BÖLÜM-18

3.6K 211 19
                                    

Deniz çalan telefonunu almak için yanımızdan uzaklaştığında gözüm Ege'nin üzerinde gezindi.

Bakışlarını kaldırdığında kısa süreli göz göze gelmiştik ama gözlerini çekmesi uzun sürmemişti.

Deniz heyecanla yanımıza geldiğinde ilgiyle ona baktık. "Alperen'in maçı vardı unutmuşum. Gitmezsem çok üzülür,üzgünüm Dolunay."

Sorun olmadığını söylediğimde montunu alarak mekanın çıkışına doğru koştu.

Biz bize kaldığımızda kafeye gitme kararı alarak ayaklandık.

"Ben bu yakışıklıyı alıp PlayStation oynamaya gidiyorum." Çağan ve Anıl'a bakarken neden Ege'yi çağırmadıklarını düşündüm.

Çağan derdimi anlamış gibi Ege'nin bileğine baktı. "Burktu."

Endişeyle açılan gözlerim Ege'yi bulduğunda Ece gülümsedi. Ege gözünü bileğinden çekip bana baktığında bakışlarımdaki derinliği görmüş olacak ki şaşkınlıkla baktı.

Kendimi düzeltmeye çalışıyordum ama imkansız gibiydi. Bir kez dalmıştım o kahverengilere.

"Ben de Melis'le alışverişe gidiyorum sen sevmezsin ondan sormuyorum."

İkisi de ayrıldığında Ege'yle birbirimize bakıp güldük.

"Kaldık mı baş başa."

''Galiba."diye fısıldadığımda dalgın gibiydi.

Kafeye beraber gittiğimizde cam kenarında denizi gören bir masa seçti.

Masada olan rahatsız edici sessizliği kesmek adına boğazımı temizleyerek söze girdim.

"Neden hep cam kenarı masa seçiyorsun? Çok mu seviyorsun denizi?"

"Hayır."omuz silktiğinde merakla masada öne doğru uzandım. "E niye durmadan oturuyorsun?"

Meraklı bakışıma gülümseyerek elindeki telefonu masaya koydu.

"Oturmuyorum,oturuyoruz."

Anlamayarak ona baktığımda şaşkın ifademe daha çok gülümsedi.

"Şu demek yalnızken değil sen varken oturuyorum sadece."

Hala sorun ben de mi yoksa o mu anlatamıyor diye düşünüyordum.

"Yani?"

"Yanisi çilli ben sevmiyorum,sen seviyorsun."

Demek istediğinde sonunda anladığımda uzandığım yerden geri çekilerek sandalyeme yaslandım.

Tatlılarımız geldiğinde sevinçle ellerimi çırptım.

"Canım tatlı çekiliyordu da."hafifçe gülümsediğimde o da güldü.

Sormak ve sormamak arasında giderken dudağımı ısırdım.

Sorsam cevaplar mıydı ki?

"Hadi hadi sor kıvranma."gülüp düşünmeye devam ettim.

Aman ne olacak sanki?

"Bugün biraz şey gibisin...Agrasif."bakışlarındaki mutluluk yerini boş bakışlara bıraktığında yanlış bir şey mi dedim diye düşünmeden edemedim.

"Bir şey yok."soğuk mu konuştu o?

Telefonum çaldığında Deniz'in aradığını görüp gülümsedim.

"Kazandı maçı ama beraber takılmak istedi kıramadım."

Alperen'in ısrarcı sesi kafamda yankılandığında tekrar gülümsedim.

Dinle Beni Bi'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin