Yeni bölüme hoşgeldiniz. Keyifli okumalar dilerim!
(Hastanede geçirilmiş bir hafta ardından)
Elizabeth uyandığında fazla erkendi. Saate baktığında saatin sabahın altısı olduğunu gördü. Nöbetçi bir hasta bakıcıyı çağırıp ona dışarda dolaşıp dolaşamayacağını sordu. Ancak buna izin yoktu.
Elizabeth çok üzgündü. Çünkü elinde olan tek güzel şey özgürlüğüydü. Özgürlüğü dışında olumlu olan her şey gitti. Yerine hep ona zarar veren kötü şeyler geldi. Tüm iyi şeyleri gibi özgürlüğünü de kaybettiğini anladı. Kapısını kapattı yatağına geçti ve uzun süre ağladı. Gözleri şişmişti. Saat 08.00'a kadar ağladı. Başı çok ağrımaya başladığı için ağlamasını durdurmaya çalıştı. Kendine gelmek için duşa girdi.
Duşta buraya neden getirildiğini düşündü. Neden direk cezaevine girmediğini düşündü. Yaşı tutmadığı için girmemiş olabilirdi. Peki o zaman neden yaşı gelene kadar yurda verilmedi? Herhangi bir sorununun olduğunu düşünmüyordu. Annesinin de bir sorunu yoktu. Ancak o da akıl hastanesindeydi. Bunu duş boyunca düşündü. Ardından duştan çıktı ve üstünü giyindi.
Penceresinin önüne geçti. Pencereye bakıyordu ve yine düşüncelere dalıcakken kendi hasta bakıcısı girip yemeğini verdi. Sütlü çayda vardı. En sevdiğiydi. Yemeğini yedi ve çayını içti. Dişlerini fırçaladı. Ona bahçede dolaşmak istediğini söyledi. Bahçede beraber dolaşmaya izin aldı. Biraz temiz hava aldı. Biraz etrafı dolaştılar.
Hasta bakıcısı iyi bir kadındı. Adı Sarah'tı. Elizabeth onu seviyordu. Sarah 27 yaşındaydı. Onun dedesi deliydi ve ona yardımcı olamadığı için pişmanlık duymuştu. Bu yüzden de akıl hastanesinde hasta bakıcı olmaya karar vermişti.
İçeri girdiklerinde Sarah, Elizabeth'e o sıkılmasın diye bir ip ve tığ verdi. Ona nasıl dikildiğini öğretti. Ardından da odadan çıktı ve bir şeye ihtiyacı olursa düğmeye basıp onu çağırabileceğini ekledi. Elizabeth biraz tığ ile ilgilendi. Kare bir dantel yaptı. Hoş duruyordu. Sarah onu Psikiyatrist Daniel'in yanına götürmek için içeri girdi. Elizabeth daha güzel kıyafetler giydi. Hazırlandı ve Daniel'in kliniğine girdi. Ona söylemek istediği çok şey vardı.
Elizabeth ve Daniel selamlaştıktan sonra Elizabeth koltuğa oturdu. Daniel ile biraz günlük hayattan konuştukntan sonra Daniel ona bir önceki seansı hatırlattı.
Daniel: Bir önceki seansı hatırlayacak olursan sana düşünmeni söylemiştim hatırladın mı?
Elizabeth: Hatırlamaz olur muyum bir sürü şey düşündüm. Ancak ondan önce bir şey sormak istiyorum.
Daniel: Seni dinliyorum.
Elizabeth: Bana bir önceki seansı akıllı olduğumu ve bunu anlayabileceğimi söylemiştiniz. Akıllı olduğumu nerden çıkardınız?
(Sesizlik)
Elizabeth: Eğer zeki olsaydım yakalanmazdım. Kameraları göz önünde bulundururdum öyle değil mi?
Daniel: Elizabeth sen planını yapmıştın. Ancak eksikleri göz ardı etmiştin. Çünkü duygu karmaşası yaşıyordun. Bazen duygularımız mantığımızı bastırır. Bu yüzden yakalandın. Sencede yakalanman iyi olmadı mı? Burda sosyalleşiyorsun. Duygusal destek alıyorsun. En önemlisi artık kötü biri değilsin.
Elizabeth: NE DEMEK OLUYOR BU! DAHA ÖNCEDEN KÖTÜ BİRİ DEĞİLDİM.
Elizabeth çok sinirlenmişti. Bağırıyordu. Daniel sinirleneceğini hesaba katmamıştı. Ancak biraz düşündü ve ne diyeceğini buldu.
Daniel: Öyle demek istemedim. Eminim ki içinde iyi birisiydin. Ancak yaraladığın, öldürdüğün kişiler ve yakınları daha doğrusu toplumun çoğunluğu sana kötü diyordu. Çünkü topluma faydalı olmuyordun ve zarar veriyordun.
(Sesizlik)
Daniel: Beni anladın mı?
Elizabeth: Evet anladım. Bir şey daha söylemek istiyorum. Benim hala akıllı olduğumu iddia ediyorsunuz. Ancak geçen seansta bunu anlayabilecek kadar akıllı olduğumu söylediniz. Ama ben anlayamadım. Uhh kendimden nefret ediyorum.
Daniel ilk önce Elizabeth'in özgüvenini yerine getirmesi gerektiğini sonra ise sorunlarını çözmeleri için bol bol zaman olucağını biliyordu.
Daniel: Bunu eminim ki anladın. Ancak uygulayamadın. Bu yüzden anlamadığını düşünüyor olabilirsin.
Elizabeth: Peki nasıl hemen uygulayabilirim?
Daniel: Hemen uygulayamazsın. Ancak zaman geçtikçe bunu beraber çalışarak aşabileceğiz.
Elizabeth: Peki. Bu arada benim herhangi bir deliliğim, psikopatlığım ve benzeri bir sorunum yok.
Daniel: Bu doğru.
Elizabeth: O zaman neden bu hastanede kalıyorum.
Daniel: İllakin deli vb. olmana gerek yok. İyileşiceksin ve burdan gidiceksin. Merak etme.
Elizabeth: Tamam teşekkür ederim.
Daniel: Rica ederim
~ BÖLÜMÜN SONUNA GELDİNİZ ~
Umarım bölümü ve hikayeyi beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz sevinirim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİN İÇİN ANNE
Aventura"Seninle aynı kaderi paylaşmak, can yakıyor. Hayatımı sana adamıştım. Artık sen yoksun. Sen yoksan bende yokum. Her şey senin içindi anne. Elveda..." Elizabeth adında bir kız. Her şey Tony'nin ailesini terk etmesi ile başladı. Annesi yüzünden gözü...