Bir süredir Changbin okula giderken Felix'e eşlik etmiyor, Felix tek başına gidip geliyordu. Tanışmalarının üzerinden iki hafta geçmişti. Changbin, Felix'ten iki kez daha beslenmişken o her kan emdiğinde kırmızı saçlı farkında olmadan ona karşı bir aitlik duygusu besliyordu. Sanki en başından beri Changbin'leydi, onun koruması ve gözetimi altındaydı. Bunu bilmek onun hoşuna gidiyor, yanında olmadığını hatırladığındaysa hafiften bir özlem duyuyordu.
Bu hisler onun derse odaklanmasına engel olurken bir taraftan da canını sıkıyordu. Sırf bu yüzden teneffüs saatlerini bile kitap okuyarak değerlendirmeye başlamıştı. Kafası az da olsun dağılıyordu.
"Felix, müsaitsen konuşabilir miyiz?"
Duyduğu sesle düşüncelerinden sıyrıldı Felix. Gözlerini kitabından çekti. Karşısında duran sarı saçlıyı görünce başıyla küçük bir onay verdi ve kitabını kapattı. Pencerenin önündeki boşluğa bıraktığı kitapla bir türlü ısınmayan ellerini kaloriferin sıcak yüzeyine sardı.
"Konuşalım tabi."
"Peki." dedi arkadaşı. Felix'in yanında yerini aldı.
Kırmızı saçlı şaşırmamış değildi. Arkadaşı genelde 'Konuşabilir miyiz?' diye sormak yerine direkt konuya dalardı. İçine bir endişe yayılmıştı.
"Bizi kimsenin duymaması gerekiyor, sesini ona göre kullan."
Koridorda duran birkaç öğrenci vardı ama onlar oldukça uzakta durduğu için seslerini düzgün kullandıkları sürece duyacak şekilde değillerdi.
"Bir şey mi oldu Jisung?"
"Evet... Senin benden sakladığın bir şey olduğunu biliyorum."
Yüzü gerildi Felix'in. Neyden bahsettiğinden emin olmadığı için sesini çıkarmadı.
"Neyden bahsediyorsun?" dedi düşüncelerini dışa vurarak.
Sarı saçlı, arkadaşının omzunu hafifçe sıktı. Onun korkması ve gerilmesini istemediği için uzatmadan kulağına yaklaştı.
"Senin Changbin'le ne yaptığını ve Changbin'in kim olduğunu-"
"Ne?"
"Korkma lütfen, sırrını tutarım."
"Ben öyle birisini tanımıyorum."
"Vampirlerin varlığını biliyorum Lix."
Felix'in şaşkınlığı gittikçe artıyordu. Göz bebekleri titredi. Şaşkınlık dolu bakışları sarı saçlının yüzünde gezindi.
"Nereden biliyorsun?"
"Benim de senden sakladığım şeyler var. Daha doğrusu sizden..." Derin bir nefes aldı. Her ne kadar bunu Seungmin'e de söylemek istemesine rağmen Minho bunu şimdilik reddetmişti. Açılmaya karar verdilerse bile bu kontrol altında olmalıydı. "Benim bir sevgilim var."
"...Aklıma gelen şey mi yoksa?"
"Benim sevgilim bir vampir Felix. Üstelik Changbin'le çok iyi arkadaşlar. İsmi Minho. Bana bunu senden saklamama gerek olmadığını söyledi. Seninle aynı yoldan gidiyoruz sonuçta."
Felix duyduklarından hangisine şaşırsa emin olamamıştı. En yakın arkadaşının bir sevgilisinin olmasına mı yoksa onun bir vampir olmasına üstelik bu vampirin Changbin'le çok yakın olmasına mı?
"Şaşırdığını görebiliyorum ama başka ne düşünüyorsun bilmiyorum. Umarım bunu gizlediğim için bana kızmasın."
Gülümsedi Felix. Çabuk toparlamıştı. Arkadaşının elini tutup hafifçe gülümsedi. Başını sallayıp ona destek olurken hiç de kızgın görünmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blood | Changlix ✓
Fanfiction[TAMAMLANDI] "Senden beslenmeme izin verirsen seni her şeyden korurum ama izin vermezsen bu benim için de kötü olur, senin için de. Ben kan içemediğim için ölürüm seni de o adamlar öldürür. Karar senin. Bize yardım etmek senin elinde Felix." -Kan, h...