R kişisi | texting

Özel Bölüm 5.1 ( R'den )

Ayayayayayay ne özlemişim burayı yaaa. Diğer kitaba başladım ama gözüm hala burada kaldı ya. Her neyse bölümler hakkında kısaca bir bilgi vereyim ben.

Şimdiiii yaklaşık olarak 4 veya 5 bölüm atmayı planlıyorum ama bu sayılar değişebilir de. O yüzden kesin konuşmayacağım ama aklımdaki sayı bu.

Bölümleri R'den yazacağım bu sefer. Gece'yi sevdiği zamanlarda veya bunları yaparkenki düşüncelerini okuyacağız.

Son olarak daaaaa burayı çok özlemişim yaa😭😭 her neyse son olarak da yazdığım diğer kitaba da bakarsanız çoook mesut olurum 😋 ay çok yazdım R'yi beklettik udidhisjd

İyi okumalaaarrr

Mavi Gri - Yarım Kaldım

Nefes al! Ver. Sakince. Evet şimdi tekrarla. Harikasın, bir daha. Tam nefesimi düzene koyduğumu düşünürken Akel'in söylediğiyle öncekinden de fazla hızlanmıştı.

"Ay geliyorlar." Gözlerimi büyütüp kendime çekidüzen verirken diğerleri bu halime gülüyordu ama ne yapabilirdim ki?

Sıla onun lavaboya gittiğini söylediğinde suratımı astım. Lavaboya gittiğini biliyordum çünkü bana çarpmıştı. Ama suratımın asılmasının nedeni bu değildi. Ya kaçarsa? Fazla utangaç biriydi. Buraya gelmek istemeyip gizlice kaçabilirdi. Ben de üzüntüden kahrolurdum.

"Gelir merak etme. Ama bu seni gebertmeme engel olamayacak." Daha ne olduğunu anlamadan Sıla kafama vurunca şaşkınlıkla ona baktım. Bir yandan da kafamı ovuyordum.

"Ne oldu ya?"

"Ne olacak? Şu hallere düşürdün ya beni, kızın yüzüne bakamıyorum. Bak, o benim gerçekten arkadaşım ama her şeyi öğrendiğinde benden uzaklaşacağını biliyorum. Bu anların tadını çıkarmaya çalışıyorum ama eğer o kız beni affetmezse kendini öldü bil!"

Korktuğumu belli etmeden hafifçe başımı salladım. Yapar mıydı? Kesinlikle. Sevgilisi de böyleydi bunun. Tencere kapak işte.

"Ya oğlum sakinleşsene. İlk andan belli mi edeceksin?"

Toprak'ın söylediğiyle derin bir nefes alıp başımı salladım. Kalbim yerinden çıkmak istercesine atıyordu ve ben bunu nasıl durduracağımı bilemiyordum. Elime tutuşturduğu suyu alıp içmeye başladım ama Akel yine beni öldürmeye kararlıymış gibi suyu püskürtmemi sağladı. Nasıl mı?

"Aha geliyor. İşte geliyor, öz-" Onu kim susturmuştu bilmiyorum ama iyi ki susturmuştu çünkü sevdiğim kızın karşısında birini dövmek istemiyordum.

Arkamı dönüp ona bakabildim sonunda. Yavaş adımlarla buraya yaklaşırken utangaç bir şekilde baktı hepimize. Ancak o bakışlar Sıla'ya döndüğünde sinirlenmişti. Aralarında sessiz bir kavga geçince en sonunda Toprak ile Sıla'nın arasına oturunca somurttum. Niye yanıma geçmemişti ki?

Sıla'nın kulağına sinirle bir şey fısıldayınca Sıla göz devirip önüne döndü ve sevgilisiyle bakışmaya başladı. Onların bu hallerine göz devirdim. Vıcık aşıklar işte.

Sırayla kendimizi tanıtırken sıra bana geldiğinde sesimin titrememesi için dua etmiştim. Neyse ki fazla titrememişti ancak kalbim o kadar hızlı atıyordu ki duymasından korktum.

"Ben Deniz," derken içimden keşke Reha deseydim demek geçse de kendimi durdurdum. Zamanı geldiğinde öğrenecekti zaten.

Akel ve Toprak ile iyi anlaşmıştı. Benimle neden konuşmuyordu ki? Onlar utangaç değildi ama. Biz ikimiz de utanıyorduk. Nasıl konuşabilirdik ki? Diğerlerine kınarcasına baktım ama hiçbiri oralı olmayınca daha da somurttum. Biraz yardımcı olsalar hiç de fena olmazdı aslında.