Selam. Nasılsınız? Teşekkürler bende iyiyim. Ne olsun öyle geçinip gidiyorum. Pekiiii sustum. İşte yeni bölüm. Multi Melih : )
Keyifli okumalar.
Lütfen okuyucu arkadaşlarım. Beni birazcık sevindirmeye ne dersiniz. Bir saniyenizi ayırıp yıldıza basabilirsiniz. Çok değil bir saniye.
****†***†*
"Annecim yeter artık. Ağlama yhaa!"
Tamı tamına 12 dakikadır annemi sakinleştirmeye çalışıyorduk. Tanımadığım bir ses arkamdan 'sakın kıpırdama' dediğinde kendimi bir an için Amerikan korku filmlerinde gibi hissetmiştim. Ve adamın dediğini yapıp hiç kıpırdamamıştım diyemicem çünkü ne olduğunu anlamak için arkamı dönmüştüm.
Hadi ama. Hangimiz dinlerdiki. Sonuçta biz türküz ve bu gibi uyarıları asla dinlemez neden böyle söylendi diye merak edip sesin geldiği tarafa bakarız. Sonrada keşke dinleseydim diyerek pişmanlık yaşarız.
Bende arkamı döndüğümde keşke dinleseydim demiştim. Çünkü bir kurt köpeği ile dip dibe olmanın verdiği korkuyla hemen çığlık atarak koşmaya başlamıştım. Haliyle köpekte benimle beraber koşmaya beni koşturmaya başlamıştı.
Parkta ikinci turumu tamamlarken Poyraz, babam, amcam ve tanımadığım adam peşimizdeydi. Annemlerde korkuyla bağırmaya başlamışlardı. Bir ara kaydırağa çıkmayı düşünmüştüm ama orada oynayan çocukları gördüğümde bundan Vazgeçtim. Sonuçta onları tehlikeye atamazdım.
Birkaç sendeleme ve ağaçla burun buruna gelmeden sonra topuklu ayakkabı giymediğime şükrederken arkamdaki koşma ve havlama sesleri de kesilmişti. Yinede arkama bakmaya korkuyordum.
Tüm cesaretimi toplayıp durduğumda aynı anda arkamı dönmüştüm. Adam köpeği tutmuş okşayarak sakinleştirmeye çalışıyordu. Poyrazda 'sen nasıl benim karımı koşturursun lan' diye köpeğin üzerine yürüyordu.
Evet evet yanlış söylemedim. Allahım bu adam deli olamlıydı.
"Poyraz sakin ol oğlum. Hayvan o. Nereden anlasın?" babamın sesini duyduğunda Poyraz, babama dönmüştü.
Tekrar önüne dönerek bu sefer adamın üstüne yürüdü.
"Nasıl salarsın lan bu köpeği!"
"Beyefendi, gördüğünüz gibi bir kurt köpeği zapt etmesi zordur."
"Zapt edemiyeceğin köpeği niye alıyorsun!!" konuşmaları böyle normal (!) bir şekilde devam ederken annemlerde yanıma gelmişlerdir.
"Kızım..!! İyi misin? Bir yerine bir şey oldu mu?"
"Abla, iyi misin?" diye sorular yağdırmışlardı.
"İyim iyiyim. Yalnız iyi koşturdu ya." diyip piknik masasına gelmiştim. Annemlerde arkamdan. Oturup soluklandığımda annemin ağlama sesiyle tekrar ayaklanmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRİCİK _ (Tamamlandı)
ChickLitİnce ve uzun bir çizgideyim. Bir yanımda somurtmak, diğer yanımda gülümsemek var. Somurtmak istemiyorum. Ama gülümsemek için de bir çaba sarf etmiyorum. Araftayım, boşluktayım. Öyle bir kararsızlıktayım ki... Bir çıkmaza sürükleniyorum... ******...