-Bölüm 6-

81.4K 4.1K 786
                                    

Multimedya: Esra Doğan

Keyifli Okumalar Dilerim!

~~~

Sınıflarımıza geçmiştik. Aras ve Emre gelmemişlerdi. Ders boyunca da gelmediler. Teneffüs olduğunda Deniz ve Kaya'nın sınıfına gittim. "Aras ve Emre gelmedi." dediğimde Deniz ofladı. "Yapacak bir şey yok. Esra ve Doğukan'da uygularız planı."  Öğle arası olduğunda kafeteryaya inmedik.Spor salonuna gidip hazırlıklarımızı yaptık. Öğle arasının bitmesine yarım saatten fazla vardı ve bu bizim için yeterli bir süreydi.Doğukan ve Esra kantinde oturuyorlardı.

9. sınıf bir kız öğrenciye, "Kantinde Doğukan ve Esra oturuyor. Zaten tanıyorsundur. Onlara git ve Ahmet hoca spor salonunda,sizi çağırıyor,de." Başta istemese eline bir yirmilik tutuşturunca gözleri parladı kızın. O gidip çağırırken bizde girdiklerinde bizi göremesinler diye saklandık.Doğukan ve Esra spor salonun kapısından girince,Deniz ipi çekti ve kapının arkasına gizlediğimiz un kovaları Esra ve Doğukan'ın kafasına düştü.

Esra,"Ne oluyor ya?Hocam?" diye bağırırken, Doğukan küfür etmekle meşguldü. Onlar un ve başlarına geçirilen kova yüzünden bir kaç saniye net bir şeyler göremezken bunu değerlendirmeye çalıştık.

Ben ve Kaya Doğukan'ı,Deniz ise Esra'yı tutup yandaki sandalyeye oturttuk.Doğukan,"Ne oluyor lan? yapıyorsunuz?" Kaya ellerine düğüm atıyordu. En zoru Doğukan'dı. Esra zaten tamamdı. Deniz onu halledip,ağzına da bant yapıştırdıktan sonra yanımıza geldi.Doğukan bizi baya zorlamıştı.  Deniz sandalye de duran,bir paket şeker,bir paket un ve iki düzine yumurtayı getirdi.Evet,kek yapacağız. Ama Doğukan ve Esra'dan.

Deniz,Esra'nın kafasına yumurta kırdığında Esra ağlamaya ve çırpınmaya başladı.Ben Doğukan'ın kafasından unu dökerken,Kaya da şekeri döküyordu. Deniz gülerek,"Acaba Esra'dan kaşarlı yumurta mı yapsak?" deyince güldüm. Doğukan'ın kafasına yumurtayla vurup,yumurtanın kırılışını ve akışını izledim.Esra çırpınmaya çalışıyordu ama nafileydi çünkü Kaya resmen gemici düğümü atmıştı.Deniz unu alıp Esra'ya dökmeye başladı. Ben de yumurtaları kırmaya devam ediyordum.

"Kendini okulun imparatoru sanıyordun,değil mi?" dedim yaralı bir ceylan misali çırpınan Doğukan'a bakarak. Bir süre böyle devam edip,yumurtalar bitene dek kafalarında kırmaya devam ettik. Tüm malzemeler bitmişti.Gerçek birer kek olmuşlardı.En sonunda da planımızın en son ve en vurucu kısmına gelmiştik.Kaya,Doğukan ve Esra'nın o hallerini çekti. Fotoğrafın ön planında Esra ve Doğukan,arkada da sırıtarak poz veren ben ve Deniz vardık.

Fotoğrafları sosyal medya uygulamalarından onları etiketleyerek paylaştık. Ayrıca okulun sitesine de koymuştuk, herkesin görmesini istiyorduk. İşimiz bittiğinde sadece Esra'nın ellerini çözdük. Gözlerini kıpkırmızı olmuştu. Hiçbir şey demeden Doğukan'ın yanına koştu ve ellerini çözmeye başladı. Bizde ayrılıp sınıflarımıza girdik. Sınıfta on kişi falan vardı.Herkes bana bakmaya başladı. Amacım Doğukan'ın yerine geçmek değil, bir daha kimsenin ondan korkmamasını sağlamaktı. 

Doğukan ve Esra öğleden sonra derse girmemişlerdi. Çantamı toparlayıp sınıftan çıktım.Deniz ile Kaya da bahçede beni bekliyorlardı.Kaya,"Bir şey yapmadılar değil mi?" diye sorduğunda başımı iki yana salladım. "Hayır,derse girmediler." Deniz gülüp,"Ben olsam bende girmezdim." dedi."Neyse,gidiyorum ben.Babam alacak." deyip okuldan çıktı Deniz. Bende dolmuş duraklarına doğru yürüyecekken Kaya,"Gel motorla bırakayım." dediğinde başımı iki yana salladım.

"Gerek yok sen git." dediğimde, "Yolumun üstü zaten bırakırım." dedi. Omuz silkip elindeki kaskı aldım. Evin önüne gelince kaskı çıkarıp,"Teşekkür ederim. Yarın görüşürüz." dedim kaskı uzatırken. O giderken eve doğru adımladım.Evin kapısını çalmadan ablam açınca,"Abla?" dedim şaşkın bir şekilde.Ablam sırıtıp,"Kim o çocuk?" diye sordu.

"Yeni Kıza Ne Yapalım?"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin