BÖLÜM YEDİ

76 76 4
                                    

Yeni bölüme hoşgeldin. Keyifli okumalar dilerim!🤗

Elizabeth odasına gitti. Daniel'in söylediklerini düşünmeye çalıştı. Annesinin hatalarını düşündü. Ancak bir süre sonra düşünmeyi kesti. Yoksa bu dünyada tek sevdiği kişi olan annesindende nefret ederdi. Elizabeth uzun zamandır kendini bir boşlukta gibi hissediyordu. Bu düşüncelerini ve hislerini bir sonraki Daniel'e gidişinde söyleyecekti.

Etkinlik saati gelmişti. Piknik düzenlenecekti. Böyle etkinliklerin yapılmasının nedeni insanların kendini yanlız hissetmemesi içindi. Tek başımıza bir yere gidemez ya da birisi ile konuşamazdık. Ancak böyle etkinliklerde bir sürü hasta bakıcı ve diğerleri bizi izlediği için sorun çıkartmamız imkansızdı.

Elizabeth yere bir örtü serdi. Örtünün üstüne oturdu. Gözleri ile Samantha'yı aramaya başladı. Ancak onu göremiyordu. Arkasındaki hasta bakıcı sandığı adamla bir diyalog kurdu.

Elizabeth: Merhaba. Samantha nerde acaba?

William: Bilemiyorum ki. Samantha'yı nereden tanıyorsun?

Elizabeth: Sen hasta bakıcı değil misin? Nerede olduğunu bilmen lazım.

William: Buraya oturabilir miyim?

Elizabeth: Otur.

William: Birincisi ben hasta bakıcı ya da güvenlik değilim. Bende senin gibi bir hastayım. İkincisi Samantha'dan uzak durmanı tavsiye ederim.

Elizabeth: Neden uzak durayım ki?

William: Çünkü o kız kötü biri. Genelde çevresindeki kişileri kullanır.

Elizabeth: Ona bakılırsa bende kötüyüm.

William: Hadi ama küçük bir kız ne yapmış olabilir ki? Bebeklerin şekerini mi çaldın? Hahaha!

Elizabeth: Elindeki gazete öyle değil mi?

William: Evet bu bir gazete.

Elizabeth: Gazeteleri takip eder misin?

William: Evet ederim. Olan tüm olayları öğrenmeye çalışırım.

Elizabeth: Valinin ölümünü duymuşsundur.

William: Duymaz olur muyum? Tabii ki de duydum. Şehirdeki herkesin haberi var hatta yan şehirlerin bile haberi var.

Elizabeth: Valiyi öldüren kişi senin küçük dediğin o kız.

William: Ciddi olamazsın.

Elizabeth: Son derece ciddiyim. O yüzden Samantha'nın yaptığı kötülükler benimkilerin yanında pıs kalır.

William: Evet seninde ondan aşağı bir halin yokmuş. Ama sen dikkat et. Sana kanım ısındı , diğerleri gibi Samantha yüzünden şey olma.

Elizabeth: Ney olmayayım?

William: Bilirsin işte şey. Neyse. Samantha ile ne konuştuğunuzdan bahseder misin? Merak ettim.

Elizabeth ne konuştuklarını anlattı. Aklına "sende diğerleri gibi şey olma" cümlesi takılmıştı. Ancak bunun üstünde çok durmamaya karar verdi.

William: Kendinden bahsettiğini hiç duymadın değil mi?

Elizabeth: Hayır. Hemde hiç duymadım.

William: O zaman böyle birine güvenemezsin.

Elizabeth: Diyelim ki ona güvenemem. Peki ya sana? Sende kendinden hiç bahsetmedin. Hem ben Samantha ile konuştum baya. Ama daha senin adını bile bilmiyorum. Böyle bir durumda sana mı yoksa Samantha'yı mı güvenirim diye sorsalar, Samantha derim.

William: O zaman biraz kendimden bahsedeyim ne dersin?

Elizabeth: Olur derim. Sen bahsedersen, ben de bahsederim.

~ BÖLÜMÜN SONUNA GELDİNİZ ~
Umarım bölümü ve hikayeyi beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz sevinirim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!

SENİN İÇİN ANNEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin