4.4

990 78 49
                                    

Saçma Bir Grup

Arda: Çift yumurtalarım,

Arda: NE DEMEK TAŞINIYORUZ?

Güneş: Sinem...

Sinem: Herkesin bilmeye hakkı vardı.

Güneş: Kesin değil.

Kaya: Ama ihtimal.

Baran: Süper.

Baran: Harika bir fikir bence de.

Arda: Çocuğun devreler yandı.

Sinem: Hep bu kas reis soktu bu fikri değil mi aklına?

Kaya: Buranın ona iyi gelmediğini inkar edemez.

Sinem: İnkar edemezmiş.

Sinem: Senin şu an saçını başını yolmak istiyorum.

Sinem: Aptal.

Kaya: Ne bu sinir, hayırdır?

Sinem: Aptalsın işte.

Sinem: Salaklığın benim sinirimi bozuyor.

Arda: Sinem'im yavaş...

Kaya: Pardon ama salaklığım seni neden bu kadar ilgilendiriyor?

Arda: Bir dakika.

Arda: Sinem?

Sinem: Ne?

Arda: Aklıma bir şey geliyor ama...

Sinem: O aklına gelen şeyi geri göndermezsen bir daha aklına bir şey gelebilecek beynin kalmayacak.

Baran: Aklına gelen şey %100 doğruymuş, kardeşim.

Güneş: Ne ki?

Kaya: Aynen, ne?

Sinem: Şey,

Arda: Sinem'in sinir hastası olması ve bunu bizden saklaması.

Güneş: Aa gerçekten mi?

Arda: Kız minnoş seni, gerçekten tabi.

Kaya: E bu zaten bilinen bir şey değil miydi?

Baran: AHSKAKSKSKKA.

Arda: HAJSAKKSKSKA.

Sinem: Ha ha çok komik.

Sinem: İnşallah taşınırsınız da o orangutan suratını bir daha görmek zorunda kalmam.

Güneş: Kaya duanın tutması için dua ediyor.

Arda: Sizde dua var mı ya?

Baran: Yuh Arda.

Baran: Bu arada Kaya,

Baran: Sen sünnet oldun mu ya?

Arda: HDJSLWKELDLWLSKS.

Sinem: Pisleşmeyin.

Arda: Niye, babanlar böyle damat kabul etmez mi?

Kaya: Ne?

Sinem: ARDA!

Kaya: Damat mı?

Baran: Güneş hazır burda olay kopmuşken biz de konuşsak mı artık?

Arda: Lan herkes kendini kurtarma peşinde.

Arda: SJSJSKSKSLAKS.

Sinem: Kaya, Arda dalga geçiyor, yok öyle bir şey.

Kaya: Anladım.

Sinem: İnanıyorsun değil mi bana?

Kaya: Evet evet, tabi.

Baran: Güneş?

Kaya: Güneş büyükannemlere gitmek için çıktı.

Kaya: Telefonunu masanın üstünde unutmuş.

Arda: Baran şansını seveyim hahsskakjs.

Kaya: Ben de gideyim artık, görüşürüz.

Arda: Görüşürüz kankim.

Sinem: Baran?

Baran: Gel bize.

Baran: Depresyon bizi bekler.

Bu üçlü çok güçlü

Cem: Sizi özledim dedim şöyle bir grup kurayım.

Batu: Salak mısın, iki saat önce beraberdik ya.

Cem: Bir akıllı sensin zaten.

Güneş: Selam.

Cem: Civciv, nasılsın, ne yaptın oralarda?

Güneş: İyiyim, siz nasılsınız?

Cem: İyiyiz biz de ne olsun işte.

Batu: Ne zaman döneceksiniz?

Güneş: Bilmiyorum.

Güneş: Belki de hiç dönmeyeceğiz.

Cem: Ne?

Batu: Ne?

Güneş: Son dönemi burda okuyup direkt burda bir üniversiteye gidebiliriz.

Güneş: Daha karar vermedik.

Güneş: Yani Kaya verdi de, ben vermedim.

Cem: Civciv...

Cem: Ben seni özlerim.

Batu: Arıyorum, aç.

Cem: Sen İngiltere'den birini arayabilecek kadar zengin misin ya?

Batu: Doğru dedin, whatsapptan arayayım.

İngiltere Prensesi | Yarı Texting  [Tamamlandı.]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin