"Yeni Kıza Ne Yapalım?"

-Bölüm 16-

Multimedya: Deniz ve Doğukan

Keyifli Okumalar Dilerim!

---

DOĞUKAN'DAN

Aras'a bakıp küfreden Emre'ye güldüm. Hamburger yemeye gelmiştik ve Aras üç tane menü yemişti, duracağa da benzemiyordu. Gözlerim karşımda oturan Deniz'e kaydı, şu sıralar canının sıkkın olduğunu biliyordum ama Anıl'la birlikteyken düzelir sanmıştım. Kaya ve İrem birbirlerine patates yediriyordu, Melisa onları da çağırmıştı. Deniz'in bu durumdan memnun olmadığı açıktı. 

"Tabağını bitir, Deniz," dediğimde dalgın dalgın bana baktı. "Hı?" gözlerimle önünü işaret ettim. "Tabağını diyorum, bitirmeden buradan kalkmayacağız" bu sırada Kaya ve İrem birbirlerine patates yedirmeyi bırakmış ve bize dönmüşlerdi. "Kız ister yer ister yemez," Kaya konuştuğunda Melisa ona dönüp, "Fikrini aldığımızı hatırlamıyorum" diye cevap verdi. Deniz'le ne zaman ilgilensek Kaya'nın laf söylemesi onun da canına tak etmişti. Bu arada Emre son yediklerimizle birlikte hesabı ödemeye gitmişti. "Cebine bereket, kardeşim" dedi Aras ayağa kalkarak. Bizde ayaklandık ve çıkışa ilerledik. "Ne yapıyoruz şimdi?" diye sordu İrem Kaya'nın yanında ilerlerken. "Ne yaparsanız yapın, bize ne" dedi Deniz onu tersleyerek. Tartışma yaşansın istemiyordum,ki olursa da Kaya dışında kimse İrem'in tarafını tutmazdı. Melisa da benimle aynı fikirde olacak ki, "Yani şey, sahilde yürüyebiliriz, alış veriş merkezine gidebiliriz, sinemaya gidebiliriz" diye seçenekleri saydı. "Kardeşim, ben Esra'nın yanına gideceğim. Yarın konuşuruz" Aras bizimle vedalaşıp giderken Anıl da ona katıldı. "Benim de eve gitmem lazım," Deniz'i yanağından öptü. 

"Meleğim, seni de bırakayım istersen?" Deniz'in daha fazla Kaya ve İrem'le vakit geçirmek istemediğini biliyordum. Melisa, "Deniz, sen kal lütfen. Birlikte gezelim" onu onayladım. Deniz istemeye istemeye kabul ettiğinde Melisa ona sarıldı. 

"Alış veriş merkezine gidelim, değil mi aşkım?" dedi İrem Kaya'ya sırnaşarak. Deniz yüzünü buruştururken onun bu hali iyiden iyiye canımı sıkıyordu. "Olur, siz bilirsiniz" dedi Melisa. Motorlara atlayıp en yakın alış veriş merkezine doğru yola çıktık. Geldiğimizde her kafadan ayrı ses çıkıyordu. "Mağaza gezelim" dedi İrem hevesle. "Ne mağazası abi, sinemaya girelim" dedi Emre. "Bana fark etmez" dedi Melisa, herkesin gönlü olsun istiyordu. "İsteyen istediğini yapsın, sonra alt kattaki kafede buluşuruz" herkes onaylarken Melisa'ya dönüp, "Ben Deniz'le konuşacağım," dediğimde başını salladı. "Evet, iyi olur" Melisa ve İrem mağazalara bakmak için giderken Emre ve Kaya da alış veriş merkezinin içine dağılmıştı. "Hadi, biz biraz konuşalım" bunu yapacağımı biliyordu, o yüzden karşı çıkmadı.

Bir kafeye gidip oturduğumuzda ikimize de kahve aldım. "Anlat" dediğimde dudaklarını büzdü. "O kızı Kaya'nın yanında görmek istemiyorum" kahvemden bir yudum aldım. "Evet, biliyorum. Ama Kaya hiçbir zaman doğru seçim yapmadı ki" başını salladı. "Esra'yı da sevmiyordum, Kaya'yı hep kullanıyordu ama en azından onun bir duruşu vardı. Esra bir gün iyi biri olsa ve Kaya'yla sevgili olsalar bu kadar takılmazdım sanırım. Ama İrem'e o kadar gıcık oluyorum ki, tahammül edemiyorum" kahvesini karıştırdı ve devam etti. "İnanılmaz itici bir kız. Onu görmeye bile katlanamıyorum ama birlikte vakit geçirmek zorunda kalıyoruz." 

"Anladığım kadarıyla senin sorunun daha çok İrem'le" anlattıklarından bunu çıkarmıştım. "Bilmiyorum, sanırım. Gerçi, Kaya'nın da yüzünü pek göresim yok şu sıralar" "Peki ya Anıl?" diye sorduğumda duraksadı. "Anıl, gerçekten iyi biri. Benden hoşlandığını biliyorum. Bu yüzden ona şans vermek istedim. Onu üzmek istemiyorum" "Ama ona Kaya'ya hissettiğin şeyleri hissetmiyorsun?" dediğimde utandı, bu konuşmayı yaparken zorlandığını biliyordum. "Öyle, ama bunu Anıl'da hissetmiştir, sorun etmiyor. Biz zaten sizin gibi olamayız. Birbirini çok seven aşıklar... sadece vakit geçirmeyi seviyoruz işte."