Evli Ve Öfkeli 2 / bxb ✔️

31.

Ilgar yemek dolu tabağı önüme koyduğunda gözlerimden kalp çıkartarak bakmaya başladım.

"Ben sana sormadan bir şey yaptım, Ada." Ilgar konuşarak karşımdaki sandalye'ye oturup gözlerimin içine bakmaya başlamasıyla kalbim çok hızlı atmaya başlamıştı.

Daha yarım saat önce ona aşık değilim demiştim ama ona bal gibi de aşıktım, sadece neden bu gerçekten kaçtığımı bilmiyordum ve bunu inkar etmem aşırı derecede aptallıktı.

"Sana aşık oldum Ilgar, bunu geç anladığım için şu an moralim bozuldu. O yüzden Özür dilerim..." Ağzımdan çıkan sözcükler ile Ilgar'ın bakışları değişirken utangaçlıkla bakışlarımı kaçırdım.

-Ne? Ada kaçırma gözlerini bana bak ne demek istedin? Ah her neyse ben sana sormadan bir şey yaptım.

- Ellerini öne doğru uzatıp ellerimi titreyerek tuttuğunda burukça gülümsemiştim.

En azından çabalıyordu ve benim ona yardım etmekten daha çok zararım oluyordu.

Çoğu zaman eve Ilgar'dan sonra geliyordum ve onu odada  duvarın dibine çökmüş bir şekilde ağlarken buluyordum.

Yaşadıkları şeyler hiç kolay değildi ve küçük yaştan yetişkin olana kadar tacize maruz kalmıştı.

Ilgar Bodrumdan ölesiye  korkardı ya da elektrik gittiğinde titremeye başlardı...

Aslında birçok şeyden korkardı, kemer de buna dahil.

Bana ilk defa bunları attığında ona Acıdığım için kendimden nefret ediyordum ve bunu geri alamazdım.

İlk tanıştığımız zaman ne yalan söyleyeyim kendisinden nefret etmiştim ve bir an önce ondan kurtulmak için bir açığını bile aramıştım.

Benimle yasa dışı yollardan evlendiğini günlüğünde okumuştum ve o gün sinirden gözüm dönmüştü...

Sırf günlüğünü açığını aramak için okumuştum ve o yere denk geldiğim zaman...

O günden sonra Ilgar'a yanaşmıştım ama ona mecazi anlamda vurulacağımı nereden bilebilirdim ki?

Ilgar karşıma çıkana kadar hep kızlar ile birlikte olmuştum. Eh birkaç erkek de olmuştu ama onlar takılmalıktı.

"Ada dinliyor musun beni?" Elini gözümün önünde salladığında kafamı iki yana sallayıp kendime geldim.

Kendimden tam anlamıyla tiksiniyordum, Ilgar hakkında çok kötü şeyler düşünmüştüm ve yapmıştım da.

-Dinliyorum Ilgar, özür dilerim dalmışım.

-Şey ben öğlenden sonrası için doktora randevu aldım, bebek ve senin durumunu öğrenmek için. Sana sormadığım için çok kötü hissediyorum ama bir an önce onu görmek için sabırsızlanıyorum. Özür dilerim başta baba olacağıma sevinemedim ve sana çok 'İtici' davrandım. Söz bütün bunları telafi edeceğim. Belki doktordan sonra bebek ve senin için de alışverişe çıkarız? Kıyafetlerin dar ve içinde sıkılıyormuşsun gibi duruyor, rahat edebileceğin bir şeyler bakabiliriz.

Dediği şeyler ile ilgili gözlerim dolmaya başlamıştı.

Resmen ayaklı bir melekti ve iyiliği karşısında altında eziliyordum.

"Hey hey neden ağlıyorsun? İstersen gitmeyiz, kalbini mi kırdım? Ada çok özür dilerim bebeğim, seni incitmek istemedim." Yanıma gelip bana sarıldığında ağlamam daha çok şiddetlenmişti ve ben bu kadar kötü biriyken Ilgar neden bana bu kadar iyi davranıyordu ki?..

*******

Bunlara aşığım aşıkkkk