Smutt!! Rahatsız olacaklar okumasın, okuyanlara da iyi okumalar dilerim.<3
________________________Beslenme ihtiyacı, büyük olanın isteği üzerine gece yarısından sonraya atılmıştı. Bunu yapmasındaki neden göründüğü üzere fazla açıktı. Arkadaşlarının uyumasını bekleyecek ve sonrasında tamamen rahat olacaklardı. Öyle de olmuştu.
Gecenin bir yarısı derinden gelen inleme sesleri odayı dolduruyor, Changbin bu ses yüzünden yine kendini kaybediyordu. Felix'in sesinin bu kadar farklı tonlara sahip olması ayrı bir merak uyandırıcıyken onun inlerken çıkan kalın sesi büyüleciydi. Küçük olan ciddi bir şekilde bu ses tonunu bilerek kullanmadığını söylemiş, Changbin de onun sesine olan hayranlığını uzun uzun dile getirmişti. Hayran olunmayacak gibi değildi ki. O ses Changbin'i fena etkiliyordu.
Elini Felix'in boynunun diğer tarafında gezdirdi. Dudakları hâlâ pürüzsüz tenin üzerindeyken bu sefer dokunuşlarını geri çekmiyordu. Felix zaten birazdan ne yapacaklarını anlamış olmalıydı.
Geri çekilmedi, ağzına hücum eden kan ona müthiş bir haz veriyorken ellerinin altında duran kişinin sevdiği adam olması bu hazzı arttıyordu.
"Changbin." İsmini söylerken bıraktığı inleme yüzünden Changbin istemsiz bir şekilde yutkundu. Sevgilisinin kendisine ihtiyacı olduğunu görmek siyah saçlının hoşuna gitti. Daha fazla uzatmayı istemeyerek geri çekildi ve geçen sefer yaptığı gibi boynundan süzülen kanı dudaklarıyla yakaladı. Süzülen kanı, dişlerini geçirdiği yere kadar emerek temizledi. Kırmızı saçlı bunun etkisiyle bir kez daha inlediğinde Changbin ondan tamamen ayrıldı.
"Bebeğim?" dedi sorar gibi. Elleri minik elleri buldu. "Ne yapacağımızı anladın değil mi?"
Başını salladı Felix. Gözlerini Changbin'den çekmedi ama çekingen duruyordu.
"İstiyor musun peki?"
"Evet." dedi direkt. Yeni şeyler denemek güzel olabilirdi. Elinle vakit geçirmekten sıkılmıştı.
Siyah saçlı tek kelime daha etmedi. Sevgilisinin üzerindeki kazağın eteklerini tutup ondan kurtuldu. İşte Felix gözlerini şimdi kaçırmıştı.
Changbin onu kesinlikle korkutmayacaktı. Gerçi Felix daha önceki konuşmalarında yaptığını söylemişti ama Changbin onu pek ciddiye almamıştı. Söylerken de ciddi gibi durmuyordu zaten, daha çok sevgilisini deniyor gibiydi.
"Beni yönlendirebilirsin." dedi Changbin. Felix'i hafifçe yatağa doğru itti. Küçük olan bunu fark edince ona zorluk çıkarmadan yatağa uzandı fakat sevgilisinin ne demek istediğini tam olarak anlamamıştı. "Yani bir şeyden hoşlanmazsan ya da tam tersi olarak hoşlanırsan söyle, isteklerine uymaya çalışacağım."
"Tamam." dedi Felix. Altındaki şişlik yüzünden zor bir durumda olsa da Changbin şu an her şeye göre daha baskındı. Eğer onu istiyorsa sabredebilirdi.
Sevgilisinin üzerine doğru çıkışını izledi. Changbin'in yine üstü yoktu. Sessiz kaldı, kendini büyüğüne teslim edecekti. Bu gece tamamen onun olacaktı. Ve tabiki Changbin de Felix'in olacaktı.
Siyah saçlı sevgilisinin yüzüne yaklaşıp dudaklarını birleştirdi. Felix anında gözlerini kapattı. Dudaklarının üzerinde hareket eden dudaklara karşılık verdi ve refleks olarak kollarını Changbin'in boynuna doladı.
Changbin, Felix'in dudaklarını kendi dudakları arasında ezerken çok da yumuşak değildi. İlk başta üst dudağını kavrayıp emerken çok geçmeden altını yakaladı. Onun dudaklarını seviyordu. Pembeleşmiş, yumuşak dudağı dişleri arasına aldığında Felix gözlerini açıp kısa süreliğine sevgilisine baktı ama Changbin onun dikkatini dağıttığını fark ederek dudağını serbest bıraktı ama öpüşmekten bu kadar kolay vazgeçecek değildi. Aralık olan dudakların üzerinde gezdirdiği dilini, o boşluktan içeri soktu. Felix sevgilisini geri çevirmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blood | Changlix ✓
Fanfiction[TAMAMLANDI] "Senden beslenmeme izin verirsen seni her şeyden korurum ama izin vermezsen bu benim için de kötü olur, senin için de. Ben kan içemediğim için ölürüm seni de o adamlar öldürür. Karar senin. Bize yardım etmek senin elinde Felix." -Kan, h...