Bölüme başlamadan önce hayalet okuyucularıma seslenmek istiyorum. Acaba arada sizde mi fikirlerinizi belirtseniz??Bölüm ithafı: jokeriyaa
Eve geleli az bir zaman olmuştu. Sinirle salonun ortasına volta atıyordum. Sinirim en çokta kendimeydi. Aptalca hareket etmiştim.
Acaba hemen gidip yetiştirmiş miydi adamları Pars'a?
Artık ne olacaksa olsun düşüncesiyle telefonu aldım ve aradım ama telefonu kapalıydı.
Belli aralıklarla birkaç kez daha aradım fakat sonuç değişmedi.
Pes edip telefonu bıraktım ve sakinleşmeye çalıştım. O sırada gözüm tam karşımdaki duvarda asılı olan tabloya takıldı. Şu durduk yere düşen sonra da salon darmadağınken yerinde kalan tek eşya olan tabloya.Anlık gelişen bir dürtüyle tablonun yanına gittim ve kenarlarından tutup kaldırdım. Ayaklarımın dibine küçük bir kâğıt düştü. Tabloyu yerine geri bırakıp kağıdı aldım. Üstünde siyah bir yıldız çizimi vardı. Ne demekti şimdi bu yıldız? Bi mesaj olabilirdi ama alt tarafı bir yıldız ne anlatabilirdi ki?
Kağıdı sehpanın üstüne bırakıp tekrar tabloya yoğunlaştım ama olağandışı bir durum yoktu.Yapacak bir şey bulamayınca merak ettiğim o çatı katına çıktım. Bizim odalarımızın bulunduğu katın sonunda koridora açılan bir merdiven vardı. Çatı katına da oradan çıkılıyordu.
Beklediğim kadar geniş bir alan değildi. Sadece iki tane kapı vardı. İlk önce sağ taraftaki kapıyı açtım. Açtığım gibi de öylece kala kaldım.
Burası... Burası çok güzeldi. Sadece kitaplar için ayrılmış bir odaydı. Büyük bir kitaplık ve siyah koltuklarla döşenmişti.
Burayı daha önce keşfetmediğim için kendime kızdım.Kapıda dikilmeyi bırakıp içeri girdim ve kitaplığın önünde durdum. Kitaplar tür ve boylarına göre özenle dizilmişti. Pars'ın bu kadar detaylı düşünmesi şaşırtmıştı beni.
Rast gele bir kitap alıp koltuğa oturdum. Birkaç sayfa okuduktan sonra başka bir zaman okumayı aklımın bir köşesine koyup odadan çıktım. Sonuçta yan tarafta başka bir oda daha vardı. Ancak oraya gittiğimde hüsrana uğradım çünkü kapısı kilitliydi. İçerde önemli şeyler olmalıydı. Her ne kadar merak etsemde fazla üstelemeden geri aşağı indim.Salonda duran telefonumu kontrol ettim Pars'tan arama veya mesaj var mı diye ama yoktu.
Müsait olunca beni ara diye bir mesaj yazıp gönderdim. Sonrasında ise vakit geçirmek için odama çıktım. Kafamı dağıtmak ve bugün olanları düşünmemek istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FİZA
ParanormalKaranlık bir yol vardı önümde. Bir adım atsam ben ölecektim. Geri dönüp gitsem ise o. Öyle bir zaman gelecekti ki seçim yapma hakkı bana düşmeyecekti. Bu bir mecburiyet olacaktı. Ve o zaman geldi. Bir adım attım karanlığa doğru. O adımları ikinci ve...