"Abla bak bu da benim silayim" oyuncak silahı bana gösterirken elinden alıp sanki çok farklı birşeymiş gibi inceledim.
"Ya ne kadar güzel bir silah bu"
"Berkay al şu kardeşini ablamın yanından!" Mertin küçük çocuk gibi ayaklarını yere vurup bi ağlamadığı kalmıştı. Ediz de ona inat sürekli abla diyordu bana.
3.5 yaşındaki velet bile ayrı bi zekiydi.
"Abla?" Edize döndüm geri.
"Söyle ablam?" Ediz dönüp Berkayı gösterdi.
"O niye sana abla demiyo?" Berkay kollarını birbirine dolayıp kibirlice gülümsedi.
"Ona abla demem ben!" Dudaklarımı sarkıtıp burnumu çektim.
"Ben bu acıya dayanamam ama Berkay. Kalbimi kırıyorsun." Göz devirirken Berkay bana, Ediz esnemeye başladı.
Kafasını göğsüme koyup ellerini sırtıma sarmaya çalıştı.
Abimgilin sohbetini dinlerken kucağımda uyuduğunu farkettim.
"Abi ben eve geçiyorum." Abime fısıldamış kucağımda Edizle eve girmiştim. Etrafta yatak sormak için birini ararken yengem gördü beni.
"Sıpaya bak uyumamak için sana kaçtı, senin kucağında uyudu." Gülerek dikkatlice Edizi onun kucağına koydum.
Tekrar bahçeye dönecektim ki konağın kapısı alacaklı gibi çalmaya başladı.
Salak değilim asla ben açmam.
Kurşun Alinin düşmanı Barut Mehmet falan çıkar aman....
"Kim benim kapımı böyle çalacak cesareti gösterir!" Dedem yukarıdan aşağıya inerken bahçeden abimgillerin de hepsi gelmişti. Toprak abimgil de başka bir kapıdan çıkıp aşağıya indi.
Düşünsenize gelen kişi de kargo falanmış.
Ne gülerdim be!
Toprak abim beni arkasına alırken dedem de 2 eli arkada aşağıya inmiş kapıdaki amcaya seslenmişti açması için.
Kapı açılır açılmaz içeriye üşüşen adamlara bakakaldım. Hepsi takım elbiseli 10 adam içeri girmiş ortalarında da dedem yaşında bi adam vardı.
"Kurşun Ali, oğullarını ve torunlarını toplamış ama beni çağırmamış. Alınırım tertip!" Adam herkesi tek tek izlerken abimin arkasından göz göze geldik.
"Bu kızımız da kim?" Baran abim ileriye doğru adım atmıştı ki,
"Gözlerini torunumdan çek Kara Hasan!" Dedem resmen konağı yerinden oynatmıştı.
"Buraya çocuklarımız kaynaşsın demeye geldim tertip. Sakin olalım değil mi?"
Abimgilin gördüğüm sırtı gerilirken dedemin sesini duydum yine.
"Akşam çaya gelirsiniz. Tanışırlar. Amma velakin akşam da kapıyı bu şekilde çalarsanız," dedemin gülme sesi geldi.
Ama ürkütücü bir gülme.
"Lakabımın neden Kurşun olduğunu hatırlatırım. "
Dedem yanıma doğru gelirken hazırol a geçmiştim hemen. Dedem bana gülüp boynuma kolunu attı.
"Gel bahçeye gidelim kızım!" Beraber giderken yutkunarak dua okumaya başladım içimden.
"Kaçıncı sınıfsın kızım?"
"Son sınıf Kurşun Ali Efendi yok öyle değildi Kurşun Topuk Bey Dede yani öyle demek istemedim. Ben şey dicektim yani iş-" dedem gülerken arkamdan gelen büyük amcam lafa girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİNA
Teen FictionKlasik karışan bebekler hikayesi evet ama unutulmazları ile. Sezon Finali yapıp devam eden, klasik abi kurgusuna ihanet eden kitap... Okuyun derim :)