☆34☆

197 15 2
                                    


"Acılı mı acısız mı?"

"Acılı ramen istiyorum~"

"Tamam o zaman gel kendin yap." diyip sırıtarak içeri seslendiğinde Yoongi. Karen'ın onu duyduğundan şüpheliydi.

"Hey! Ne dediğimi duydun değil mi? Gel kendin yap."

Halı terliğinin yere sürtme sesiyle Karen'ın ayaklarını yere sürte sürte geldiğini anlayıp dudaklarını dişledi Yoongi, gülmemeliydi.

"Ya ben nerden biliyim ramen yapmasını. Ben daha bir yumurtayı kıramıyorum, o beyaz kabukları hep içine düşüyor!"

Onu ilk defa böyle dudaklarını büzerek tatlı tatlı isyan ettiğine şahit olduğundan ilk birkaç saniye şaşırmış daha sonrasında Karen'ın o halde yanına gelip kendi elindeki ramen paketini almasıyla kendine gelerek rameni geri ondan alarak paketini açıp ocaktaki kaynayan suyun içine atmıştı.

"O zaman iş başa düştü, ben yaparım."

Karen yüz ifadesini geri düzelterek gülümseyip Yoonginin ramenleri karıştırmasını izledi. Yapamayacağından endişeliydi ama Yoongi onu bu durumdan kurtarmıştı.

Karen aslında ramen yapabiliyordu. Yapabiliyordu ama o kadar kötü yapıyordu ki kendine yaptığı gibi yaparsa Yoongi'nin beğenmeyeceğinden ve yemeklerini mahvedeceğinden korkuyordu.

Bu yüzden böylesi daha iyiydi. Zaten Yoongi yemek yapabiliyordu yani çocuklar öyle söylemişti. Yurtta yemekleri genellikle Jin ile Yoongi yapıyordu bu yüzden şuanda Yoongi ile olmanın avantajını yaşıyordu çünkü ikisi de oldukça açlardı.

Birkaç saniye sonra Yoongi alttaki dolaptan bir tahta çıkarıp üstüne yeşil soğanları koyup yavaş yavaş doğramaya başladığında Karen ilk defa yemek yapan birini izliyormuş gibi dirseğini tezgaha yaslayarak çenesini eline yasladı.

Üzerindeki dikkatli bakışlarla hafif gerildiğini -daha çok heyecanlandığını-  hisseden Yoongi bir yandan doğrama işine devam ederken bir yandan da Karen'a konuşuyordu.

"Beni izlemek hoşuna gitti sanırım. Ama sana kötü bir haberim var, birilerinin gözü üzerimdeyken yemek yapamıyorum."

Karen pozisyonunu bozmaksızın inkar etti. "Hayır, hiç te bile. İzlemiyorum ben seni."

Yoongi güldü. Daha sonra "o zaman neden üzerimde bir çift göz hissediyorum?" dedi.

"Bilmiyorum, mesleki deformasyon olsa gerek." diyerek omuz silkti Karen.

Yoongi boynunu eğip başını salladı. Karenla inatlaşmak bazen küçük bir çocukla sidik yarıştırmak gibiydi.

"Şimdi başımı kaldırıp seni beni izlerken görürsem o zaman ne diyeceksin?"

"İnkar edicem." diyip bir kez daha omuz silkti Karen.

Yoongi gülmemek için dudaklarını dişleyip neredeyse doğramasını bitirmek üzere olduğu soğanı daha sıkı tutarak kafasını kaldırıp tezgaha yaslanmış onu izleyen Karen'a baktı.

Karen göz göre göre yakalanmanın verdiği hisle güldü. Yoongi de ona katıldığında mutfak şen kahkahalarla dolmuştu.

"Ah!"

Tabi Yoongi'nin bir anda acıyla inlemesiyle bu kahkahalar hemen kesildi.

"Ne oldu?!" Karen endişeli bir şekilde yaslandığı tezgahtan doğrularak Yoongi'nin tuttuğu elini elleri arasına alıp baktığında, gördüğü derin kesikle birlikte içinden kendine küfredip musluğu açarak Yoongi'nin elini suya tuttu. Bir yandan da özür diliyordu.

7-star HotelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin