Multimedya: Maya Avcı
Herkese merhaba! Ben geldim 👋🏻 Tam bir aydır yeni bölüm gelmiyor. Sınav haftasında bölüm yazmaya vaktim olmadı, o bitti ikinci sınavlar olacak dendi, ertelendi. Mecburi AŞK ile ilgilendim, başka meşgalelerim oldu bu yüzden bölüm gelemedi... Neyse, bırakalım şimdi bunları. Bomba bir bölüm ile geldim. 🔥 Geçen bölüm sonu baya bir merakta kalmıştınız. Kimler geldi, kim kimle ittifak kurdu, ne olacak ne yapacak her şeyi okuyacağız. Dopdolu bir bölüm bizleri bekliyor! 🤭
Bölüme geçmeden önce, Mecburi AŞK 'ı soranlar var. Panomda 'önce hangi kitaba bölüm gelmesini istiyorsunuz' diye bir ileti paylaşmıştım, sizlere sormuştum, çoğunluk YKNY istedi. Eh tabii malum uzun zaman oldu, özleşmişiz. Ama hiç merakta kalmayın, Mecburi Aşk yeni bölümünün gelmesine de çok az kaldı, siz bu bölümü okurken ben Duru ile Demir'i yazıyor olacağım...🖤😍
Hala okumayanlar için ufak bir tanıtım yapmış olayım. Mecburi AŞK yazmakta olduğum yeni kitabım! ❤😊 İlk iki bölüm, tanıtım ve kesiti yayımda, bu bölümden sonra koşup gidip bakarsınız. 🏃🏻♀️ Başrollerimiz Duru ile Demir, ailelerinin isteği üzerine mecburi bir evliliğe sürükleniyorlar, çevrelerine oynadıkları mecburi bir aşk oyunu var, ama kim demiş bir gün gerçek olmayacak diye? 🤭💏 Hepinizi Mecburi Aşka davet etmiş olayım buradan, bekleniyorsunuz.
Çok konuştuk, lafı daha fazla uzatmadan bölüme geçelim zaten bölüm sonu konuşuruz. Keyifli Okumalar Dilerim! ❤❤❤
•••
ESRA'DAN Bir hafta sonra
"Toplantı bitmiştir"
Herkes yavaşça çıkmaya başladığında fırsat bu fırsat diyerek Emre'ye döndüm. "Emre, biraz konuşalım mı?" tekrardan içlerine sızmak için bir adımdı bu, Mine'nin isteği üzerine. Aras'ı masumiyetime ikna etmeyi ve yıllarca yanımda tutmayı başarmıştım lakin yeterli değildi. Daha fazlasına ihtiyacımız vardı intikama giden yolda. Gerçi, tüm bu sebepler olmasaydı bile Emre ile konuşmak istiyordum, aklıma geçip giden yıllarımız, yarım kalan hayallerimiz geliyordu yüzüne her baktığımda. "Konuş tabii, konuş. Sahne senin, yap şovunu!" beklediğim tepkilerdi bunlar. Aras'ı da yanıma çekmek kolay olmamıştı. Her şeyi kaybetmeye göze alıp yanıma gelmeye ikna etmiştim onu, yine yapabilirdim.
"Kızgınlığını, hatta kırgınlığını anlıyorum. Ancak lütfen, bu kadar ön yargılı olma bana karşı."
Komik bir şey söylemişim gibi güldü. "Hiç değişmemişsin..." bahsettiği şey dış görünüşüm değildi. "Aynı şeyi senin için söyleyemem" diye cevap verdim. Benim tanıdığım Emre, ne olursa olsun benim, biricik dostunun yanında olurdu. Onu yanlış tanıdığımı düşünmüyordum, değişmişti.
"Doğru, karşında her dediğine inanan o aptal çocuk yok şimdi."
"Yapma, Emre. Hatırlasana, bıkmadan, usanmadan hayaller kurardık. Biz birlikte büyüdük, birlikte yaşlanacağız diye söz vermiştik. Ama sen hepsini unuttun, yok saydın, bir kenara attın."
"Bir katille kuracak hayalim yok benim!" diye sesini yükseltti, sonra iş yerinde olduğumuzu anımsamış olacak ki, "Bak, Esra. Senin de dediğin gibi, biz çocukluk arkadaşıyız, eski dostuz..." dediğinde tebessüm ettim, yoksa bana karşı yumuşamaya mı karar vermişti?
"Yani, ben senin o beş para etmez ciğerini iyi bilirim. Ayağını denk al, benden, ailemden ve arkadaşlarımdan uzak dur!" bunları söylerken parmağını alnıma koyup ittirdi. Benimle nasıl bu şekilde konuşurdu? Bir anlığına kendimi kaybettim. "Bu ne cüret! Senin karşında dünkü çocuk yok." Derin bir nefes aldım ve tekrar denedim. İçinde bir yerlerde eski dostuna duyduğu sevgiyi, özlemi aradım. "Onurumu, gururumu ayaklar altına alıp sana bir adım atıyorum ve senin bana verdiğin cevap bu mu gerçekten?" sinirli bir gülümseme peydahlandı dudaklarında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Yeni Kıza Ne Yapalım?"
ChickLit17. yaş gününde Melisa, ailesi hakkında öğrendiği gerçekle ne yapacağını bilemez ve bir süreliğine İstanbul'dan İzmir'e giderek ablasıyla yaşamaya karar verir. Her şeyin daha iyi olacağını sanan genç kız, okulda karşılaştığı zorluklar karşısında ne...