Tut elimi buradan gidelim olmaz demeden dinle beni bi' sırasının üzerine koyduğum kağıda tebessümle baktım.
Resmen en güzel şekilde ifade ediyorduk kendimizi, şarkılarla.
Evli olmadıkları ve üniversitede olduğu zamanlardan...
Elimde tuttuğum bardaklara bakıp yüzümü buruşturdum Ege'ye bir kez daha bardak alsam o bardağı kafamda kıracak gibi duruyordu. Kendi düşünceme gülüp ileride hediye seçmeye çalışan Ece'ye baktım. Oldukça mutlu bir şekilde sepetini dolduruyordu.
Tabi gökten para yağmadığı için az sonra onlar arasından eleme yapacaktı. Allah'ım tahmini ne zaman youtube videolarındaki gibi gördüğümü sepete atabilirim? Noel baba şeklindeki çift bardağa biraz daha bakıp dudağımı büzdüm. Alacaktım ben bunu yapacak bir şey yok.
Yanında başka bir şey de almayı aklımda tutup yürümeye devam ettim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayalimdeki bu değil ama buna benzer
Ece elindeki yeni yıl kazaklarına büyük bir aşkla bakarken tebessüm ettim. İlişkileri gün geçtikçe olgunlaşmış sevgileri gözle görülecek kadar sağlamlaşmıştı. Bana dönüp elimdeki bardağı gördüğünde sırıtmaya başladı. ''Doğru söyle bardak koleksiyonu mu yaptıracaksın çocuğa?'' tebessüm edip bir şey demezken ileride duran maket motoru gördüm.
Odasına çok yakışacağını düşünerek ve de beğeneceğine emin olarak oraya doğru ilerledim. Ece ve Çağan için de bir şeyler bakarken Ece'ye hoş bir kar küresi Çağan'a ise minik araba almıştım. Bilmediğiniz şey ise Çağan'ın son bir yıldır araba koleksiyonu yaptığı.
Hediyelerimden memnun kalarak kasaya ilerlediğimde Ece paketleme işini bitirmiş elindeki poşetleri sallayarak sırıtıyordu. Bu haline gülüp paketleme için kasaya uzattığımda o da yanıma geldi.''Ne aldın bana?'' ve yine başlamıştık. Her sene sen bana ne aldın muhabbeti kesin dönerdi,başında bu sefer söylemek yok dememize rağmen...
Yüzümü asıp söylemeyeceğimi belli ederken Ece gülümsedi. ''Kar küresi aldığını gördüm.''
''Ece gözün her yerde. Sen de söylüyorsun çabuk ! Ne aldın?'' Omuz silkip yanımdan uzaklaştığında sinirle arkasından baktım. Öyle bir gözü vardı ki her yerden haberi oluyordu. Az sonra dayanamayıp söyleyeceğini bildiğimden bir şey demeden yoluma devam ettim hızlı adımlarını yavaşlatmış yanına gelmemi beklerken güldüm . Tam şuan da söyleyecekti.
''Defter aldım hem de çok güzel'' gözüm kalp şeklini alırken o da tebessüm etti. Aslında herkesin bana defter alamasına sinir olurdum ancak böyle büyük hediye aranmayan küçük günlerde alınınca hoşuma giderdi. Yeni yıla o defterle başlar onunla bitirir ve diğer yıla başka defterle girerdim.
Telefonum çaldığında poşetleri koluma asıp arayana baktım Ege olduğunu görüp yüzümde oluşan sıcacık gülümsemeyle cevapladım. ''Çağan o çorabını kirliye at yoksa ben ağzına sokacağım.'' tüm pozitif enerjim çekilirken cevapladığımı fark etmiş olacak ki durakladı. ''Açtığını fark edememişim.''
