"Yeter ya yeter bıktım artık. "
"Asıl ben bıktım senden. Yeter!"
Bir şeyin kırılma sesini duyunca irkildim. Yine kavga ediyorlardı ama bu seferki diğerlerinden daha büyüktü. Artık bu sesleri duymak istemiyordum. Saat akşam 9 olmuştu. Soğuk olduğu için hırkamı giyip telefonumu aldım. Kavgayla meşgul oldukları için beni duymadılar. Anahtarları alıp evden çıktım.
Bir insan annesiyle babasının boşanmasını istemez değil mi? Ben istiyordum. Aile değildik ki böyle. Beni kötü etkilediklerinin farkında değillerdi.
Evimizin yakınındaki parka gelip boş salıncaklardan birine oturdum. Sokak sessizdi. Arada araba geçiyordu ama fazla değildi. İşte istediğim buydu. Bu ya. Evde bu ortamı sağlamak bu kadar zor olmamalı.
Annem ve babam sevgiliyken annem hamile kalmış bana. Babam istememiş beni. Ama annem aldırmayacağını söyleyince anneannem evlenmek zorundasınız demiş. Babaannem de hak vermiş ona. Evlenmişler. Sanırım bu yüzdendi her şey. Babamın annemi sevdiğini bile düşünmüyordum. Sonuçta istememiş evlenmeyi.
Salıncakta boş boş sallanırken mesaj sesiyle irkildim. Sanırım dalmıştım. Mesajın R'den geldiğini görünce başta açmadım. Düşünmem gerekiyordu ve anonimin mesajlarına bakmayacağımı söylemiştim. Bir sürü mesaj geliyordu. Merak edip açtım.
R: Gece.
R: Nasılsın?
R: Kaç gündür mesajlara bakmıyorsun/
R: Kızdın mı bana?
R: Ya da üzüldün mü?
R: Seni üzen kişi olmak istemiyorum.
R: Ama üzdüysem özür dilerim.
R: Yine bakmıyorsun.
Siz: Bakıyorum.
R: Sonunda be.
R: Neden bakmıyordun?
Siz: Düşünüyordum.
R: Neyi?
Siz: Bilmiyorum.
Siz: Her şeyi.
R: Ne oldu?
Siz: Hiçbir şey.
R: Anlatmak istersen buradayım.
R: Her zaman.
Gözümden bir damla yaş düşünce elimle hızla sildim. Artık ağlamayı bırakmıştım sanıyordum. Fazla geliyordu artık her şey. Şu kavgaları psikolojimi bozuyordu. Bir de anonim vardı. Aklımı karıştırıyordu. İnanırsam ve Berke gibi olursa diye çok korkuyordum. Ama eğer beni gerçekten seviyorsa ve ben inanmıyorsam kırılır diye korkuyordum. İnsanları kırmayı sevmezdim.
Mesaja cevap vermeyip sallanmaya devam ettim. Ağlamak istiyordum ama bunu uzun süre önce bırakmıştım. Artık ağlamak istemiyordum. Yavaş yavaş sallanırken telefonum çalmaya başladı. Annem arıyordu. Açmadım. Konuşmak istemiyordum onunla. Benim gittiğimi bile şimdi farkediyordu. Kavgaları daha önemliydi. Israrla çalıyordu ama açmıyordum. En sonunda mesaj geldi. Ne attığına baktım.
Annem: Neredesin?!
Annem: Bu saatte nereye gittin?
Annem: Arıyorum açmıyorsun.
Annem: Neredeysen hemen eve gel.
Sanırım kavgaları bitmişti. Sallanmayı bırakıp eve doğru yürümeye başladım. Yürürken karşı yolda birini gördüm. Siyah kapşonlu giymişti ve yüzü görünmüyordu. Ben ona dikkatlice bakarken bir mesaj daha geldi.
R: Benim.
Siz: Nerden buldun beni?
R: Bilmem.
R: Hissettim.
Bir şey demeyip bakmaya devam ettim. Galiba ona inanmaya başlıyordum. Beni sevdiği konusunda. Umarım bundan da bir şey çıkmaz.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
R kişisi | texting
Short Story| texting | R: Sevdiceğim. Siz: Neden öyle sesleniyorsun bana? R: Sevdiceğimin bir anlamı var. Siz: Neymiş o? R: Sevdiğim ve seveceğim kelimelerinin birleşimidir. R: Ben seni seviyorum ve hep seveceğim. Başlangıç; 09.08.20 Bitiş; 06.03.21 İkinci kit...