamdan içeri girerek kapıyı örttü. Bu boğucu atmosferden kurtulduğum için mutlu olmuştum.

"Rüzgar ne düşünüyorsun? Sessiz sessiz oturma, oğlum konuş bak zaten gerginim."

"Ne konuşayım?"

"Bilmiyorum da sessizlik sıkmaya başladı."

"Sence bu kadar büyük ne oldu? Aras'ın, Enes'e karşı ilk defa böyle olduğunu görüyorum. Normalde yakın arkadaş gibiydiler."

"Bilmiyorum ama bu hiç hayra alamet değil. İlk defa Aras'ı bu kadar sinirli gördüm, seninle konuşurken bile tavrı değişmedi."

"Sigara versene."

Cebinden çıkardığı paketteki dalı dudaklarına yerleştirip yakarak bana uzattı. Yaktığı sigarayı içerken, Kendisi de bir sigara yakmış, içmeye başlamıştı.

"Rüzgar abicim biz ne yapacağız?"

"Sikeyim bende bilmiyorum. Sen Yekta'ya olayın ne olduğunu akşam sorsan söyler mi?"

"Bilmiyorum ki, denemek lazım."

"Denesene, şansa belki söyler. En azından duruma göre hareket ederiz."

"Doğru, ben ona akşam sorayım. Sen de Aras'ın canını sıkma yoksa valla sana çatar, sonra Ulaş demedi deme."

"Biliyorum abi boş yapma, nasıl olmam gerektiğini aşağıdaki tavrından anladım."

"En azından mal değilsin. Enes'e ne olacak onu merak ediyorum."

"Bilmiyorum ama Aras fena dövmüş o belli oluyordu."

"Gözü mü morarmıştı? Yoksa bana mı öyle geldi?"

"O ara ben burnuyla, dudakları dikkatimi çekmişti, gözüne dikkat etmedim ama morarmışsa hiç şaşırmam."