"Yeni Kıza Ne Yapalım?"

-Bölüm 11-

Multimedya: Melisa Erden

Keyifli Okumalar Dilerim!

---

"Onu asla bırakma." dediğinde başımı salladım. "Bırakmayacağım." Deniz ve Doğukan odaya girdiklerinde konuşmamızı kestik. "Evde yiyecek hiçbir şey yok, mecbur yemek yapacağız!" dedi Doğukan kapıya yaslanarak. "Melisa yapar, tam bir ev hanımıdır kendisi" dedi Deniz kıkırdayarak. Aklı sıra beni pazarlıyordu. "Bakalım ne var mutfakta, ona göre bir şeyler yaparız" kalktım ve mutfağa ilerledim.

"Tabii sizde bana yardım edeceksiniz" dedim arkamdan gelen ikiliye. Oflayıp pufladıklarında güldüm ve dolabı karıştırdım. "Ne de olsa vaktimiz çok. Yemeği geçiştirmek yerine güzel bir şey hazırlayabiliriz" dolaptan malzemeleri çıkardığımda sadece bakıyorlardı. "Oklava nerede?" diye sorduğumda Doğukan, "Ne yapacaksın oklavayla, bana mı vuracaksın?" ona kalmadan kendim buldum ve ona doğru salladım. "İyi fikirmiş ancak hayır, mantı yapacağız!"

"Mantı mı yapacaksın? İnanmıyorum. Tam bir yeni gelin!" ikisi kıkırdarken kaşlarımı çattım. Deniz yüz ifademi görüp sustu. "Tamam tamam, bir şey demedim, yapalım hadi" dakikalar sonra üçümüz oturmuş mantı yapıyorduk. "Doğukan! Bana değil mantıya bak! Sana gösterdiğim gibi yapsana mantıyı hep ziyan etmişsin." dedim umutsuzlukla ona bakıp. Gülümseyerek bana bakmaya devam ettiğinde içim bir tuhaf olmuştu,gözlerimi kaçırdım.

"Ne gülüyorsun öyle pişmiş kelle gibi?" dediğimde yine güldü. "Aman git! Bir işe yaramıyorsun zaten!" Doğukan'a mantı yapmayı öğretmek bir çocuğa okumayı öğretmekten daha zordu.Mantıları yapmayı bitirdiğimde pişirmeye başladım.Onlar pişerken de yoğurdunu ve sosunu hazırlamaya başlamıştım.Doğukan alayla güldü. "Meğer sen evin hamarat hanımıymışsın da haberimiz yokmuş." dediğinde un bulaşmış ellerimi ona gösterdim. "Saçına sürerim,bulaşma bana." dedim ve önüme gelen saçlarımı itmeye çalıştım.

Doğukan bana yaklaşıp saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdığında ona baktım,beni izliyordu. Utanarak önüme döndüm ve yemeğimle ilgilenmeye devam ettim, pişmişlerdi. Tabaklara koymaya başladım. "Git Derin'i çağır" dediğimde sorgulamadan gitti. Dolapta limonata da bulmuştum. Mantı ve limonata birlikte iyi gider miydi bilmiyordum ama dolapta başka içecek yoktu. Onu da masaya koydum, Deniz sofrayı hazırlamıştı. Hep birlikte sofraya oturduk.

DOĞUKAN'DAN

Yemek yedikten sonra oturmuş sosyal medya hesaplarıma bakıyordum. Arama yerine onun ismini yazdığımda yaklaşık üç bin takipçisi olan hesabı direkt çıkmıştı.Gözlerim Melisa'ya kayarken uyukladığını fark edip gözlerimi devirdim ve koltuktan bir yastık alıp Derin'e fırlattım. "Ne yapıyorsun eşek!"Daha sonra Derin,Melisa'yı uyandırdı ve birlikte odasına gittiler. Bende hesabında dolanmaya başladım.

Güzelliği karşsında bir süre bakakalmıştım. Sonra altındaki yorumlara göz gezdirdim. Melisa'ya yapılan her kötü yorumda Büşra yanıt vermişti,çoğunlukla küfürdü. Onları atlayarak bir sonraki fotoğrafa bakacakken Melisa içeri girdi.Derin'in kıyafetlerini giymişti,çok tatlı görünüyordu.Ona baktığımı görünce,"Derin verdi," diye açıkladı.Bu hâline güldüm. Telefonum çaldığında gözlerimi ondan ayırdım ve aramayı cevapladım. "Efendim?" dediğimde Anıl'ın sinirli sesini duydum. "Neredesin lan sen? Gelecektin bugün." dediğinde güldüm. "Çok mu özledin beni?" sırıtarak sorduğumda Melisa şaşkınlıkla bana baktı. "Nasıl özledim anlatamam!" dedi alayla. "Evdeyim. Gelirim birazdan yanına." dediğimde, "Okey." deyip kapattı. Derin kaşlarını çatıp,"Kimle konuşuyorsun sen?" diye sordu.

"Ne yapacaksın?" dedim gülerek ayağa kalkarken. "Neyse ben gidiyorum." dediğimde Melisa önüme geçti. "Nereye gidiyorsun?Kimin yanına?" diye sorduğunda,"Ne yapacaksın?" diye cevap verdim,gözlerini kaçırıp yanıtladı."Yok,öylesine sordum." dedi geri çekilerek. Kapıya doğru ilerlerken, "Eminim öyledir," diye mırıldandım. Evden çıktım ve motoruma atladım. Kısa süre içinde gideceğim yere varmıştım, evlerimiz yakındı.

Motordan inip eve yürüdüm.Gülmeden edemiyordum, beni kıskanmıştı. Kapıyı Emine teyzem açtı. "Ula uşağum yavuklin oldi uğramaz oldin!" diye sitem ettiğinde,"Hadi ya,sevgilim mi olmuş?" dedim gülerek."Anıl söylediydu.Yavuklin varmuş. Nerededur gelunum?" diye sorduğunda gülüp yanağından öptüm."Emine teyzem,evlenmiyorum ve yavuklum yok." dediğimde kaşlarını çattı.

"Ula o içerudaki uşak bana yalan mi söyledu?" dediğinde başımı iki yana salladım."Yanlış anlaşılma diyelim." dedikten sonra içeri geçtim.Telefonuna bakan Anıl'ın ensesine vurup yanına oturdum. Küfür ettiğinde Emine teyze ona terlik fırlattı. "Gazi oldum be!" diye isyan edişine güldüm."Yengem nerede?" diye sordu hem ensesini hem bacağını ovuşturmaya çalışarak.

"Ne yengesi oğlum, yok öyle bir durum" dedim arkama yaslanırken."Boş ver be sana kız mı yok. Ama o da çok güzeldi be,tüh!" Aynı Aras gibiydi. Zaten çok iyi anlaşıyorlardı. "Madem sevgili değilsiniz, bana ayarlasana" Kaşlarımı çatıp, "Rüyanda bile göremezsin," dediğimde başını salladı. "Sen aşık olmuşsun,yapacak bir şey yok." eline telefonu alıp mesaj yazmaya başladı."Ne yapıyorsun?" diye sordum anlamsızca bakıp.Bana bakmadan mesaj yazmaya devam etti."Emre ve Aras'a mesaj yazıyorum. Seni de kaybettik."

"Salak salak konuşma." dedim ona bakıp. Ayağa kalkıp koltuğun üstüne çıktı."Aşıksın işte.Aşıksın aşıksın!""Sonunda delirdin." dediğimde koltuğun üstünde dans ederek şarkı söylemeye devam etti. Emine teyze onu görüp, "Geliyor bak otuz sekiz numara!" dedi ve Anıl bir şey demeden fırlattı.

Emine teyzenin terliğini yeyince ağıt yakmaya başladı."Daha fazla burada durursam delireceğim." deyip evden çıktım ve motora binip eve doğru sürdüm.

MELİSA'DAN

Kızlar ile evleneceksen gel izliyorduk. "Ayol bu da evlenemedi." dedi Derin çekirdeğini çitlerken."Evde kaldı kız." dedi Deniz kahkaha atıp."54 yaşında 16 kedisi ile öldü diye haberlere çıkarsa şaşırmam." dedim bende.

Zil çalınca çekirdek pakedini sehpaya bırakıp kapıyı açtım."Doğukan bey sonunda eve teşrif edebildiniz." dedim alayla."Aslında gelmeyecektim ama-" kapıyı sertçe kapatmamdan dolayı sustu ama gülmeye devam ediyordu.

Hızla yerime geçip oturdum ve tırnaklarımı zaten yediğim için çekirdek yemeye devam ettim.Doğukan bize kısa bir bakış atıp odasına geçerken,gözlerimden alev çıkar halde ona baktım. Kızlar ise halime gülüyordu. "Yatıyorum ben, size iyi geceler!" "Ne yatması kız? Erken daha!" Deniz saatine baktı ve ayağa kalktı. "Babam gelir şimdi beni almaya" dediğinde onu geçirdik. Bende Derin'in benim için hazırladığı misafir odasına geçtim, bir süre Derin'in kitaplığından aldığım kitabı okudum, sonra da uyuya kaldım.

Ertesi gün Derin odaya daldı.Elinde tencere ve kaşık,birbirine vurarak beni kaldırmaya çalışıyordu. "Haydi uyan, Melisa! Haydi, dım tıs dım tıs!" kafamı yastığa gömdüm ancak bu işkenceden kurtulmanın tek yolu kalkmaktı. "Derin,Doğukan bunca yıldır senden ne çekmiş be." diye söylene söylene kalktım. Derin odadan çıkmıştı. Giyindikten sonra kahvaltıya oturdum.Ellerimi masaya koyup kahvaltı eden Doğukan'a gözlerimi kısarak baktım. "Sevgilinin evinde etseydin kahvaltını?" dedim imalı bir şekilde.Doğukan sırıtıp,,"Bir daha ki sefere orada ederim," dedi ve kahvaltısına devam etti, uyuz!

Okula gelmiştik.Uyuşuk halde sınıfa çıktım.On dakika sonra sınıfa Selen hoca dalınca ayağa kalktık. "Müdür gelecek,uslu durun." dedi ve yerine oturdu. Oturdum ve arkama yaslandım ancak birkaç dakika sonra müdür sınıfa girdi. "İyi dersler hocam" dedikten sonra bize döndü. "Biliyorsunuz ki seneye gireceğiniz bir sınav var ve bu sınav hayatınızı etkileyecek bir sınav olacak. O yüzden ipleri şimdiden elinize almalısınız. Yani siz artık yavru YGS kurtlarısınız!"

Öğle arası,yemekhaneye inmeden önce mikrofondan bir ses duyuldu."Herkes bahçeye gelebilir mi?" "Bu Kaya değil mi?" dedi Deniz şaşkınlıkla.Başımı salladım ve bahçeye ilerledim.Bahçeye hatırı sayılır kişi gelmişti.Arkamızda bize öfkeyle bakan Esra da vardı.Kaya da müdür yardımcısının odasında elinde mikrofon öylece durmuş konuşuyordu.

"Ben sana çok uzun zamandır bir şeyler hissediyorum.Galiba sende bunu biliyorsun ama ben yine de söylemek istedim." dedi Kaya. Deniz'e baktığımda bomboş gözlerle ona bakıyordu.

"Salak bu çocuk." diye mırıldandım.

"Seni seviyorum Esra. Aşığım sana!"

---

Oy vererek destek olursanız çok mutlu olurum. Yükselmemiz için kitabımı arkadaşlarınıza önerebilir ve okuma listenize ekleyebilirsiniz.