Sabah uyandığımda dünkü olanlar yüzünden hala berbattım. Annem babamı evden kovmuştu. Boşanacaklarını söylüyordu. Çağanın yanına gitmek istiyordum ama buna hakkım yoktu. Belkide biz buraya gelmeseydik.... onun annesiyle benim babam tanışmayacaktı. Onun acı çekmesini istemezdim ama ondan da saklayamazdım. Keşke saklasaydım diyorum ama sonra öğrenince bana neden söylemedin diye kızardı diye vazgeçiyorum.
Esatla beraber erkenden okula gelmiştik. Ruh gibiydim... esat Benden iyi görünmeye çalışıyordu ama ben onun kötü olduğunu anlıyordum. Çağanı görmek istiyordum. Okula gelir miydi ? Bilmiyorum... Büzimkileri görünce yanlarına doğru ilerlemeye başladık. Yüz ifadelerinden anladığım kadarıyla biliyorlardı. Çağan aralarında yoktu....
Bi umut belki gelmiştir diye Mete'ye baktım. Bakışlarımdan anladı.
Kafasını hayır anlamında salladığında gözlerimi kapattım. Acı çekiyorum. En kötüsü de onunda benim kadar acı çektiğini biliyorum ama ben açımı sessizce çekmek zorundayım. Konuşamıyorum, hesap soramam bağıramam ki.... ama çağan yapabilir. Esata döndüm bana baktı.
" esat telefonlarda uygulama vardı. Çağanda da varmı Mete'ye sorsana onu bulmam lazım."dedim. Esat ellerimi okuyunca Mete'ye baktı.
" tuana Çağanın telefonunda yer bulmak için olan uygulama varmı diye soruyor?" Dediğinde Mete hemen telefonunu çıkardı.Bişeyler yaptığında bana mesaj geldi. Açıp baktım Mete konumu atmıştı. Çantamı leyaya verip hızla koşarak okuldan çıktım. Beraber bi şeyler yapmaya acımızı paylaşarak başlayabilirdik. Koşarken telefondan konuma bakmaya başladım. Göl kenarındaydı. Ordan ayrılmamış mıydı? Hızlanıp koşmaya devam ettim. Göl kenarına yaklaştığımda arkası dönük ayaktaki çağanı görünce gülümsedim. Hemen koşup arkasından sarıldım ve kafamı sırtına koydum.
Kollarımı göğüs kafesine sardığımda dönmek için hareket ettiğinde ayrıldım. Bana döndüğünde kalbim acıdı ama gülümsemeye devam ettim. Kalbim acıdı çünkü ikimizin gözleri de aynı bakıyordu. Ağlamaktan mahvolmuştu. Boynuna sarıldığımda o da hızla bana sarıldı. Derin derin nefes alıyordu. Biraz geri çekilip yüzüne baktım. Ağlıyorduk. Elim yanaklarına gitti. Avuç içlerim alev aldı sanki. Ağlıyordu her göz yaşı döktüğümüzde onun da benim de gözlerimden acı çektiğimiz belli oluyordu.Onu bu denli kahreden şey beni de kahrediyordu. Gözyaşları yavaşça akıp dudağının kenarına doğru yol aldı. O da ellerini yanaklarıma koydu. Gözlerimi saniyelik kapatıp açtım. Gözyaşlarını yani dudağının kenarını öptüm. Yüzüme öyle bir baktı ki o bakış, beni bırakmayacaksın ne olur beni bırakma bakışıydı. Ağlamaktan çatallaşmış sesini duyunca nefes almaya başladım sanki.
"Ben bi daha gelmezsin sanıyordum. Beni bıraktın, daha da gelmeyeceksin...." Dediğinde Gülümsedim ve yine sarıldım. Ayrıldığımızda çağan yüzüme baktı.Cebinden not defterimi ve kalemimi çıkardı. Gülümsedim.
" not defterin bende kaldı..." Diyip bana uzattı. Gülümseyip elime aldım. Boş bi sayfa açtım.
" sen beni istemezsin sanmıştım ama sonra beni kovsanda yanında olmak istediğime karar verdim konumundan seni buldum. Kimse umrumda değil. Bu olanlar ikimizi de hatta esatı da mahvetti ama ben seni hayatımdan çıkarmak istemiyorum." Yazıp ona gösterdim.Notu okuduğunda Gülümsedi. Gözlerimiz hala yaşlıydı.... Ellerimi tuttu.
" artık zaten yanımdan ayrılamazsın. Son olanlardan sonra nasıl olduğu umrumda değil ama seni yanımda istiyorum. Hastanede söylemiştim. Seni seviyorum tuana benim sevgilim ol istiyorum." Dediğinde şaşırdım. Şaşkınlığımdan kurtulup gülümsedim. Kabul ettiğimi belli edercesine kafa salladığımda gözlerinde öyle bir duygu geçişi gördüm ki... nefesim kesildi.Beni kendine çektiğinde yutkundum. Ellerim yanaklarına gitti. Dudağının kenarını öptüm tam geri çekilecekken ensemden tutup dudaklarımızı birleştirdiğinde gülümsedim. İçimden bir ses onun annesiyle babamın arasındaki bu şeyin ilerleyeceğini söylüyordu korkuyordum ama umrumda değildi.
Aynı felaketi beraber atlatacaktık. Sonunun Ne olacağı umrumda bile değildi.... tek bildiğim onu sevdiğim ve onun benim sessizliğime ses olacağıydı. Bi anda bulmuştu kalbim onu ama bi anda kaybetmek istemiyordum. Bana ses olacak birine hiç bir zaman ihtiyacın olmamıştı ama o şimdi sanki kollarım, bacaklarım, gözlerim nefesim, hatta sesim olmuştu. Tüm vücudum olmuştu ve ben bundan hiç rahatsız değildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lal
AcakHerkes okul dizisi olsun demiş, yine okulla alakalı yapıyorum. Babasının tayin sonucu ailesiyle temrenliye kasabasına gelen ve geçmişte yaşadığı şeyler yüzünden konuşamayan bir kız.... Tek arkadaşı tek sırdaşı ikiz kardeşi olan esatla beraber ye...