6.bölüm

34K 1.1K 177
                                    


   Oturduğu sandalyede dikleşerek boğazını temizledi. Konuşmaya başlayacaktı galiba.

  "Yani önceliğim tabi ki mesleğime başlayıp düzenimi oturtmak. Gerçekten sevip güvendiğim bir insan  karşıma çıkarsa neden olmasın?"

Olumlu bakıyor yani evliliğe? Ama düşüncesi çok hoş. Sadece sevgi değil güven duygusunu da istiyor. Bana göre de olması gereken o.

Kaşla göz arasında kendimi onunla kıyasladım ya bir şey diyemiyorum kendime.

"Haklısın oğlum."

Yemekler bitince masayı toplamaya koyulduk. Çok fazla iş yoktu aslında ama çabuk bitmesi için el elden yapıyorduk. Herkes aynı  şeyi  düşünüyor  olacak ki hiç biri birşey demeden işe  koyuldu. Tahminen parka gidecez gibi duruyor.

"Babam biz parka gitsek nasıl olur?"

Nil babasına sorduğu sorunun olumlu yanıtlanacağına o kadar emin ki yüzünde bilmiş gülümseme var.

"Gidin tabi çocuklar mahalledesiniz sonuçta. "

Nil heyecanla babasının yanağına kocaman ama bir o kadar da hızlı öpücük kondurarak yanımıza geldi.

Fatih abinin mekanından çıkarak  parka doğru ilerledik. Lale abla her zamanki gibi Efe abinin yanında, Nil Serkan ve Derinle muhabbet ederek gidiyordu. Bende onları arkadan gözlemleyerek.

Birden omuzuma atılan kolla irkildim. Kafamı çevirince Uraz abiyi gördüm.

"Neden Deringille değilde tek yürüyorsun?"

Sen neden tek yürüyordun  acaba?

"Tek kalmak istedim. Peki sen?"

Sorduğum soru hoşuna gitmiş olacak ki  dudaklarına küçük bir tebessüm kondurdu.

"Tek kalmak istedim."

Madem öyle neden benim yanıma geldin ki?

"Tek başına kalmak istediğini söylüyorsun ama benim yanımdasın?"

"Olmak istediğim yerdeyim. Eğer rahatsız olduysan..."

Kolunu omuzlarımdan yavaşca çekti . Benden uzaklaşmak için çekilince kolundan tutarak durdurdum.

"Hayır,yanlış anladın. Rahatsız olmuyorum. Aksine seninle konuşmayı özlemişim. Merakımla sorduğum bir soruydu o kadar. Alınacağını düşünmemiştim."

Fazlasıyla ciddiyetle astığı  suratı gülümsetebilmiştim. Bu haline bende gülümsedim.

"Sevindim. Bende seninle konuşmayı özlemişim cancazım."

Hadi canım hâlâ hatırlıyor muydu?  Ben bile unutmaya yüz tutmuştum. Küçükken birbirimizle cancazım diyerek konuşurduk. Ama hatırlamasına sebepsizce mutlu olmuştum.

"Cancazım? Hatırlıyorsun?"

Doğrulamak için sorduğum soruya erkeksi kahkahası kulaklarıma doldu.  Kolları yine omuzumu buldu. Kafasını aşağı yukarı sallayarak konuşmaya başladı.

"Tabi ki hatırlayacam. Ben burdaki hiç birşeyi  unutmam ki . Hele ki sen. Efe den bile  çok vakit geçiriyordum . Senle konuşmayı seviyordum sebepsizce. Hâlâ da öyle."

"Unutacağını düşünmüştüm ama unutmamışsın. O kadar mutlu oldum ki. Teşekkür ederim."

Yüzünü buruşturdu. Halinden hoşnut değil gibi bir hale büründü.

"Senin için hiçbir şey  yapmamışken  teşekkür etmeni önceden sevmediğim  gibi şimdi de sevmedim."

Ağzımda istemsiz kıkırtı kaçtı. Onunla konuşurken eskileri hatırlatmasını sevdim.

"Tamam tamam. Bir daha teşekkür etmem. Unutmuşum. Annem gil sordu ama inanasım gelmedi. Hayatında kimse yok mu?"

Yani böyle bir yakışıklılığın karşılığı olmalıydı. Kimbilir kaç kız koşmuştu peşinden ? Belki geçmişi de vardı?

"Hayatımda kimse yok Melis. İnanmama sebebini anlayamadım."

Şakacı havasını bırakıp ciddiyetle konuşunca önceden olduğu gibi doğruyu söylediğini anladım.

"Şey yani ımm şey, yani tip desen maşallah, zeka desen konuşmaya bile gerek yok kelimeler kefaletsiz. Abi kardeş maşallahınız var. Hayatında birisi olmaması şaşırtıcı."

"Kimse yok Melis hayatımda. Kardeşim için geleceğimiz için fazlasıyla bu zamana kadar çalıştım. Bunu sen de biliyosun. Peki senin hayatında birisi var mı?"

Anlamlandıramadığım çenesinde  ki kasılmayla sormuştu bunu.

"Böyle düşünceler için vaktim olmadı. Ki önceleri de  gerek görmüyordum. Geleceğim benim için daha ağır basıyordu galiba.
Yani iki üç  günlük sürecek bir şey için hayatıma birini almak ne kadar doğru ki?"

Kafasını salladı.

"Haklısın. Böyle düşünmene sevindim. Birisi ile olacak geçmişine üzülürdüm galiba."

Beni kardeşi gibi gördüğü için olsa gerek böyle bir tepki göstermişti. Kardeş diyince içime oturan öküz de anlatılmaz yaşanır.

"Hadi hızlanalım yoksa bizimkiler  eve dönerken karşılaşacağız."

Söylediklerine güldüm. Haklıydı arayı baya açmıştık. Göremiyordum bile onları.

Payidar ~Mahalle KlasiğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin