3. Bölüm

1.7K 622 549
                                    


Bir babama bir de isminin Pars olduğunu öğrendiğim adama bakıyordum.
"Ne demek ortağımızın oğlu?" diye sordum şaşkınlıkla.

Gülüşü derinleşti. "Beğenmedin mi?" Bariz bi şekilde alay ediyordu.
"Baba sen biraz benimle gelir misin?" diye sordum dişlerimi sıkarak.

"Kızım ne oluyor?"
"Ya da bir dakika, baba sen otur asıl o odadan çıksın."

"Efla kendine gel," dedi babam öfkelenmeye başladığını belki ederek.
"Ben kendimdeyim."
Sinirle ona döndüm. "Çık odadan yoksa güvenliği çağırırım."
"Efla sakin olur musun? Canavar görmüş gibi davranıyorsun."
"Çünkü canavar," diye bağırdım.

Oturduğu yerden sakince ayağa kalktı. Sonra da teslim olmuşçasına ellerini havaya kaldırdı.
"Ben gideyim Taner Bey. Sonra konuşuruz."
"Lütfen kusura bakma."
Elimi alnıma vurdum. "Hâlâ kusur diyor ya." Babam bana ters bir bakış atarken o da yüzündeki gülüşü indirmeden odadan çıktı.
" O nasıl bir tavırdı öyle?"

"Ben yapmam gerekeni yaptım. Daha doğrusu yapacaktım ama sayende ertelemek zorunda kaldım."
"Neyi erteledin?" diye sordu kaşlarını çatarak.

"Polise gidip onu şikayet etmeyi." Hâlâ bağırıyordum. Ellerim titriyordu.

"Ne polisi, ne saçmalıyorsun sen?"
Sinirle güldüm. "Ben saçmalıyorum öyle mi? Hepiniz dört dörtlüksünüz ama ben saçmalıyorum."

Sesimi alçaltarak yanına yaklaştım.
"Baba o adam dün gece birisini öldürdü. Katil o adam, anlıyor musun? Ve sen şimdi bana ortağımızın oğlu diyorsun."

"Bir dakika, ne dedin sen?"
Çok şükür normal tepkiler vermeye başlamıştı.
"Diyorum ki o adam katil ve ondan uzak dur. Ve mümkünse bir daha bu şirketin kapısından içeri adım atmasın. Gerçi istesede atamayacak çünkü hapse girecek."

"Asıl sen ondan uzak duracaksın ve polise falan da gitmeyeceksin."
Ben biraz önce normal tepki mi veriyor demiştim?

"Baba ne diyorsun sen?"
"O adama bulaşma diyorum. Ondan uzak dur, başını belaya sokma."

"Bende diyorum ki, o adam dün gece birisini öldürdü ve ben bunu gördüm. O da benim bunu gördüğümü gördü."
Masasına oturdu ve ellerini yüzüne kapatıp bir süre öyle durdu.

"Dün gördüğün her şeyi unutacaksın. Polise gidersen seni yaşatır mı sanıyorsun?"
Hiçbir şey söylemeden odadan çıktım. Arkamdan seslendi ama umursamadım.

Neredeyse koşarak asansörün önüne geldim ve düğmesine basarak sabırsızca beklemeye başladım.
"Efla Aksel."
İsmimi duyduğumda sesin geldiği yöne doğru döndüm. Karşımda onu görmek aslında beklediğim bir şeydi.

Bana doğru birkaç adım attıktan sonra durdu ve ellerini ceketinin ceplerine koydu.
"Hani polise gitmeyecektin?"

"Gittiğimi nerden çıkardın?"
"Oradan bakılınca aptal gibi mi duruyorum?" diye sordu biraz daha bana yaklaşarak.

FİZA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin