thirty - four

20.3K 1.2K 1.3K
                                    

Nisan

Otobüsten indiğim gibi çantamı omzuma takıp bir taksi çevirdim. Tuana'nın gruba attığı konumu taksiciye gösterip arkama yaslandım. Koralp uyanmıştı, onu görebilecektim. Akşın'ın onun yakınında durması ne kadar sinirimi bozsada maalesef sesimi çıkaramıyordum. Koralp'le aramın bozulmasındansa susup oturmam daha iyiydi. Çünkü ne zaman Akşın hakkında bir şey söylesem gruptakiler üstüme yürüyordu. Çok sıkılmıştım bu durumdan ve bir an önce Akşın belasından kurtulmak istiyordum.

Gerçekten katlanılabilecek insan değildi, ailesi nasıl katlanıyor merak ediyordum. Tam bir aptalın tekiydi, çocuk çocuk saçma sapan hareketleri ve o boş konuşması beni deli ediyordu. Onu sevmiyordum ve sevmeyede çalışmayacaktım. Telefonu çıkarıp gruba baktığımda Kavin'in Sergen'i dövdüğü şeyler hakkında boş mesajlara cevap vermeyerek Koralp'le olan sohbetimize girdim. Hiç konuşmamıştık ve çevrimdışıydı şu an. İçimden gelen dürtüyle ona mesaj attım.

Nisan: Koralp.

Nisan: Nasılsın?

Anında çevrimiçi olurken tebessüm ettim. Ben yazdıktan sonra hemen bana dönmüştü.

Koralp yazıyor...

Koralp çevrimiçi

Koralp yazıyor...

Koralp: Koralp uyuyor Nisan.

Hızla klavyede parmaklarım gezinirken içten içe sinirlenmiştim.

Nisan: Kimsin?

Koralp: Akşın ben.

Akşın'a görüldü atıp onunla sohbetimize girip oradan yazmaya başladım.

Nisan: Hani Koralp'le aramıza girmeyecektin?

Nisan: Ne işin var senin Koralp'in yanında?

Akşın: Nisan boş yapma ya sana göre mi hareket edeceğimi sanıyorsun?

Nisan: Çık Koralp'in odasından.

Nisan: Hemen.

Akşın: Ağla.

Sinirle sohbetten çıkıp hastaneye varmamızı bekledim. Şu an o kadar sinirliydim ki o kızı boğmak istiyordum. Hastanenin önüne geldiğimizde parayı verip hızla indim taksiden. Acilin önünde Sergen ile Tuana'yı görmemle adımlarımı oraya yönlendirdim. Sergen'in başındaki morluğa bakacak olursam ciddi ciddi Kavin'den dayak yemişti. "Koralp'in odası nerede?" İkiside bana doğru dönerken Sergen beni umursamayıp başına buz tutarken Tuana ayaklandı ve karşıma dikildi.

"Abimi çok fazla kafaya takıyorsun, bu hoşuma gitmiyor!" Tuana'nın söylediklerine histerik bir kahkaha atarken kaşlarını çatmış bana bakan iki çift göz görmemle olduğum yere sindim. "Nisan sadece Koralp'in odasını sormuş ne var bunda?" Kavin beni savunurken ona minnetle baktım. Bana değer veren kimse yoktu ve grubun sevilmeyen bireyiydim. Akşın ise grubun gözdesiydi.

Çok sinir bozucuydu.

Tuana ağzını açmış bir şey söyleyecekken Sergen oturduğu yerden kalktı ve onu susturdu. "Tamam hadi hep beraber gidelim Koralp'in yanına." Ona bakıp onayladığımda Tuana önde giderken biz arkasındaydık. Akşın onun beynini yıkamıştı, bu yüzden Tuana beni sevmiyordu ama olsun. Ben bunun altından da kalkardım. Beraber asansöre geçtiğimizde Tuana'ın Tuğrul'a baktığını görmemle sırıttım. Sanırım nasıl Tuana'yı yanıma çekeceğimi bulmuştum. Elleri cebinde Tuğrul önüne bakarken Kavin'le göz göze geldik. Bana hayırdır dercesine kafasını salladığında önüme döndüm. Bu da her şeye sert tepkiler veriyordu.

Vamos Nos Encontrar & TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin