"Yeni Kıza Ne Yapalım?"

-Bölüm 2-

Multimedya: Doğukan Enis Yılmaz

"Bir bilgeye sormuşlar. 'Efendim,dünyada en çok kimi seversiniz?' 'Terzimi severim.' diyerek cevaplamış bilge. Soruyu soranlar şaşırmışlar. 'Aman efendim, dünyada sevilecek o kadar insan varken terzi de kim oluyor? O da nereden çıktı? Neden terzi?' Bilge şöyle cevap vermiş: 'Evet dostlar, ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değil. Bir kez benim hakkımda karar verirler,ölünceye kadar beni hep aynı gözle görürler.'" 

---

Çocuk bunu söylediğinde herkesten son derece psikopat fikirler çıkmaya başladı. "Kafasını klozete sokalım!" dedi birisi. Çocuk da bana bakarak,"En son gelene bunu yaptığımızda boğulup hastaneye kaldırılmıştı ama, bilemedim." Kız olan çocuğa dönüp, "Ne ara bunlara acımaya başladın?" diye sordu. "Hiçbir zaman. Sadece daha farklı fikirler istiyorum." Kız bunu duyunca kahkaha attı deli gibi. "Bence bu güzellik harcanmaz beyler." deyip arsızca sırıttı ve yanıma geldi. Gülümsedim ve karnına dizimi geçirdim. Gıcık olduğum kızı da saçından tutup sıraya yapıştırdım.

"Sıradan hamile kalana kadar sıraya gömerim kafanı," diye söylene söylene kızı döverken diğerleri gülsek mi ağlasak mı diye düşünüyorlardı herhalde. Bir diğer salak beni kolumdan tutunca kolunu ters çevirdim fakat diğer kolumdan da tuttular. Kendini bir şey sanan sözde çete lideri kolumdan tutunca önümü ona döndüm. Bir ayağımı onun ayağının arkasına koydum. Geriye adımladığında ayağı bana takıldı. Son anda ayağımı çektim fakat kolumdan tutup beni de çekti ve bende onun üstüne düştüm. Yerlerimizi değiştirdi ve bileklerimden tuttu. Karnına sert bir diz attım. Acıyla inleyip yanıma düşünce zaferle sırıttım ve ayağa kalktım.

"Yaptığın bu şovdan korktuğumu mu sanıyorsun?"

"Adım yeni kız değil.Dayak yedin yiyeceğin kadar,zorlama."

Gıcık olduğum kız bağırdı. "Doğukan! Bu kızla muhatap olduğuna inanamıyorum!"

Doğukan dudaklarını sinirle yalayıp, "Burada bitmedi ben pes etmem." dedi ve sınıftan kapıyı çarparak çıktı. Arkasından diz attığım çocuk da çıkarken gıcık olduğum kız hareketlendi ancak başka biri onu kolundan tutarak çekti. "Esra sen dur," Esra sinirle yerine otururken hoca sınıfa giriyordu. Esra'yı durduran çocuk hocaya bir şey demeden sınıftan çıkınca hoca arkasından bağırdı. "Emre nereye! Bitmiyor derdiniz!" kapıyı kapatarak sınıfa döndü. "Öğrendiğim kadarıyla sınıfa yeni bir kız gelmiş," ayağa kalktım ve kendimi tanıttım. "Evet hocam benim, adım Melisa." 

Hoca gülümsedi ve oturmam için işaret etti. "Hoş geldin," yerime otururken sınıfa kısa bir bakış attım.

---

Okul bittiğinde çantamı toplayıp ayağa kalktım. Kapıya doğru ilerlerken Esra koluma çarpıp yanımdan geçti. Sinirle yumruklarımı sıkıp aklımdan Esra'nın kafasını klozete sokup boğarak öldürme fikirlerini atmaya çalışıp çıkışa doğru ilerledim. Buraları hiç bilmediğim için bahçedeki bir kıza,"Pardon, dolmuş durakları nerede acaba?" diye sordum. Kız gülümseyip,"Düz git, sağa dön, Aydın bakkal var. Oradan sola dönünce sağda."Kız ona bön bön baktığımı farkedip, "Gel ben seni götüreyim,bende oraya gidiyorum zaten."dedi ve yanındaki arkadaşlarına görüşürüz deyip yanıma geldi.

Elimi uzatıp, "Melisa ben," dediğimde "Ben de Deniz.Memnun oldum." diye karşılık verdi. Dolmuş duraklarına geldiğimizde orada bekleyen dolmuşa bindik, neyse ki kaçırmamıştık. "Burada yeni misin?" dedi parasını ödeyip bir koltuğa otururken. Başımı salladım. "Evet,İstanbul'dan geldim." "Hangi sınıftasın?" "11-B"dediğimde kaşları şaşkınlıkla havalandı.