☆44☆

53.7K 3.5K 759
                                    

Emir arabayı kullanırken ben de camdan dışarıya bakıyor,Uzay meselesini düşünüyordum.

Acaba kim?

Belki tanışmışımdır?

Ya Uzay Taha ya da Talha ise!

Yok canım!

Olamaz!

Değil mi?

Kafamı iki yana sallayıp okulun girişine geldiğimizin farkındalığına girdim.

"Dalgın ve sessizdin yol boyu? Bir şeyin yok değil mi?" Emirin ilgili tavrına gülümsedim.

Turp gibiyim canım ben.

"İyiyim sorun yok. Hadi ders başlayacak." İkimizde arabadan inip okula girdik. Sınıflarımıza girerken aklım hala Uzay olayındaydı.

Uzay, kimsin sen?

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

"Duydun mu kanka, kız için kavga ediyorlar dediler!"

"Oha ciddi misin! Kanks onlar eski best friend. Belki de o kız yüzünden araları bozulmuştur?"

"Haklısın kanka. Kesin öyle olm-"

"Birbirinizi duyacak kadar sesli konuşsanız ölür müsünüz,ha?" Masadan kafamı kaldırıp pencerenin orada bağıra bağıra konuşan kızlara baktım. Onlar da bir süre bana bakıp geri dışarıya döndüler.

Tam kafamı geri sıraya koyacaktım ki kız bağırarak konuşmaya başladı yine.

"Emir yumruğunu sıkıyor! Oha oha! Kavga edecek-"
Emir?

Yok artık!

Değildir o,uyu kızım!

"Talha(Linaya ortaklık teklif eden) da baya sinirli baksana!"

Tesadüf sadece Lina!

"Taha ile ne kadar zıtlar şuna baksana! Talha ve Emir bir olup Taha'yı neden dövmediler ki hala?"

Tesadüf sade-

"Taha,Talhaya yaptığı onca şeye rağmen nasıl hala hayatta bi anlasam."

E bir yere kadar tesadüf bu da!

Sıradan kalkıp hızla bahçeye doğru yöneldim. Merdivenleri inerken herkesin bahçedeki olayı konuştuğunu fark ettim.

Meraktan çatlamama az kaldı.

Bahçeye sonunda çıktım. Kalabalığa doğru ilerlerken onların bağrışlarını duyuyordum net bir şekilde.

"Sadece bir merhaba diyecektim. Ne kadar çok abarttınız siz de!" Taha'nın sesinin ardından Emirin sesi geldi.

"Sikerim senin merhabanı da seni de! Uzak dur oğlum!"

Noluyo be!

"Ama Uzaycım, O beni ziyarete gelmiş,ben niye aynısını yapamıyorum?"

U-Uzay?
Yok tesadü-

Siktir!

Araba sürerken ki elinin üstündeki o izi fark etmiştim.
Sigara yanığıydı o. Tam baş parmağının hizasında.

Uzay,o zamanlar kendini belalı sanan ergenlere karşı beni korurken onlardan biri sigarasını basmıştı oraya. Oturup 1 saat ağlamıştım. Benim yüzümden canı yanmıştı. Ama onun gözleri bile yaşarmamıştı.

Bana 'Parmağımı bırak elimi kolumu kesseler acımaz ki' demiş, ben ya elini kolunu keserlerdi diye daha çok ağlayınca bana şarkı söylemişti.

LİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin