İYİ OKUMALAR.
SATIR ARASI YORUM YAPMAYI VE BOLÜMÜ BEĞENMEYİ UNUTMAYIN....
Satır arası yorum yapmayı ve bölümü beğenmeyi unutmayın....
Arkadaşlar yaptığınız yorumlar etiketli olan sıralamalarda yükselmemize yardımcı oluyor. Bol, bol, bol yorum yapın..Arkadaşlar okuyucu sayısına göre beğeni sayısı biraz düşük gibi, ne dersiniz?? Çok çok iş değil, alt üstü küçük bir yıldıza basacaksınız... Lütfen üşenmeyin...
*******************
Dağhan usulca eğilip az önce bir kelimeye bilmem kaç cümle sığdırdığım dudaklarım üzerine sıcak bir öpücük bıraktı.
"Gitsem iyi olur, Ayaz arabada bekliyor." Diyerek sanki bütün her şeyi tek ben yaşamışım gibi hızlı kalp atışlarımın sesi eşliğinde beni kapının önünde yalnız başıma bırakıp usul usul indi merdivenleri.
Elimdeki kolyeyi usulca boynuma takıp kapı önünde bekledim bir kaç dakika kendime gelmek amaçlı o sırada da gözlerimi kapatmıştım.
Fakat gözlerimi açmama ve içimdeki huzurun tuzla buz olması için bir kaç kelime yeterli olmuştu.
"Her şeyi gördüm." Başımı duyduğum ve tanıdık gelen erkek sesine doğru çevirdim.
Emir bir elinde valiz diğer elinde telefon ile dudağı kıvrılmış 'şimdi ağzına gidene kadar birazcık sıçacağım' havasıyla yüzüme bakıyordu.
Dedemin Emir'i arayacağını biliyordum fakat aramış, hatta buraya da çağırmış olduğundan şimdi haberim oluyordu. Ah, tabii basıldığımı da unutmamak gerek!
"Eğer," dedim dişlerimi bairbirine bastırarak sinirle. "Birisinden duyarsam çok fena olur Emir. Bu kez seni duvardan değil asansör boşluğuna atarım. Anladın mı?!" İşaret parmağımı ona doğru tehdit edercesine salladığımda duruşunu geçtim tavrını bile değiştirmeden kaşlarını kaldırdı. "Anladın mı diyorum?!"
"Salak değilim ya, anladım." Dedi yüzünde Munzur bir ifade taşırken. Bu kadar çabuk anlamasına şaşırmıştım. Ya ben uzun süredir tanımadığım için değişmişti ya da bilerek yapıyordu.
Ki bence bilerek yapıyordu.
İçeriye girmek için hareketlendiği sırada önüne geçip parmaklarımı göğsüne koyarak geriye doğru itekledim.
"Eğer hâlâ ben küçükken tanıdığım Emir'le kuzensem bu kadar kolay kabullenmez. Aklından neler geçiyor çabuk söyle." Refleks olarak salladığım parmağımı telefonuyla indirip yüzünü yüzüme yaklaştırdı.
"Hiçbir şey geçmiyor balon balığı. Sadece bugün gece koltukta uyuyacağım diye moralim bozuktu ama şimdi sen rahat yatağını bana verdiğin için mutluyum. Belim ağrıyacaktı yoksa." Demiştim değil mi? Evet kesinlikle hâlâ küçük eski Emir'di. Demiştim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POLİS FOBİSİ
Teen Fiction❝Geçmişinde yaşadığı travmatik bir olaydan dolayı polislik mesleğinin adından bile ölesiye korkan bir kadın, farkında olmadan başına ömürlük bela olacak bir başkomiserle Adana sokaklarında denk düşer. Adamın polis olduğunu öğrendiğinde korkuyla ora...