Yeni bölüme hoş geldiniz. İyi okumalar dilerim. 🤗
Adam: Müdür, Elizabeth'i odasına çağırdı. Ancak kendi hasta bakıcısının getirmesini istedi. Zaten benimde işim vardı.
Sarah: Tamam götüreyim. Elizabeth gitmeye hazır mısın?
Elizabeth: Evet.
Adam: İşlerim benim 30 dakikaya biter. Sonra seninde işin bitince beni aramayı unutma. Ne oldu merak ettim.
Sarah: Tamam. Ararım. Neyse görüşürüz.
Adam çıktı. Adam'ın ardından Elizabeth ve Sarah'ta odadan çıktı. Müdürün odasına girdiler.
Müdür: Elizabeth lütfen koltuğa oturur musun?
Elizabeth başını olur anlamında salladı. Koltuğa oturdu. Bir müdüre bir de Sarah'a baktı.
Müdür: Sarah sen dışarda bekler misin? Ancak kapının önünden ayrılma.
Sarah başı onayladı ardından kapının önünde beklemeye başladı.
Müdür: Nasılsın Elizabeth?
Elizabeth: İyiyim, teşekkürler. Siz nasılsınız?
Müdür: İyiyim. Bu arada lütfen bana siz diye değilde sen diye hitap et.
Elizabeth: Tamam. Bu arada bir şey sorabilir miyim?
Müdür: Tabii ki seni dinliyorum.
Elizabeth: Neden beni odanıza çağırdınız? Ee şey pardon. Neden beni odana çağırdın? Bir şey mi yaptım?
Durdu. Müdür tam cevap verecekken neşeli bir ses ile:
Elizabeth: Yoksaa annem benü almaya mı geldi? Biliyordum beni alıcağını biliyordum. Nerde hani onu göremiyorum. dedi.
Müdür: Elizabeth çok üzgünüm ama annen gelmedi.
Elizabeth'in suratı asıldı.
Müdür: Buraya seni neden çağırdığımı birazdan anlayacaksın.
Elizabeth: Tamam.
Müdür: Burada mutlu musun?
Elizabeth: Evet mutluyum.
Müdür: Dışarıdaki hayatın ile burayı kıyaslasan, hangisinin daha iyi olduğu kararına varırsın? Neden?
Elizabeth: Bunu buraya geldiğimden beri düşünüyorum. İlk başlarda dışarıda ki kimsesiz hayatımı daha iyi buluyordum. Çünkü o zaman özgür olduğunu düşünüyordum. Daha kalabalıkta beni fark edicekler diye korkarak saklanırken kendimi özgür hissediyordum. Ancak buraya geldiğimde bir sürü arkadaşım oldu. Artık kaçmak zorunda değilim. Görevlilerin gözü önünde belirli saatlerde özgürlüğüme geri kovuşabiliyorum. Baştaki düşüncelerim yanlışmış. Burda dışarda yaptığım yanlış şeylerin farkına vardım filan yani burası bana çok şey kattı. Farklı insanlar tanıdım. Düşünce tarzlarını kavradım. Önceden bir meslek seçmek istemiyordum. Ancak şuan istiyorum. O yüzden burası. Pek iyi açıklayamadım.
Müdür: Olsun ben anladım. Burayı sevmene çok sevindim. Peki hangi mesleği seçmek istiyorsun?
Elizabeth: Daniel'in mesleği olan Psikiyatrislik mesleğini düşünüyorum.
Müdür: Bunun için ne yapman gerektiğini biliyor musun?
Elizabeth: Hayır ne yapmalıyım?
Müdür: Okula gitmelisin Elizabeth.
Elizabeth: Ben zaten babam bizi terk edene kadar okula gittim. Yani olabilirim.
Müdür: Hayır. Öyle değil. Üniversiteden de mezun olmalısın.
Elizabeth: Gerek yok yeterli bilgim var. İlkokul ve annem öğretti bana.
Müdür: Ortaokula gittin mi?
Elizabeth: Hayır.
Müdür: Lise'ye gittin mi?
Elizabeth: Hayır.
Müdür: Gitmeyi düşünüyor musun?
Elizabeth: Evet. Psikiyatris olmak için elimden geleni yapmak istiyorum.
Müdür: Böyle kararlı olman güzel. Peki şimdi sen bu yaz bitene kadar burada özel eğitim alıcaksın. Kabul ediyor musun?
Elizabeth: Evet kabul ediyorum.
Müdür: Bu yaz bitince ve biz sonbahara girince de yetimhaneye gidiceksin.
Elizabeth: Hayır bu olmaz.
Müdür: Neden? Okumak istediğini söyleyen sensin.
Elizabeth: Evet okumak istiyorum. Ama ben akıl hastasıyım. Burdan çıkamam. Öyle değil mi?
Müdür: Evet öyleydi.
Elizabeth: Ne demek öyleydi. Hala öyle.
Müdür: Açıklamama izin ver ve lütfen sözümü yarıda kesme. Soru sorduğumda da cevap ver. Tamam mı Elizabeth? Bunu yapabilir misin.
Elizabeth: Evet. Hadi olanları bana açıklayın lütfen.
Müdür: Eğer akıl hastanesine getirilmeseydin ne olacağını biliyor muydun?
Elizabeth: Hapse girerdim ya da 18 yaşına gelene kadar yetimhane de kalırdım.
Müdür: Hayır idam edilirdin. İdam edilme diye buraya getirilmeni sağlayan da Daniel.
~ BÖLÜMÜN SONUNA GELDİNİZ ~
Umarım bölümü ve hikayeyi beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz sevinirim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN İÇİN ANNE
Aventura"Seninle aynı kaderi paylaşmak, can yakıyor. Hayatımı sana adamıştım. Artık sen yoksun. Sen yoksan bende yokum. Her şey senin içindi anne. Elveda..." Elizabeth adında bir kız. Her şey Tony'nin ailesini terk etmesi ile başladı. Annesi yüzünden gözü...