Yeni hoş geldin/hoş geldiniz. Keyifli okumalar dilerim.
Sarah öfleyerek odadan çıktı. Koridorda gözleri çaktırmadan Adam'ı arıyordu. Ancak göremedi. Sonra vazgeçti. Yemek odasına tam gireceği sırada Adam onu durdurdu.
Adam: Bugün William'a sen yemek götür. Ben Elizabeth'e götüreyim olur mu? Lütfen nedenini sorma. Sadece böyle gerekti diyebilirim.
Sarah şaşkın bir şekilde kafasını salladı. Sonra aklına büyük ihtimalle Elizabeth'in bir parmağı olabileceği geldi. Aslında Elizabeth bunu planlamamıştı. Ancak su sağ tarafa gidiyor diye onu sola küfredip çevirmeye çalışacak değildi. O yüzden akışına bırakmaya ve doğaçlama davranmaya karar verdi.
Sarah elinde tepsi ile William'ın odasına çıktı. Kapıyı tıklattı.
William: Gir!
Sarah: Merhaba William.
William: Merhaba, Sarah. Hasta bakıcılar yine mı değişti.
Sarah: Hayır sana yemek vermemi isteyen Adam'dı.
William: Neden acaba?
Sarah: Benim bir fikrim var.
William: Söylesene merak ettim.
Sarah: Şimdi Elizabeth'in bir parmağı olabilir diye düşünüyorum. Çünkü biz Adam ile flört gibiydik. Sonra işte Elizabeth en son bir şeyler yapacaktı.
William: Vayy. Elizabeth'inde yapmadığı şey yok beklenir.
Sarah: Aynen. Neyse tepsi elimde kaldı dur koyayım şuraya.
William: Vayy en sevdiğim yemek. Teşekkürler.
Sarah: Rica ederim. Neyse ben diğer hastalarıma yemek götüreyim.
William: Adam'ın hastalarına mı senin hastalarına mı?
Sarah: Benim hastalarıma.
İkiside güldü. Ardından William yemeğe daldı. Sarah'ta odadan çıktı. Aslında William'ın sorduğu soruyu o da bilmiyordu. Öylesine cevaplamıştı. Adam o sırada Elizabeth ile konuşuyordu.
Adam: Ben geldim.
Elizabeth: Kapıyı çalsana. Burası ahır mı?
Adam: Pardon biraz heyrcanlandım. Bu arada Sarah ile konuştun mu?
Elizabeth: Anlaşıldı senin ne istediğin. Bırak şuraya yemeğimi.
Adam: Tamam bak bıraktım.
Elizabeth: Konuştum. Duygularınız karşılıklı.
Adam sevinç çığlıkları attı.
Adam: İşte bu!
Elizabeth: Çocuk musun sen? Sakin ol.
Adam: Tamam ay kusura bakma.
Elizabeth: Tamam problem yok.
Adam: Ne yapacağım şimdi ben?
Elizabeth: Yürü filan. Bilmiyorum ben görevimi yerime getirdim.
O sırada odaya Sarah girdi. Başka hastalara gitmek yerine ilk önce Elizabeth'in odasına girdi. Çünkü hangi hastalara gitmesi gerektiğini bilmiyordu. Adam'a soracaktı. O da Elizabeth'in odası dışında farklı bir yerde olamazdı.
Elizabeth: Sende hiç çalmadan gir Sarah. Ben ne de olsa anbarda yaşıyorum. İsteyen girip çıksın.
Sarah: Pardon ben Adam'a bir soru soracaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN İÇİN ANNE
Adventure"Seninle aynı kaderi paylaşmak, can yakıyor. Hayatımı sana adamıştım. Artık sen yoksun. Sen yoksan bende yokum. Her şey senin içindi anne. Elveda..." Elizabeth adında bir kız. Her şey Tony'nin ailesini terk etmesi ile başladı. Annesi yüzünden gözü...