"Melis benimle gelecek!"
"Abisiyim oğlum ben niye senle geliyor benimle gelecek!"
Şuan ki durumum içler acısıydı. Tatil planı kabul edilmiş hep beraber bir haftalık bir tatile çıkıyorduk ama bu sefer ki sıkıntı kimin arabasına bineceğimdi. Abim Urazla sevgili olduğumuzu kabullenmiş sarılmamıza veya el ele tutuşmamıza karışmıyor arada laf atıyordu ama bu katlanılabilir bir durumdu.
Ama ben Urazla gitmek istiyorum ki. Abimi galiba nasıl ikna edeceğimi biliyorum.
Kollarımı abime sardığında gerilmiş vücudu gevşedi o da bana sarıldı. Yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.
"Abim hem bir haftadır fazla görüşemedik onunla gitsem ya Derin de seninle gelir yanlız kalmazsın yolda hem söz akşam seninle uyurum. Olur mu?"
Yavru kedi gibi bakıyordum abime. Çünkü kabul etmesini çok istiyordum. Abim sıkıntıyla nefesini dışarı verdi.
"Iyi git Urazınla. Akşam benimle uyuma teklifinde bulunmasaydın kabul etmezdim ona göre. Gözüm üstünde Uraz efendi. Derin hadi gidelim."
Abim saçıma öpücük kondurmuş Uraza gözüm üstünde işareti yapmış Derinle kendi arabasına geçmişlerdi.
Lale Abla, Efe Abi, Serkan ve Nil beraber, abim ,Derin ,Mert beraber ve Urazaşkımla ben arabalarda beraber gidiyorduk.
Urazın belimden ittirmesiyle arabaya bindim. Emniyet kemerimizi takmamızla yola koyulduk. Önde abim, arkada biz ,bizim arkamızda Lale ablalar sırayla gidiyorduk. Bu bir haftalık sürede bir öğrenmeyen annem ve babam kalmıştı galiba.
Tatil için acayip mutluyum. Neredeyse yazın sonlarındaydık ama biz daha yeni tatile gidiyorduk. Havalar soğumamış aynı sıcaklığını koruyordu.
Arabada sessizlik olunca uzanıp araba içindeki tabletten şarkı açtım. Şansa gel Duman ~Senden Daha Güzel çıktı.
Kimseyi görmedim ben
Senden daha güzel
Kimseyi tanımadım ben
Senden daha özelElim mikrofon olmuş geniş gülümsemeyle Uraza bakarak söyledim.
Kimselere de bakmadım
Aklımdan geçen
Kimseyi tanımadım ben
Senden daha güzelSenden daha güzel
Senden daha güzel
Senden daha güzelSana nerden rastladım?
Oldum derbeder
Kendimi sana sakladım
Senden daha güzelBurda olayı Uraz benden devraldı. Yoldan gözlerini ayırmadan bir eliyle elimi tuttu. Ara ara gözleri benim gözlerimde gezindi.
Kimseleri de takmadım
Ölsem değişmem
Kimseyi tanımadım ben
Senden daha güzelAvuç içime öpücük kondurdu. Müzik değişmişti ama ben anın üstümde bıraktığı etkiden sıyrılamamıştım. Emniyet kemerim el verdiğince dizlerimin üzerinde doğrulup dudaklarına uzun tutmak istesem de araba kullandığı için kısa bir öpücük kondurdum. Tek hareketiyle içim huzur doluyordu. Geri çekilip arkama yaslandım.
Yandan bir bakış attı. Dudaklarında kocaman gülümsemesi ve mükemmel dişlerine gözüm kaydı. Dişlere bak be sıra sıra inci gibi.
Dilini dudaklarının üstünde gezdirdi. Piç smile attı.
"Tadını alamadım. Bir daha öp bakim uzun uzun. Hatta dur arabayı kenara çekim."
Ben ona ciddi misin dercesine baksam da kahkaha atmama engel olamadım. Ciddi ciddi arabayı kenara çekti. Arkamızdaki Efe Abinin arabası yavaşladı yanımızda durdu. Nil Serkana sarılmış arkada oturuyordu. Lale Abla gözlüklerinin altından bana bir bakış attı. Efe abi neden durduğumuzu anlamamıştı muhtemelen.
"Niye durdun bir şey mi oldu lan?"
Uraz gülümsemesiyle cevapladı onu.
"Yok kardeşim ufacık işimiz var Siz gidin geliyoruz biz ."
Lale Abla gözlüklerini indirmiş bana hadi yine iyisin paçoz bakışı attı. Efe Abi sinirle güldü.
"Şerefsiz Uraz teksiniz tabi. Çok oyalanmayın ."
Efe abinin arabası uzaklaşırken ben kızarmıştım. Çok oyalanmayın ne Ya Efe abi?
"Ee nerde kalmıştık?"
Uraz birden bana döndü. Emniyet kemerini çıkartıp bana yaklaşmaya başladı. Kapıyla onun arasında kalıncaya kadar yaklaştı.
"Hı?"
Halime gülüp ilk burnumun ucunu öptü. Yönünü değiştirip nefesinin izlediği yol dudaklarım oldu.
"Beni tek hareketinle, tek bakışınla, tek dokunuşunla ,tek öpücüğünle delirtiyorsun."
Beni öpmeden önceki son cümleleri bunlar oldu. Onun üzerinde bıraktığım etkiler için kalbim halay çekmeye başladı. Kendimle gurur duydum vesselam.
***
Saat öğleden sonra 3 gibi Antalya il sınırları içine girmiştik sonunda. Ara ara mola versekte oturmaktan totom uyuştu.
Biraz süre sonra bizim yazlığa vardık. Yüzüme gülümseme yayıldı. Burayı hep sevmiştim. Yazlıktan arkadaşlarım da vardı ama burdalar mı bilmiyorum. Çocukluğumda buraya gelmek için gün sayardım. Uraz arabayı durdurup arabadan indi. Bende kapını açıp indim. Biraz bacaklarım açılsın diye bacaklarımı bir sağa bir sola hareket ettirdim. Havanın sıcaklığını şimdi daha iyi anlamıştım arabada klima çalışınca pek fark edememiştim.
Bizimkiler getirdikleri valizini indirmeye başlamışlardı. Ben de arkaya gidip Urazın indirdiği bavulumu aldım.
"Güzelim ben alırdım bıraksaydın ya. Yorma kendini bırak."
O yorgunluğuyla bir de beni mi düşünüyosun sen ponçik.
"Ne yorulması gelene kadar ben oturdum ne yaptım sanki? O kadar araba kullandın. Sana mi taşıtim bide kalbini sevdiğim?"
Uraz bana öyle bir baktı ki kendimi dünyada ki en güzel ,en değerli insan hissettim.
Bana yaklaşıp saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı alnıma buse kondurdu.
"Sen ne kadar harika bir sevgilinin acaba ?Yorulmadım ben iyiyim merak etme. Ben taşırım."
Tebessümle ona bakarken Nilin çığlıyla nasıl onun yanına gittim hatırlamıyorum. Onların görüş alanına girince bir baktım da bunun niye çığlık attığı belki olmuştu. Bu sefer çığlık sırası bendeydi.
"Mehmet?"
Ben gelimmm!!!
Pek uzun bir bölüm olmadı ama güzel bir bölüm olduğunu düşünüyorum.
Siz ne düşünüyorsunuz?
Bu arada sizleri çooook seviyorumm❤❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Payidar ~Mahalle Klasiği
HumorMahalle klasiği. Kardeş gibi büyümüş olsakta kaderin bir araya getirdiği kişilerdik biz... 24.09.20 ~Payidar #1 21.12.20 ~Sonsuz #1 22.12.20 ~Mahalle#1 17.01.21 ~Kardeş#1