31.bölüm

19.3K 690 101
                                    


Zaman durmuş gibi sadece ağzım açık Uraza bakıyorum. Kaç dakika geçti o biri var demesinin üzerinden saymadım bile. Kendimi topladım. Ağzımdan sadece bir kelime çıktı. O da havada uçtu gitti. O kadar kısık o kadar çekingen ve bir o kadar korku ile harmanlanmıştı o bir kelime.

"Ne?"

Yine bana bakmadı. Kalbim duracak gibi olsa da onun konuşmasını bekledim. Kısa bir süre sonra anlatmaya başladı. Ama sözünü dahi kesemedim.

"Duygularım eskisi gibi değil ona karşı. Evet yakındık her zaman ama bu kadar değildik.  O gülünce gülüyor o üzülünce kahroluyorum. Hele gözünden bir damla düşüyor ya dünyayı ateşe verip yakmak istiyorum. Onun sevgisi içim de dolup taşıyor. Ona karşı duygularım birden filizlendi nasıl oldu ne zaman oldu anlayamadım. Her zaman hayatımın bir parçasıydı. Şimdi hayatımın tamamı o olsun istiyorum. O Benim çocukluğum. Burakla ve benle top oynamak için bebeklerini eliyle iten o kız çocuğu benim hayatım oldu. Ama biliyorum ki ben o kızın gözünün içine bakarken kayboluyorum.  Hayatın izin verdiği kadar, aramıza ölüm girene kadar o tutmak istediğim  eli bırakmak gibi bir niyetim yok. Bana tek bir olumlu bir sey söylesin imkanı yok bırakamam onu zaten. Duygularım o kadar yoğun ki. Hoşlaştı ya da gelip geçici bir heves değil. Günlerdir ben ben değilim. Onu düşünmeden duramıyorum. Kendimi suçluyorum acaba yanlış mi yapıyorum diye. Ama benim aşkım bir hata değil. Kalbim de hep vardı şimdi tamamını sardı. Şu değersiz kalbim önce sadece  kan pompalıyordu şimdi o değersiz kalbim çok büyük bir değer kazandı. Çünkü o önceden değersiz olan kalbim aşık olduğum kızla doldu. Ben kardeşim dediğim adamın kardeşine aşık oldum. Melis ben..."

O kız ben miydim yani? Şuan kimseyi umursamadan çılgınca dans etmek istiyorum.   Ama kalbime indirecek olan Urazın derse ihtiyacı var. Benim ki de kalp canım biri var denir mi öyle pat diye?

Lafını kesip yüzümü ifadesiz tutmak için üstün bir çaba sarf ettim.

"Biri var? Hayatımın her yerinde. Bir günlük ya da iki günlük değil. Her anım o. Derdiyle keder, gülüşüyle hayat bulduğum bir adam. Şuan dan sonra o adam olmazsa ben de olmam. Olamam.  Ben ilk defa aşık oldum. İlk defa onunla kalbimin ritmi bozuldu. Ilk defa Abim dışında birini kıskandım. "

Durup yüzüne baktım kaşları çatık  elleri yumruk olmuş anlattıklarını dinliyordu. Başka birisi sanıyordu. Ve bu daha yeni yaşadığım için biliyorum çok kötü bir duygu. Içimden gülerek devam ettim.

"Ben bebeklerimi bırakıp top oynamaya geldiğim erkek çocuğuna aşık oldum. Ben onunla bir gelecek istiyorum. Bebekliğime dahi şair olmuş adamın bir ömür kalbinde olmak istiyorum. Ben çok pis aşık oldum. Uraz."

Kendi olduğunu anlayınca birden ayağa kalktı. Geldiğimizden beri yüzüme bakmayan adam şimdi yüzüme bakıyordu. Kafası karışmış gibi.

"O erkek çocuğu benim. Sen bana aşık oldun yani öyle mi? Melis Urazı seviyor. Urazın Melisi sevdiği gibi. Melis sen beni seviyor musun?"

Ayağa kalkıp  bir beni bir kendini göstermesi aşırı komikti. Eli ayağına dolamış gibiydi. Kahkahamı koy verdim. Uraz bey nasılmış bu duygu. Çok koyuyor insana demi. Kahkahalarla ayağa kalkıp yerinde durmayan ellerini tuttum. Susup tuttuğum ellerine bakıyordu. Gülüşünü zorla durdurup konuştum.

"Uraz bir sey diyim mi?"

Konuşamadı ama gözlerini saniye de yüzlerce kes kırpıştırdı. Şapşal.

"Ben sana çok fena aşık oldum."

Yine taramalı tüfeğe bağlayacaktı ki ellerimle ağzını örttüm. Ellerim olmasına rağmen konuşan adama bir baktım da bu halini ömür boyu çekebilirdim. Ama konuşmamız gereken önemli bir konu vardı. Derin nefes alıp gözlerimi kısa bir süre kapatıp açtım. Ellerimi çekince yerini dudaklarım almıştı. Öpmüyordum sadece susması için bunu yapmıştım. Ve de öyle oldu en sonunda  sustu. Dudaklarımız birleşikti ama ne o öpüyor ne de ben öpüyordum. Kendine gelince dudakları gerildi gülümsediğini anladım. Elini boynuma koyup sadece susturmak için degdirdigim dudaklarımı öpmeye başladı. Ben de ellerimi boynuna sardım. Bu harika bir duyguydu. Bir ilkimin daha sahibi Uraz Polat olmuştu. Aradan geçen zaman sonra nefes almak için geri çekildim. Gözleri kapalı gülümsüyordu. Kısa bir süre sonra o da  gözlerini araladı. Onun gülüşüne karşılık ben de gülümsedim. 2 aydır bu anın gelmesini bekliyordum. Hem de o da beni severken. İkimiz de beklemiştik.

Payidar ~Mahalle KlasiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin